En sevilen şiir dörtlükleri

7
EXE RANK

-тнє αLуx-

Fexe Kullanıcısı
Puanları 0
Çözümler 0
Katılım
21 Tem 2009
Mesajlar
7,782
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
38
Web sitesi
www.netbilgini.com
-тнє αLуx-
En sevilen şiirler burada
 
Uzaktaki yıldız nasıl parlak gelirse sana, uzakta olduğun için tutkunum sana,
Hani en güzel aşklar imkansız gelir ya, imkansız olduğun için aşığım sana...
 
Nasıl anlatılıyordu o duygu
Sözler tozpempeydi
Susmalar uçuk mavi

Nerde benim belleğim
Unutmuşum o en çok bildiğim sözü
Bu gece ellerim bile dilsiz
Konuştukça zehir yeşili
Sustukça zifirden karanlık

AZİZ NESİN
 
insanlar ne kadar yalnızdır?

belki beş kitaba sığmaz

ama tek cümleye sığdırmak gerekirse

“tahmin edemeyeceğiniz kadar”dır

bu insafsız sorunun yanıtı

"vedandan beri yalnızım;

bir tek kalp çarpışımla yapayalnız"

der eski bir şarkının sözleri

kimbilir belki kalp çarpışı da terk eder insanı

ve kalır elde ömrün geçmesi gereken yılları...


Düş Hekimi Yalçın Ergir
 
bilirim buz dağıdır özlem
eflatun sabahlarda,
bilirim kulaklarım çınladığında
özleyenim vardır uzaklarda,
ve yine bilirimki
özleyenim özlediğimdir aslında....
 
bir bakışın kudreti bin lisanda yoktur
bir bakışın bazen şifa bazen zehirli oktur...

bir bakış aşığa neler neler anlatır
bir bakış bir aşığı saatlerce ağlatır.

bir bakış bir aşığı aşkından emin eder

sevişenler daima gözlerle yemin eder..

VİKTOR HUGO
 
YAĞMUR YALNIZLIGI
Ben görmesemde olur
Ağladıgım geceler için bir lamba yak
İçinde güneşli bir gün özlemi olan...
Yoksa kaybedecegim sesimi,
Bir çoçuk;
Durmadan aglayacak ardım sıra.
Bulutlar geçecek gözlerimden sürü sürü;
Sonra sırayla insanlar
Evler,kaldırım taşları...
Ben olmasam da olur
Her kayan yıldız için bir dilek tut
Kimsesiz çocukları da unutmadıgın...

İşte o gün sana
En güzel şiirimi yazacagım!!!
 
Ben
senden önce ölmek isterim.
Gidenin arkasından gelen
Gideni bulacak mı zannediyorsun?
Ben zannetmiyorum bunu.
İyisi mi, beni yaktırırsın,
odanda ocağın üstüne korsun
içinde bir kavanozun.
Kavanoz camdan olsun,
şeffaf, beyaz camdan olsun
ki içinde beni görebilesin...
Fedakârlığımı anlıyorsun :
vazgeçtim toprak olmaktan,
vazgeçtim çiçek olmaktan
senin yanında kalabilmek için.
Ve toz oluyorum
yaşıyorum yanında senin.
Sonra, sen de ölünce
kavanozuma gelirsin.
Ve orda beraber yaşarız
külümün içinde külün,
ta ki bir savruk gelin
yahut vefasız bir torun
bizi ordan atana kadar...
Ama biz
o zamana kadar
o kadar
karışacağız
ki birbirimize,
atıldığımız çöplükte bile zerrelerimiz
yan yana düşecek.
Toprağa beraber dalacağız.
Ve bir gün yabani bir çiçek
bu toprak parçasından nemlenip filizlenirse
sapında muhakkak
iki çiçek açacak :
biri sen
biri de ben.
Ben
daha ölümü düşünmüyorum.
Ben daha bir çocuk doğuracağım.
Hayat taşıyor içimden.
Kaynıyor kanım.
Yaşayacağım, ama çok, pek çok,
ama sen de beraber.
Ama ölüm de korkutmuyor beni.
Yalnız pek sevimsiz buluyorum
bizim cenaze şeklini.
Ben ölünceye kadar da
bu düzelir herhalde.
Hapisten çıkmak ihtimalin var mı bu günlerde?
İçimden bir şey :
belki diyor
 
İtiraftır....

