20
EXE RANK
OttoMaNs* ;яeiz
Fexe Kullanıcısı
Puanları
0
Çözümler
0
- Katılım
- 20 Şub 2011
- Mesajlar
- 32,869
- Tepkime puanı
- 0
- Puanları
- 0
- Yaş
- 36
- Web sitesi
- www.netbilgini.com
HİCRETİN BİRİNCİ SENESİ GELİŞEN OLAYLAR
Medine ve Ahalisi
Muhacirlerle Ensar Arasında Kardeşlik Kurulması
Mescidi Nebevi’nin İnşaası
Ezanın Başlangıcı
Peygamberimizin, Ev Halkını Mekke’den Getirtmesi
Ashabı Suffa
İlk İslam Devleti
Müşriklere Mukabeleye İzin Verilmesi
Her Tarafa Seriyye Gönderiliyor
HİCRETİN BİRİNCİ SENESİ
Medine ve Ahalisi
Müslümanlar Evs ve Hazreç kabilelerine mensuptular. Bu iki kabile iki kardeşten üremişti. Fakat aralarında kavgalar ve çarpışmalar oluyordu. Hicreti Nebevi ile bu iki kardeş arasındaki düşmanlık ortadan kalktı.
Yahudiler ise üç kabileye mensuptular.
a)Beni Kaynuka
b)Beni Kureyza
c)Beni Nadr
Şehirde sayıları en az olan hristiyanlardı. Bunlarda Müslümanların hızla çoğalmasına dayanamayıp Medine’den ayrıldılar. Burada eşitlik diye bir şey söz konusu değildi. Güçlü güçsüzü ezerdi. Okuma yazma bilen de çok azdı.
Müşriklerin Tehditi
Müslümanlar ve Peygamber Efendimiz Medinede çok rahatlardı ve Müşrikler bundan çok rahatsız oluyorlardı. Mekke’de uygulanan halkı Peygamber Efendimiz ‘den soğutma yöntemlerini burada da yapmak istiyorlardı. Bu yüzden ensara ağır dillerle yazılmış iki mektup gönderdiler. Fakat Müslümanlar üzerinde hiçbir etki yaratamayınca Müşrikler bu yolla ellerine bir şey geçmeyeceğini anladılar. Müslümanları vazgeçirmek için bazı ekonomik tedbirlere baş vurmaya başladılar.Bütün bunlara rağmen Müslümanlar hiç tereddüte kapılmadan yollarına devam ettiler.
Muhacirle Ensar Arası Kardeşlik Kurulması
Medineli Müslümanlar Mekkeli Müslümanlara samimiyetle kucak açmışlardı. Muhacirler Mekke’den gelirken yanlarında bir şey getirmemişlerdi ve Medine’nin adetlerini, çalışma şartlarını bilmiyorlardı. Bu yüzden ensar onlara kucak açmış ve evlerine almışlardı. Bir süre sonra Peygamber Efendimiz ensar ve muhacirden kırk beşer kişi alarak onları kardeş yaptı. Buna göre ;
Medineli ailelerden her biri bir Mekkeli Müslüman aileyi yanlarına alacaktı ve malları paylaşılacaktı. Bu anlaşma sayesinde Muhacirler sıkıntıdan kurtuldu. Medineli Müslümanlar bununlada kalmadı ve hurmalıkların yarısını da Muhacirlere vermek istediler. Fakat Peygamber Efendimiz bunu kabul etmedi. Bunun üzerinede Medineli Müslümanlar tımar ve sulama işlerini onların yapmasını geriye kalan ekip biçme işlerini kendilerinin yapmalarını önerdiler. Peygamber Efendimiz de bunu kabul etti. Ve kazanılan mahsulün ikiye bölünmesine karar verildi. Muhacirler ellerinden geleni yapıyor,kim
seye yük olmamaya çalışıyorlardı.
Kardeşliğin Müsbet Neticeleri
1)Cemiyetin muhtelif tabakaları kardeşlik sayesinde kaynaştı.
2)Gurur ve düşmanlığı ortadan kaldırdı.
3)Peygamber Efendimiz sefere çıkacağı zaman birini yanında ***ürünce diğeri evde kaldığından ev sahipsiz kalmıyordu.
