Ruh SaĞliĞi

20
EXE RANK

OttoMaNs* ;яeiz

Fexe Kullanıcısı
Puanları 0
Çözümler 0
Katılım
20 Şub 2011
Mesajlar
32,869
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
36
Web sitesi
www.netbilgini.com
OttoMaNs* ;яeiz
Ruh sağlığı bireyin kendisiyle ve çevresiyle denge ve uyum içinde bulunmasıdır.
Sağlıklı olmanın ölçütleri
1-Sağlıklı kişi uyumludur
2-Düşünme gücü yerindedir
3-Yeteneklerinin farkındadır
4-Sorunları akılcı ve gerçekçi yollardan çözer
5-Duygusal yaşamı dengelidir
6-Yersiz kaygı ve korkuları yoktur
7-Toplumdaki yerini,sorumluluklarını ve yaşamın değerinin bilir
8-İnsanlarla kolay ilişki kurar
9-Çevresinde olup bitenlerle yakından ilgilenir
10-Mutluluğun paylaşılan bir duygu olduğunu bilir

ENGELLENME:Bir amacın gerçekleşmesi için bireyin yöneldiği doğrultuda bir engelin bulunması nedeni ile gerilimin giderilemeyip boşalım ve doyumun olamaması durumuna denir
Saptanan en önemli engellenme kaynakları şunlardır:
1-Gecikme
2-Kaynak yetersizliği
3-Kayıplar
4-Başarısızlıklar
5-Ayrımcılıklar
HAYAL KIRIKLIĞI:Hedeflere ulaşılamaması durumunda ortaya çıkan psikolojik gerginliktir.

ÇATIŞMA:
Bireyin iki ve ya daha fazla istekten birini tercih edememesi durumudur.

1-Yaklaşma-Yaklaşma:İki olumludan birini tercih etmesi durumudur.
Örnek:Bir ayakkabı dükkanında çok beğendiğimiz iki ayakkabıdan birini seçmek zorunda kalmamız
2-Kaçınma-Kaçınma:İki olumsuz hedeften birini tercih etme durumudur.
Örnek:Bir öğrencinin hem ders çalışmak hem de sınıfta kalmak istememesi
3-Yaklaşma kaçınma:Bireyin bir durumu hem istemesi hem de yapamamasıdır.Hedefin hem olumlu hem de olumsuz iki yönü vardır.
Örnek:Köpekleri çok seven birinin ısırmasından korkması

STRES
• Bir gerginlik hali ya da tehdit oluşturan ve değişime ya da uyum gerektiren herhangi bir çevresel istek ya da beklenti
• Bir eylemin ya da durumun kişiler üzerinde yarattığı fiziksel veya psikolojik zorlamaya verilen tepki
• İnsanı normal faliyetlerinden sapmaya zorlayan durum Bu tanımlar arttırılabilir. Ama strese maruz kalanların yaptıkları tanım kısaca, Dışarıdan gelen bir uyarana karşı verdiğimiz tepkidir. Bu tepki savunmaya ya da uyuma yönelik olabilir.

STRES YARATAN FAKTÖRLER:
A-ÇEVRESEL FAKTÖRLER:
1-Mikroplar
2-Çevre kirliliği
3-Aşırı kalabalık
4-Gürültü
5-Değişen yaşam koşulları
6-Bazı iş koşulları
7-Bazı iş türleri
B-PSİKOLOJİK FAKTÖRLER
1-Günlük stres
2-Gelişimsel olaylar
3-Önemli yaşam olayları

STRES ÇEŞİTLERİ
1-İyi stres
2-Kötü stres
Stres Anında Bedende Oluşan Değişimler:
1-Göz bebekleri büyür
2-Tükürük salgısı artar
3-Kalp atış sayısı artar
4-Mide asidi artar
5-Solunum derinleşir
6-Ter bezleri etkinliği artar
7-Kan basıncı yükselir
8-Karaciğerde depolanmış olan glikoz(şeker)salınır.

1
Stresle Başa Çıkabilmek İçin Neler Yapılabilir?
Kaynağı ne olursa olsun, ters uyumu gerektirir.Doğrudan ve savunucu başa çıkma şeklinde iki tür uyum vardır.
Doğrudan başa çıkma, rahatsız edici bir durumu değiştirmek için yapılan davranışları anlatır.
Savunucu başa çıkma ise, insanların kendilerini, gerçekten tehdit edilmediklerine ya da elde edemedikleri şeyleri gerçekten istemediklerine inandırmanın farklı yollarını gösterir. Aslında kendini kandırmanın bir yoludur.

Doğrudan başa çıkma: Stres yaratan bir durumla karşılaştığımızda, yani tehdit edildiğimizde, engellendiğimizde ya da çatışma içinde olduğumuzda yüzleşme, uzlaşma ve geri çekilme olmak üzere üç temel seçeneğimiz vardır.