Seni boş yere kırdım
Artık bunu anladım
Bu vicdan azabıyla
Çok geceler ağladım

Kaybetmek korkusunu
yüreğimde hissettim
Bir şans daha ver bana
Değerini farkettim

nefes kadar lazımsın
sen benim hayatımsın
OLMAZSA OLMAZIMSIN
YOKLUĞUNDA ANLADIM

Mesut Örs (wolfson)
 
Sizi yoklama defterinden öğrenmedim
Haylaz çocuklarım
Sınıfın en devamsızını
Bir sinema dönüşü tanıdım
Koltuğunda satılmamış gazeteler
Dumanlı bir salonda
Kendime göre karşılarken akşamı
Nane şekeri uzattı en tembeliniz
***ürmek istedi küfesinde
Elimdeki ıspanak demetini
En dalgını sınıfın
Çoğunuz semtine uğramaz oldu okulun
Palto ayakkabı yüzünden
Kiminiz limon satar Balıkpazarı'nda
Kiminiz Tahtakale'de çaycılık eder
Biz inceleyeduralım aç tavuk hesabı
Tereyağındaki vitamini
Kalorisini taze yumurtanın
Karşılıklı neler öğrenmedik sınıfta
Çevresini ölçtük dünyanın
Hesapladık yıldızların uzaklığını
Orta Asya'dan konuştuk
Laf kıtlığında
Birlikte neler düşünmedik
Burnumuzun dibindekini görmeden
Bulutlara mı karışmadık
Güz rüzgarlarında dokulmuş
Hasta yapraklara mı üzülmedik
Serçelere mi acımadık kış günlerinde
Kendimizi unutarak

RIFAT ILGAZ
 
adini sen koy.....
yüreğim….kanayan bir yaz gecesi
düşlerim… yarım kalmış bir yaz fırtınası
kapanmışım terkisine simsiyah
susarsa yüreğim susar
parçalanır olanca öcüyle
siz dinleyin
bu yeryüzü, bu gökyüzü, hoyrat yıldızlar
bu gürültüler, bu yankılar, bu arya
bu benim son kanamam
gün, bensiz yüreklere doğmak üzere

bu halime aşina değilim,
her an’ıma bin dirayet,
oysa kifayetsizim,
yüzümde renk sustu,
dudaklarımda ses,
dilimde kıyametin gizli harfleri,
ömrüm ahrete gitmek üzere.
alintidir.......
cok severim bu satirlari.........
 
Birgün yanıma geldin,Seni seviyorum dedin
Birden dünya durdu
Ne mutlu olmuştum hatırlarmısın?
Şimdi öyle değil
Unuttum demek istiyorum yüzüne,
Ayrıldık bak sevgilim,
Şimdi senin kalbinde başkası,
Gözlerinde nem var.
Ben seni ölesiye sevmiştim.
Senden sonra hayatım aslında pek değişmedi.
Sadece artık sen yoktun
Bikaç gece,
Seni seviyorum dediğin zamanlar aklıma geldi
Ağladım ve kendime unutmak için söz verdim.
Birde sevgilim,
Seni unutmak için söz verdim.
Senden ayrıldıktan sonra
Kendime söz verdim.
Bir daha kimseyi kalpten sevmicem diye
Ve şimdi sözümü tutuyorum
Ve şimdi
Sen bana bakınca birden içim değişiyo
Ama artık
Sana seni seviyorum diyemiyorum.
Çünkü SENİ SEVMİYORUM.
Sana yeni sevgilinle mutluluklar eski sevgilim.
 