Mescidi Nebevi’nin İnşaası
(Hicretin birinci senesi 622)
Medineye hicret ettiklerinde namaz kılıp , oturup meselelerini konuşabilecekleri bir yer yoktu. Bu yüzden şehre ilk girdiklerinde devenin çöktüğü yere yapılmasınıa karar verildi. Orası temizlendi ve ker****** hazırlandı. Mescidin inşaasında Peygamber Efendimiz hiç durmadan çalışıyordu. Bu sayede kısa bir sürede mescidin inşaası tamamlandı. Dört duvarı ker***tendi ve tavanı yoktu.Kıblesi Kudüs'e doğruydu dörtgen şeklindeydi ve üç kapısı ile bir mihrabı vardı. Minberi yoktu. Fakat hutbe okunurken dayanması için bir hurma köteği bulunuyordu daha sonra sahabilerin isteği üzerine üç basamaklı bir minber yapıldı. Burada dini ihtiyaçlar karşılanıyordu. Mescidi Nebevi'nin yanına ker***ten iki oda yapıldı bunların biri Hz. Ayşe diğeri ise Hz Sevde için yapıldı. Peygamber Efendimiz zevce aldıkça odalarda artıyordu. Mescidi Nebeviye bitişik odalar yapılınca Peygamberimizde oraya taşındı.
Ezanın Başlangıcı
(Hicretin birinci senesi Miladi 622)
Medine’de Müslümanlar ibadetlerini açıktan yapmaya başlamışlardı. Fakat namaz kılmak için vaktin girmesini bekliyorlardı. Peygamber Efendimiz birgün Ashabı Kiramı toplamış ve nasıl bir davet şekli yapabileceklerini istişare ettiler. Kimi çan çalınsın diyordu, Kimi ise boru öttürülsün diyordu. Efendimiz tekliflerin hiçbirini kabul etmedi.O sırada Hz. Ömer bir adam göndermeyi ve Efendimiz bunu kabul etti ve Bilal’e kalk ve namaz için seslen dedi. Daha sonra Abdullah Bin Zeyd rüyasında bu günkü ezan şeklini gördü ve bunu Peygamberimize anlattı. Daha sonra aynı rüyayı Hz. Ömer de gördü ve bugünkü namaz şekli kabul edildi.
Peygamberimiz’in Ev Halkını Getirmesi
Hicret sırasında Peygamberimiz hanımı ve kızlarını ve nişanlısı Aişe’i Mekke'de bırakmak zorunda kalmıştı. Daha sonra iki sahabi Mekke ye giderek adı zikredilenleri alıp Medine ye geldi. Fakat Hz. Zeyneb’in Müslüman olmayan kocası müsaade etmediğinden getiremediler. Bir müddet sonra oda hicret etti. Daha sonrada kocası Müslüman oldu. Şevval ayında Aişe ile düğünleri yapıldı.
Ashabı Suffa
Kıble Kudüs'ten, Mescidi Nebevi’nin kuzey duvarında hurma dallarıyla bir gölgelik ve sundurma yapıldı. Buna Suffa denildi. Burada kalan Müslümanlara da Ashabı –Suffa denirdi. Bunlar Kuran ilmi tahsil eder. Peygamber Efendimiz'in derslerini dinler ve genellikle oruçlu bulunurlardı. Bunlardan yetişenler Müslüman olan kabilelere Kuran öğret
mek ve Sünnet-i Resulullah beyan etmek için gönderilirlerdi. İhtiyaçları Peygamber Efendimiz ve zengin sahabiler tarafından temin edilirdi. Efendimiz Ashab-ı Suffa’nın talim ve terbiyesiyle yakından ilgilenirdi. Peygamber Efendimiz ilk Ashab-ı Suffa’nın ihtiyacıyla ilgilenir , hane-i saadetlerininkini ikinci plana atardı. Peygamber Efendimiz bir şey gelince hediye mi sadaka mı diye sorar sadakaysa hemen Asab-ı Suffa’ya yollardı Hediye denilirse onu kabul eder ,birazda Ashab-ı Suffaya yollardı
İlk İslam Devleti
Medineye hicret edince Müslümanların sayısı çoğalmış ve Müslümanlar kuvvetlenmişti. Medine’de Museviler, Müşrik Araplar ve bazı Hristiyanlar da vardı. Haliyle hoş olmayan bir manzara arz ediyordu. Mekkeli Müşrikleri her an Medine üzerine yürüyebilecekleri gerçeği vardı. Bu yeni muhitte Müslüman olmayanlarla anlaşmak etrafa bir teşkilatlanma havası vermek gerekirdi.Peygamber Efendimiz başkanlığında teşekkül eden ilk İslam Devleti anayasasıydı. Bu sadece ilk İslam Devleti anayasası olmakla kalmamakta , dünyada yazılı ilk anayasalardan birini teşkil etmekteydi.