Yüzleşme: Kişinin sorunla yüz yüze gelerek, sorunun varlığını kabul etmesi, üzerine gitmesi ve amacına doğru ilerlemesi demektir.Burada önemli olan, stresle başa çıkmak için yoğun çaba göstermek ve amaca ulaşmaktır.Bunu yapmak için beceriler geliştirmek, diğer insanların desteğini almak gibi adımlar gerekir. Aynı zamanda öfkenin ifade edilmesini de içerir. Öfke, ölçülü ve sakin bir şekilde gösterildiğinde etkili olabilir.

Uzlaşma: Stresle doğrudan başa çıkmada, en yaygın ve etkili yollardan biridir. İsteklerimizi elde edemeyeceğimizi, başkalarının da onu bize vermeyeceğini kabul ederiz. İstediğimizden daha azıyla yetinmeye karar veririz.

Geri çekilme: Bazı durumlarda, stresle baş etmenin en etkili yolu, ortamdan çekilmek olabilir. Ancak bunu sorunlarla yüzleşmeden red etmek olarak algıladığımız için küçümseriz. Ancak karşımızdaki riskin, değiştirelemeyecek olduğunu ve bize zarar vereceğini düşündüğümüzde bu olumlu bir tepki haline gelir. Eğer gerçekten umutsuz bir durum söz konusuysa, en etkili başa çıkma vazgeçmektir.Bu yolla başa çıkmanın en tehlikeli yönü, kişinin tüm benzer durumlardan kaçınmaya başlamasıdır.

Savunucu başa çıkma: Bazen stres kaynağını bilemeyiz. Ya da stres kaynağına doğrudan ulaşamadığımız durumlar olabilir. Arabanıza biri çarpmıştır ve kaçmıştır.Bazı durumlar da ise sorun, duygusal olarak yüzleşemeyeceğimiz sorunlardır. Yakın birinin ölümcül bir hastalığa yakalandığını öğrenmek gibi. Bu durumlar stres yaratır ve yapılabilecek çok az şey vardır. Bu durumlarda savunma mekanizmalarına başvurulur. Savunma mekanızmaları kişinin stresi azaltmak için, biliçsizce başvurduğu kendini kandırma yöntemleridir. Savunma mekanizmaları, dayanılmaz olan streslerle başa çıkmamızı sağlar. Stresle savunucu şekilde başa çıkma, kişinin kötü durumda olduğunu göstermez. Çok aşırı olmamak üzere, savunma mekanizmaları kullanılabilir. Başarısızlığı yumuşatmak, gerginlik ve kaygıyı hafifletmek, duygusal hasarı onarmak ve yeterlili, değerlilik duygularının sürdürülmesi için gereklidir. Ancak, kişinin işlevselliğini engellemeye başladığında uyumsuz hale gelir. Başa çıkma, bireyin çevreden yada içten gelen baskıları (istekler, düşünceler, duygular) önleme yada üstesinden gelme mücadelesidir. Pek çoğumuz stresle başa çıkabilmek için olumsuz yöntemler kullanırız. Bunlara örnek olarak; alkol ve kafein alma, sigara içme, maddenin kötüye kullanımı yada aşırı yeme verilebilir. Kadınların daha çok kullandığı bir yöntem de alışveriş yapmaktır.Bunlar, sadece vücuda daha fazla stres bindirir. Daha yapıcı başa çıkma yöntemleri, uzun sürede vücut için daha yararlıdır.

Yaygın Başa Çıkma Stratejileri:

Fiziksel Egzersiz: Düzenli yapılan egzersiz kas gerginliğini azaltmakta yararlıdır ve kişinin kendisini iyi hissetmesini sağlar.

Destek sistemleri: Aile, arkadaşlar, sosyal gruplar gibi varolan destek sistemleri, stresli olaylarla ilgilenirken yardımcı olabilirler.

Tatil: Kısa molalar (ya da uzun tatiller) vermek, stresin tepeye yükseldiği zamanlarda vücudumuzun dinlenmesine yardımcı olur.

Hobiler: İlginizi ve enerjinizi yoğunlaştıracağınız bir alan bulmak, stresin etkilerini oldukça azaltacaktır.

Danışmanlık: Bir danışmanla konuşmak, strese sebep olan problemlerin belirlenmesine ve stres yaratan negatif uyaran örüntülerinin kırılmasına yardımcı olacaktır.

