15
EXE RANK
-AUXERRE. `
Fexe Kullanıcısı
Puanları
0
Çözümler
0
- Katılım
- 1 Ara 2009
- Mesajlar
- 15,286
- Tepkime puanı
- 0
- Puanları
- 0
- Yaş
- 33
Özledim…
Özlüyorum…
Sanırım özlemek benim kaderim. Artık saatlere bakmaktan korkar oldum. Senden ayrı kaldığım anları anlatan bütün süre göstergeleri düşmanım. Sadece senin hediye ettiğin saate bakıyorum bazen. Kavuşmamıza ne kadar var diye. Ayrılık için acı veren, kavuşmak için ümit veriyor.
Biliyor musun? Acı çekmek alışkanlığım artık. Elimdeki sigarayı alışkanlıkla yaktığım gibi, özlemini alevlendiriyorum sık sık. Sigaranın ağzımda bıraktığı gibi bir acı bırakıyor hasretler yüreğimde.
Dur! Dokunma! Sen bile olsan değme hasretlerime. Parmak izin kalır belki. Bir gün öleceğim. Herkes gibi… Sessizce ayrılacağım insanların arasından. Ölüm nedeni diye hasret yazacaklar raporuma. Hasretime dokunma, failim olduğunu bilmesin kimse. Bilmesinler bana işkence ettiğini. Ve yüreğimi alevlere verdiğini. Uzaktan bak. Yanışımı, sadece yanışımı izle. Her yanışın bir bitişi var elbet, istemesem de.
Tek lüksüm; özlemek seni.
Acı da keyif verir zaman zaman.
Hiçbir zaman kusursuz bir aşk vaat etmedim sana. Hiçbir zaman söz vermedim hakkını veremeyeceksem. Hasretimde kusursuz değil. Kapatma düğmesi yok mesela. Hep içimde bir yerleri yakıp, dipteki her hangi bir anıyı canlandırıp kor bir tepsiyle sunmakla varlığını hissettiriyor.
Ağlamak isterdim. Yasakladın. Ağlamaktan yoksun gözlerimle yollarını arşınlıyorum. Üç beş gün sonrasını koparıyorum takvim yapraklarının. Ve gülerken ağlamayı sanat haline getirdiğimi anlamaman için dudaklarıma bir tebessüm yerleştiriyorum. Acımı kamufle etsin diye.
Ölüye bir gün, deliye her gün ağlanırmış; doğru! Aklın ve mantığın uzak kaldığı, akıldan yoksun bir aşkla dolu kalbimde göz yaşlarıma kelimeler giydiriyorum. Bir yazı oluyor, bir şiir oluyor. Bazen mektup, bazen şarkı oluyor. Bir tek hasretime ilaç olmuyor.
Suçlamak mı?
Hayır!
Seni suçlamıyorum.
Sabaha kavuşma noktamda hala uyuyamamış olmam senin suçun olmamalı. Benden yollar yollar uzakta, uykuma kastetmiş olamazsın. Filan tarihin gecesinde neredeydiniz sorusuna verebileceğin “taa uzaklarda” cevabına sahip birisinin suçlu olmasını düşünemiyorum. Aslında bir suçlunun aranması da gerekmiyor, hasretin başladığı yerde.
Dur! Dokunma! Sen bile olsan değme hasretlerime.
Özlüyorum…
Sanırım özlemek benim kaderim. Artık saatlere bakmaktan korkar oldum. Senden ayrı kaldığım anları anlatan bütün süre göstergeleri düşmanım. Sadece senin hediye ettiğin saate bakıyorum bazen. Kavuşmamıza ne kadar var diye. Ayrılık için acı veren, kavuşmak için ümit veriyor.
Biliyor musun? Acı çekmek alışkanlığım artık. Elimdeki sigarayı alışkanlıkla yaktığım gibi, özlemini alevlendiriyorum sık sık. Sigaranın ağzımda bıraktığı gibi bir acı bırakıyor hasretler yüreğimde.
Dur! Dokunma! Sen bile olsan değme hasretlerime. Parmak izin kalır belki. Bir gün öleceğim. Herkes gibi… Sessizce ayrılacağım insanların arasından. Ölüm nedeni diye hasret yazacaklar raporuma. Hasretime dokunma, failim olduğunu bilmesin kimse. Bilmesinler bana işkence ettiğini. Ve yüreğimi alevlere verdiğini. Uzaktan bak. Yanışımı, sadece yanışımı izle. Her yanışın bir bitişi var elbet, istemesem de.
Tek lüksüm; özlemek seni.
Acı da keyif verir zaman zaman.
Hiçbir zaman kusursuz bir aşk vaat etmedim sana. Hiçbir zaman söz vermedim hakkını veremeyeceksem. Hasretimde kusursuz değil. Kapatma düğmesi yok mesela. Hep içimde bir yerleri yakıp, dipteki her hangi bir anıyı canlandırıp kor bir tepsiyle sunmakla varlığını hissettiriyor.
Ağlamak isterdim. Yasakladın. Ağlamaktan yoksun gözlerimle yollarını arşınlıyorum. Üç beş gün sonrasını koparıyorum takvim yapraklarının. Ve gülerken ağlamayı sanat haline getirdiğimi anlamaman için dudaklarıma bir tebessüm yerleştiriyorum. Acımı kamufle etsin diye.
Ölüye bir gün, deliye her gün ağlanırmış; doğru! Aklın ve mantığın uzak kaldığı, akıldan yoksun bir aşkla dolu kalbimde göz yaşlarıma kelimeler giydiriyorum. Bir yazı oluyor, bir şiir oluyor. Bazen mektup, bazen şarkı oluyor. Bir tek hasretime ilaç olmuyor.
Suçlamak mı?
Hayır!
Seni suçlamıyorum.
Sabaha kavuşma noktamda hala uyuyamamış olmam senin suçun olmamalı. Benden yollar yollar uzakta, uykuma kastetmiş olamazsın. Filan tarihin gecesinde neredeydiniz sorusuna verebileceğin “taa uzaklarda” cevabına sahip birisinin suçlu olmasını düşünemiyorum. Aslında bir suçlunun aranması da gerekmiyor, hasretin başladığı yerde.
Dur! Dokunma! Sen bile olsan değme hasretlerime.