Olsaydık
olsaydık olsaydık da
ne olsaydık
ben gibi sen, sen gibi ben?
olduk olduk da noolduk
kim için sen, ne için ben…
dinle
sevgi kalp gözünde beslenir
uzun kısa zayıf şişman esmer sarışın
gözün gördüğü değil
gönlün değdiğine
seslenir
yani
o sesin
biçilemeyen pahasını sahiplenen
sahibim denilene teslim edilen
bir iken ikinin
iki iken birin
sevdasına bağlanan
sarhoşluğunda çağlanan
uğruna türkülerce ağlanan
isyanların kocaman köşelerinde küfür
yanıbaşında değersiz
yitip gittiğinde çaresiz
saç baş yolduran
İki ayrı sevdanın
bir sevgi..si / sevgili..si
olsaydık olsaydık
noolurduk…ki?
 
Böyle mi olacaktı iki satrın arası?
Hani noktalar, virgüller?
Nerde o güzel günler?
Diyorsun ki
Bendeki hicrandır;
Bendeki yürek yarası…
Hele sadede gel güzelim,
Parantezin içini de görelim.
Gücenip kırılmalar,
Hiç yoktan ayrılmalar;
Şen kahkahalar,
Ahlar,
Akan göz yaşları…
Onlar da orda gizli.
Ünlem ve soru işaretiyle
Yıllardır sizli bizli!
İki satrın arasında
Sevda mı saklıyorsun?
Koskoca yüreğine
Sevmeyi mi yasaklıyorsun!
İki satrın arasında sevdanı saklayamazsın;
Unutma ki insansın,
Sevmeden yapamazsın.
Bırak da kendince dolsun iki satrın arası;
Belki günler geçtikçe
Bu közler döner küle.
Gül insafa gelir de
Koku sunar bülbüle…
İki satrın arası
İstersen açık kalsın.
Ara sıra okursun;
Zamanla rahatlarsın.

Çetin Özdemir 27.04.2007 Eskişehir
 
MERYEM

Yanıldım, yanıldık bir değil bilmem kaç kere...
Bu parmak izlerimiz sanki silindi Meryem.
En son seni sordum gün rengi yaseminlere,
Taç yaprağından düştü yere bir damla şebnem.

Rüyaların açtığı kapılarda ellerim,
Göğe aralanıyor kimi çaresiz Meryem.
Sararmış bahçeleri yerden toplarken mevsim,
Yakıyor gönülleri esen her suskun meltem.

Kaç kırılmış kalb gördüm tükendi ağlayarak,
Kaç dağılmış yuva; kaç öksüz, kaç yetim Meryem...
Güya medeniyetmiş ah, bu vicdansız tuzak,
Ten pazarında kadın; oltanın ucunda yem...

Ruh düğümlerinden taş taş örülmüş sokaklar,
Kalblere mızrak gibi batmış sütunlar Meryem...
Dev binalar, vitrinler, süsler, satılık aşklar...
İnsanlar sanki dalgın, idraksiz, şaşkın, sersem...

Bir sırlanmış hülyaya dökerken aynaları,
Gecenin saçlarını tarayan tel tel Meryem.
İçimde geleceğin, geçmişin anaları,
Avcuma yıldız yıldız ufalanıyor her dem.

Soruyorum Diyojen feneriyle herkese,
Kalb cebimizden düşen bir haritayı Meryem.
Soruyorum kıyıyı martı uçuran sese,
Soruyorum denize; soruyorum ey tövbem!

Ey deniz, ne kirletti o bembeyaz yelkeni?
O iskeleler nerde, kıyılar nerde Meryem?
Her yerde bir uçsuz baş dönmesi tutar beni,
Ne zaman bu dünyadan iç dünyama eğilsem.

Beyhude gemiler bir bir vururken karaya,
Tacında sönmeyen nurlarla gel ey Meryem!
Her geçen gün gözlerde sızlayan bu yaraya,
O cennet dudağından çal bir Mesihî merhem