Müşriklere Mukabeleye İzin Verilmesi
Peygamber Efendimiz harp ve cihada izinli değildi. Onca mezalim ve işkencelere rağmen Mekke’ de harp ve cihada izin verilmediği ve sabır teenni tavsiye edildiği gibi Medine’ye hicret vuku bulduktan sonra da hemen izin verilmedi. Fakat Yahudiler gönüllerinde müthiş bir kin ve düşmanlık besliyorlardı. Antlaşmayı imzalamalarına rağmen hareketleri bunu gösteriyordu. Münafıklar Hazreç kabilesinin reisi Abdullah Bin Ubey Bin Selül’e taç takarak onu devlet reisi yapmak istiyorlardı. Peygamber Efendimiz de tam bu sıralarda hicret etmişti. Hazreçliler Müslüman olunca Abdullah Bin Ubey zahiren Müslüman oldu. Fakat reis olamadığı için yan çizdi ve bir Münafıklar hizbi kurdu. Mekke Müşrikleri Medine Münafıkları ve Yahudileri sürekli tahrike çalışıyorlardı. Müslümanların çoğu Kureyştekilere karşı çıkıp onlarla hesaplaşmak istiyorlardı. Bu sırada Peygamber Efendimiz'e inen ayetlerle savaşa izin verildi.
Her Tarafa Seriyyeler Gönderiliyor
Mekkeli Müşrikler her şeye rağmen Peygamberimiz ve Müslümanların peşini bırakmış değillerdi. Medine’yi teşkilatlandıran Peygamber Efendimiz bunlara karşı tedbirler almaya başladı. Civarda yaşayan kabilelerle sulh antlaşmaları yapmaktı. Böylece onları Mekkeli Müşriklerin sinsi emellerine ait olmaktan kurtaracaktı. Bu maksatla etrafa seriyyeler göndermeye başladı. Seriyyeler kan akıtmak ve hücum etmek maksadıyla yola çıkmıyorlardı. Amaçları Kureyş'li Münafıkları baskı altında tutmaktı. Bir başka mühim vazife de Medine’nin etrafını kontrol etmekti. Tehlikenin söz konusu olup olmadığını, düşmanın ne gibi hazırlıklar içerisinde bulunduğunu haber almaktı.
HİCRETİN İKİNCİ SENESİ GELİŞEN OLAYLAR
Kıblenin Mescidi Haram’a Çevrilmesi
Bedir Muharebesi
Münafıkların Ortaya Çıkması
Beni Kaynuka Gazası
Kıblenin Mescidi Harama Çevrilmesi
Müslümanlar namaz kılarken Kudüs’e yönelerek kılıyorlardı. Fakat Peygamber Efendimiz öteden beri Hz. İbrahim’in kıblesi olan Kabe’ye yönelerek kılmayı arzu ediyordu.Yahudilerin de ‘Muhammed ve Ashabı biz gösterinceye kadar kıblelerinin neresi olduğunu bilmiyorlardı’ diye dedikodu çıkarmaları Peygamber Efendimiz'i üzüyordu ve vahiy gelmesini bekliyordu. Fakat Cebrail'i bekliyordu ve bunun içi dua ediyordu. Bir gün Cebrail (a.s.)’a bu isteğini bildirdi. Cebrail (a.s.) da “Ben bir kulum sen söylemelisin. Bunu ondan sen iste” dedi. Daha sonra namaza duracakları sırada Peygamber Efendimiz başını semaya kaldırdı. Hicretin 17. ayında kıblenin Kabe olduğuna dair ayet indi. Ayet indiği sırada Peygamber Efendimiz Müslümanlara öğle namazını kıldırıyordu. Namazın ilk iki rekatı bitmiş son iki rekata gelinmişti. Peygamber Efendimiz namazda ağır ağır yönünü Kabe’ye çevirdi. Müslümanlar da efendimizle beraber yönlerini Kabe’ye çevirdiler.