Ali Osman Kurun
 
BİR ADIN KALMALI

Bir adın kalmalı geriye
Bütün kırılmış şeylerin nihayetinde
Aynaların ardında sır
Yalnızlığın peşinde kuvvet
Evet nihayet bir adın kalmalı geriye
Birde o kahreden gurbet
Sen say ki ben hiç ağlamadım
Hiç ateşe tutmadım yüreğimi
Geceleri koynuma almadım ihaneti
Hele nihavend hele buse hiç geçmedi aklımdan
Ve hiç gitmedi bir topak kan gibi adın
İçimin nehirlerinden
Evet yangın
Evet salaş yalvarmanın korkusunda talan
Evet kaybetmenin o zehirli buğusu
Evet isyan
evet kahrolmuş sayfaların arasında adın
Sokaklar dolusu bir adamın yalnızlığı
Bu sevda biraz nadan
Biraz da hıçkırık tadı
Pencere önü menekşelerinde her akşam
Dağlar sonra oynadı yerinden
Ve hallaçlar attı pamuğu fütursuzca
Sen say ki yerin dibine geçti geçmeyesi sevdam
Ve ben seni sevdiğim zaman bu şehre yağmurlar yağdı
Yani ben seni sevdiğim zaman
Ayrılık kurşun kadar ağır gülüşün kadar felaketiydi yaşamanın
Yine de
Bir adın kalmalı geriye
Bütün kırılmış şeylerin nihayetinde
Aynaların ardında sır
Yalnızlığın peşinde kuvvet
Evet nihayet, bir adın kalmalı geriye
bir de o kahreden gurbet
beni affet
kaybetmek için erken
sevmek için çok geç...
 
Belki Gunahkar olan bızlerız...gunahların aradıgı gunahkarlıga gebe varlıklar bizz....
kımse ınkar edemes sen ne kadar çok arzuladıgımı....telaşlarımı bı kenara koyup sana agır adımlarla yurudugumu kimse bilemes...bu telaşın bana ne kadar mutluluk verdiğn....
vücuda işkence etmek gunahlarımın başını çekerken ..bn bu gunahtan hç korkmuyorum....
bu günahın sorumlusu senın habern olmasa da ıkımızız...
yalnz kalmak ne kadar zorsa ...varlıgında senı gorememek bı okadar zor....
bu gözlere işkence etmek gunah değl mi....
Günahkar da olsam....sana bakıyorum....sen yaksan da sen atsan da...sen görmesen de ben görmek ıstedıgım tek senı göruyorum....
işte ben bu gunahlardan korkmuyorum ve seni....hiç bişeyin açıklamasını yapamayacagı kadar çok seviyorum.....
 
Bu kadar zor muydu seni seviyorum demek ha
Bu kadar zor muydu?
Hiç mi görmedin beni?
Neden o da ben değil ha?
Soruyorum sana
Çok mu güzel?
Sana şunu söyleyeyim ''güzellik kalptedir yüzde değil''
Emin ol
Bir gün gelecek kapımda bana köpekler gibi yalvaracaksın
İşte o zaman sana arkamı dönüp bakmayacağım bile
Gün geçtikçe perişan olacaksın
Ömründen bir gün daha eksilecek
Nefesinden bir nefes daha
O zaman anlayacaksın beni
Bir köşede çaresizlikten eriyip tükeneceksin
Çökecek kalacaksın çıkmaz sokaklarda
Merak etme ozaman da sana yardım elini uzatan ben olurum
Çünkü;
Ben senin kadar vicdansız değilim
 
DUDAK PAYI

Çay bardağında
Bırakılan dudak payı
Kadar bile
Uzak kalamam
Gözlerine.

Yakın olsun isterim
Ellerime ellerin
Yanındaki beton binaya
Yaslanması gibi
Köhne bir evin.

Seni bir çivi
Gibi çaktım
Çünkü beynime
Ve toplayıp
Bütün kerpetenleri
Attım denize...

Sunay AKIN
 
...... =>AŞK AĞLARSA<=......


Dokunamazsınız yoktur göz yaşları,
Duyamazsınız sesizdir feryatları
Solar yüreğinde gülden umutları
Dayanamaz!...Aşk ağlarsa...
Keskindir sevdanın kılıcı
Gönülde bırakır derin bir acı
Tabiplerde bulunmaz ki ilacı
Korkuyorum!ya...Aşk ağlarsa...
Yakışır umuda sevda hırkası
Hep aşk içindir gülle kavgası
 
Geri
Üst