Medine ve Ahalisi
Muhacirlerle Ensar Arasında Kardeşlik Kurulması
Mescidi Nebevi’nin İnşaası
Ezanın Başlangıcı
Peygamberimizin, Ev Halkını Mekke’den Getirtmesi
Ashabı Suffa
İlk İslam Devleti
Müşriklere Mukabeleye İzin Verilmesi
Her Tarafa Seriyye Gönderiliyor
HİCRETİN BİRİNCİ SENESİ
Medine ve Ahalisi
Müslümanlar Evs ve Hazreç kabilelerine mensuptular. Bu iki kabile iki kardeşten üremişti. Fakat aralarında kavgalar ve çarpışmalar oluyordu. Hicreti Nebevi ile bu iki kardeş arasındaki düşmanlık ortadan kalktı.
Yahudiler ise üç kabileye mensuptular.
a)Beni Kaynuka
b)Beni Kureyza
c)Beni Nadr
Şehirde sayıları en az olan hristiyanlardı. Bunlarda Müslümanların hızla çoğalmasına dayanamayıp Medine’den ayrıldılar. Burada eşitlik diye bir şey söz konusu değildi. Güçlü güçsüzü ezerdi. Okuma yazma bilen de çok azdı.
Müşriklerin Tehditi
Müslümanlar ve Peygamber Efendimiz Medinede çok rahatlardı ve Müşrikler bundan çok rahatsız oluyorlardı. Mekke’de uygulanan halkı Peygamber Efendimiz ‘den soğutma yöntemlerini burada da yapmak istiyorlardı. Bu yüzden ensara ağır dillerle yazılmış iki mektup gönderdiler. Fakat Müslümanlar üzerinde hiçbir etki yaratamayınca Müşrikler bu yolla ellerine bir şey geçmeyeceğini anladılar. Müslümanları vazgeçirmek için bazı ekonomik tedbirlere baş vurmaya başladılar.Bütün bunlara rağmen Müslümanlar hiç tereddüte kapılmadan yollarına devam ettiler.
Muhacirle Ensar Arası Kardeşlik Kurulması
Medineli Müslümanlar Mekkeli Müslümanlara samimiyetle kucak açmışlardı. Muhacirler Mekke’den gelirken yanlarında bir şey getirmemişlerdi ve Medine’nin adetlerini, çalışma şartlarını bilmiyorlardı. Bu yüzden ensar onlara kucak açmış ve evlerine almışlardı. Bir süre sonra Peygamber Efendimiz ensar ve muhacirden kırk beşer kişi alarak onları kardeş yaptı. Buna göre ;
Medineli ailelerden her biri bir Mekkeli Müslüman aileyi yanlarına alacaktı ve malları paylaşılacaktı. Bu anlaşma sayesinde Muhacirler sıkıntıdan kurtuldu. Medineli Müslümanlar bununlada kalmadı ve hurmalıkların yarısını da Muhacirlere vermek istediler. Fakat Peygamber Efendimiz bunu kabul etmedi. Bunun üzerinede Medineli Müslümanlar tımar ve sulama işlerini onların yapmasını geriye kalan ekip biçme işlerini kendilerinin yapmalarını önerdiler. Peygamber Efendimiz de bunu kabul etti. Ve kazanılan mahsulün ikiye bölünmesine karar verildi. Muhacirler ellerinden geleni yapıyor,kim
seye yük olmamaya çalışıyorlardı.
Kardeşliğin Müsbet Neticeleri
1)Cemiyetin muhtelif tabakaları kardeşlik sayesinde kaynaştı.
2)Gurur ve düşmanlığı ortadan kaldırdı.
3)Peygamber Efendimiz sefere çıkacağı zaman birini yanında ***ürünce diğeri evde kaldığından ev sahipsiz kalmıyordu.
Mescidi Nebevi’nin İnşaası
(Hicretin birinci senesi 622)
Medineye hicret ettiklerinde namaz kılıp , oturup meselelerini konuşabilecekleri bir yer yoktu. Bu yüzden şehre ilk girdiklerinde devenin çöktüğü yere yapılmasınıa karar verildi. Orası temizlendi ve ker****** hazırlandı. Mescidin inşaasında Peygamber Efendimiz hiç durmadan çalışıyordu. Bu sayede kısa bir sürede mescidin inşaası tamamlandı. Dört duvarı ker***tendi ve tavanı yoktu.Kıblesi Kudüs'e doğruydu dörtgen şeklindeydi ve üç kapısı ile bir mihrabı vardı. Minberi yoktu. Fakat hutbe okunurken dayanması için bir hurma köteği bulunuyordu daha sonra sahabilerin isteği üzerine üç basamaklı bir minber yapıldı. Burada dini ihtiyaçlar karşılanıyordu. Mescidi Nebevi'nin yanına ker***ten iki oda yapıldı bunların biri Hz. Ayşe diğeri ise Hz Sevde için yapıldı. Peygamber Efendimiz zevce aldıkça odalarda artıyordu. Mescidi Nebeviye bitişik odalar yapılınca Peygamberimizde oraya taşındı.
Ezanın Başlangıcı
(Hicretin birinci senesi Miladi 622)
Medine’de Müslümanlar ibadetlerini açıktan yapmaya başlamışlardı. Fakat namaz kılmak için vaktin girmesini bekliyorlardı. Peygamber Efendimiz birgün Ashabı Kiramı toplamış ve nasıl bir davet şekli yapabileceklerini istişare ettiler. Kimi çan çalınsın diyordu, Kimi ise boru öttürülsün diyordu. Efendimiz tekliflerin hiçbirini kabul etmedi.O sırada Hz. Ömer bir adam göndermeyi ve Efendimiz bunu kabul etti ve Bilal’e kalk ve namaz için seslen dedi. Daha sonra Abdullah Bin Zeyd rüyasında bu günkü ezan şeklini gördü ve bunu Peygamberimize anlattı. Daha sonra aynı rüyayı Hz. Ömer de gördü ve bugünkü namaz şekli kabul edildi.
Peygamberimiz’in Ev Halkını Getirmesi
Hicret sırasında Peygamberimiz hanımı ve kızlarını ve nişanlısı Aişe’i Mekke'de bırakmak zorunda kalmıştı. Daha sonra iki sahabi Mekke ye giderek adı zikredilenleri alıp Medine ye geldi. Fakat Hz. Zeyneb’in Müslüman olmayan kocası müsaade etmediğinden getiremediler. Bir müddet sonra oda hicret etti. Daha sonrada kocası Müslüman oldu. Şevval ayında Aişe ile düğünleri yapıldı.
Ashabı Suffa
Kıble Kudüs'ten, Mescidi Nebevi’nin kuzey duvarında hurma dallarıyla bir gölgelik ve sundurma yapıldı. Buna Suffa denildi. Burada kalan Müslümanlara da Ashabı –Suffa denirdi. Bunlar Kuran ilmi tahsil eder. Peygamber Efendimiz'in derslerini dinler ve genellikle oruçlu bulunurlardı. Bunlardan yetişenler Müslüman olan kabilelere Kuran öğret
mek ve Sünnet-i Resulullah beyan etmek için gönderilirlerdi. İhtiyaçları Peygamber Efendimiz ve zengin sahabiler tarafından temin edilirdi. Efendimiz Ashab-ı Suffa’nın talim ve terbiyesiyle yakından ilgilenirdi. Peygamber Efendimiz ilk Ashab-ı Suffa’nın ihtiyacıyla ilgilenir , hane-i saadetlerininkini ikinci plana atardı. Peygamber Efendimiz bir şey gelince hediye mi sadaka mı diye sorar sadakaysa hemen Asab-ı Suffa’ya yollardı Hediye denilirse onu kabul eder ,birazda Ashab-ı Suffaya yollardı
İlk İslam Devleti
Medineye hicret edince Müslümanların sayısı çoğalmış ve Müslümanlar kuvvetlenmişti. Medine’de Museviler, Müşrik Araplar ve bazı Hristiyanlar da vardı. Haliyle hoş olmayan bir manzara arz ediyordu. Mekkeli Müşrikleri her an Medine üzerine yürüyebilecekleri gerçeği vardı. Bu yeni muhitte Müslüman olmayanlarla anlaşmak etrafa bir teşkilatlanma havası vermek gerekirdi.Peygamber Efendimiz başkanlığında teşekkül eden ilk İslam Devleti anayasasıydı. Bu sadece ilk İslam Devleti anayasası olmakla kalmamakta , dünyada yazılı ilk anayasalardan birini teşkil etmekteydi.
Müşriklere Mukabeleye İzin Verilmesi
Peygamber Efendimiz harp ve cihada izinli değildi. Onca mezalim ve işkencelere rağmen Mekke’ de harp ve cihada izin verilmediği ve sabır teenni tavsiye edildiği gibi Medine’ye hicret vuku bulduktan sonra da hemen izin verilmedi. Fakat Yahudiler gönüllerinde müthiş bir kin ve düşmanlık besliyorlardı. Antlaşmayı imzalamalarına rağmen hareketleri bunu gösteriyordu. Münafıklar Hazreç kabilesinin reisi Abdullah Bin Ubey Bin Selül’e taç takarak onu devlet reisi yapmak istiyorlardı. Peygamber Efendimiz de tam bu sıralarda hicret etmişti. Hazreçliler Müslüman olunca Abdullah Bin Ubey zahiren Müslüman oldu. Fakat reis olamadığı için yan çizdi ve bir Münafıklar hizbi kurdu. Mekke Müşrikleri Medine Münafıkları ve Yahudileri sürekli tahrike çalışıyorlardı. Müslümanların çoğu Kureyştekilere karşı çıkıp onlarla hesaplaşmak istiyorlardı. Bu sırada Peygamber Efendimiz'e inen ayetlerle savaşa izin verildi.
Her Tarafa Seriyyeler Gönderiliyor
Mekkeli Müşrikler her şeye rağmen Peygamberimiz ve Müslümanların peşini bırakmış değillerdi. Medine’yi teşkilatlandıran Peygamber Efendimiz bunlara karşı tedbirler almaya başladı. Civarda yaşayan kabilelerle sulh antlaşmaları yapmaktı. Böylece onları Mekkeli Müşriklerin sinsi emellerine ait olmaktan kurtaracaktı. Bu maksatla etrafa seriyyeler göndermeye başladı. Seriyyeler kan akıtmak ve hücum etmek maksadıyla yola çıkmıyorlardı. Amaçları Kureyş'li Münafıkları baskı altında tutmaktı. Bir başka mühim vazife de Medine’nin etrafını kontrol etmekti. Tehlikenin söz konusu olup olmadığını, düşmanın ne gibi hazırlıklar içerisinde bulunduğunu haber almaktı.
HİCRETİN İKİNCİ SENESİ GELİŞEN OLAYLAR
Kıblenin Mescidi Haram’a Çevrilmesi
Bedir Muharebesi
Münafıkların Ortaya Çıkması
Beni Kaynuka Gazası
Kıblenin Mescidi Harama Çevrilmesi
Müslümanlar namaz kılarken Kudüs’e yönelerek kılıyorlardı. Fakat Peygamber Efendimiz öteden beri Hz. İbrahim’in kıblesi olan Kabe’ye yönelerek kılmayı arzu ediyordu.Yahudilerin de ‘Muhammed ve Ashabı biz gösterinceye kadar kıblelerinin neresi olduğunu bilmiyorlardı’ diye dedikodu çıkarmaları Peygamber Efendimiz'i üzüyordu ve vahiy gelmesini bekliyordu. Fakat Cebrail'i bekliyordu ve bunun içi dua ediyordu. Bir gün Cebrail (a.s.)’a bu isteğini bildirdi. Cebrail (a.s.) da “Ben bir kulum sen söylemelisin. Bunu ondan sen iste” dedi. Daha sonra namaza duracakları sırada Peygamber Efendimiz başını semaya kaldırdı. Hicretin 17. ayında kıblenin Kabe olduğuna dair ayet indi. Ayet indiği sırada Peygamber Efendimiz Müslümanlara öğle namazını kıldırıyordu. Namazın ilk iki rekatı bitmiş son iki rekata gelinmişti. Peygamber Efendimiz namazda ağır ağır yönünü Kabe’ye çevirdi. Müslümanlar da efendimizle beraber yönlerini Kabe’ye çevirdiler.