Gevşeme Egzersizleri: Stresle baş etme grupları ve gevşeme egzersizleri, stresle başa çıkmada etkili olacaktır. Daha az stresle yaşamak, stres kaynaklarının pek çoğunu kontrol edebilmek mümkün. Fakat, unutulmaması gereken bir konu da stresin canlılar için farklı seviyelerde ama karşılanması gereken bir ihtiyaç olduğudur. Bütün canlı organizmalar denge bozulduğunda onu yeniden kurmayı sağlayan bir düzene sahiptir. Örneğin acıkınca yemek yer, susayınca su içeriz. Susama güdüsü bizi su içmeye yöneltir. Stresin olmaması halide yaşamın kuruması ya da uyuşması anlamına gelir. Yani stressiz yaşam düşünmemeliyiz. Bireylerin stres ihtiyaçları birbirinden farklılık gösterir. Önemli olan yaşamımızda stresi tanımlamamız, negatif etkileriyle en az zararla ya da zararsız başa çıkabilmemizdir. Pozitif düşünce ve hareket tarzı en büyük yardımcımız olacaktır
 
SAVUNMA MEKANİZMALARI

Bireyin davranışlarında denge ve çevreye uyum çok önemlidir.Bu fizyolojik ve ya psikolojik olabilir.
Psikolojik alanda bireyin dengesi bozulduğunda birey içine düştüğü gerilimden kurtulmak için savunma mekanizmalarına başvurabilir.Savunma mekanizmaları kaygı ve gerginlikten kurtulma yollarıdır.
BİREY SAVUNMA MEKANİZMASINA;
-Eksiklik ve yetersizliklerini örtmek
-Davranışlarını tutarlı göstermek
-Kaygı ve gerilimden kurtulup tekrar dengesini sağlamak için başvurur.
SAVUNMA MEKANİZMALARININ TEMEL ÖZELLİKLERİ;
-Her insan belirli ölçüde savunma mekanizmalarını kullanır.
-Çok sık kullanılması anormallik belirtisidir.
-dengeyi sağlamak için yapılan psikolojik bir işlevdir ve genellikle bilinç dışıdır.
SAVUNMA MEKANİZMALARININ İŞLEVLERİ
-Kaygıyı azaltır
-Çatışmalardan korur
-Benliği tehditlerden korur
-Özgüvenin sarsılmasını önler
-Engellenmenin etkisini azaltır.
BAŞLICA SAVUNMA MEKANİZMALARI ŞUNLARDIR:
1-Bastırma
2-Mantığa Bürünme(Bahane Bulma)
3-Yansıtma
4-Hayal Kurma(Fantezi)
5-Ödünleme
6-Gerileme
7-Yön değiştirme(yer değiştirme)
8-Özdeşim Kurma
9-Yüceltme
10-Karşıt Tepki Geliştirme
11-Yadsıma(inkar)
12-Pollyanna(Tatlı Limon)

1. Bastırma
Korku, suçluluk gibi kaygı yaratan durumların bilinç alanı dışına itilmesi ve bastırılmasıdır.
Bilinçalanı dışında bulunan bu tür duygular konuşma sırasında, düşlerde ya da davranışlarda
değişik biçimde ortaya çıkar. Konuşurken yerinde kullanılmayan sözcük düşlerde ortaya çıkan
cinsel istekler, beklenilmeyen bir davranış, bastırma sonucu engellenen dürtülerin biçim
değiştirerek bilinç alanına gelmesidir.
2. Mantığa Büründürme
Kabul görmeyecek güdülerin yarattığı kaygıyı önlemek ya da ondan kaçmak için kullanılan en
yaygın savunma mekanizmasıdır. En basit biçimleri ile günlük yaşamımızda görürüz. Ders çalışmamayı
baş ağrısına bağlamak gibi.
3. Yansıtma(Kabahati Başkasına Atmak)
Çatışmalarla başa çıkmanın başka bir yolu da kendi güdülerimiz için başkalarını suçlamadır.
Burada iki tür davranış söz konusudur. Birinde, birey beceriksizliğinin, yetersizliğinin,
başarısızlığının nedenlerini başkalarında arar. Örneğin okulda başarısız olan çocuk, bu
durumundan ana, babasını veya öğretmenini suçlar. Ya evde ona çalışma olanağı
verilmediğini, ya da öğretmeninin onu sevmediğini ileri sürer. İkinci yansıtma biçiminde, kişi
kendisinin olumsuz, çirkin, hatalı istek ve tutumlarını başkalarına yakıştırır.
4. Hayal Kurma(Fantezi)
Tatlı hayaller kurma ya da fantazi, bireyin çatışmalarının hayalinde çözümleyerek rahatladığı
bir durumdur. Bireyler, olayları gerçekteki şekilleri yerine, olmasını istedikleri biçimde hayal
ederler. Fantaziye, genellikle ergenlik döneminde çok rastlanır. Örneğin sekreterlikten hiç
hoşlanmayan bayan kendini hayal dünyasında başarılı bir müdür gibi düşünerek, sekreterliğin
verdiği kaygıdan kurtulur.
5. Ödünleme(Telafi)
Birey, sosyal güdüsünü doyuma ulaştırmak için başka bir faaliyete yönelir. Derslerinde başarılı olamayan bir öğrencinin
spora yönelerek bu alanda başarılı olmaya çabalaması buna örnektir. Bir başka örnek, kısa boylu, bodur bir adam, boksla uğraşarak erkekliğini gösterme çabasına girebilir.
6. Gerileme
Bir olay karşısında basit ve ilkel tepkilere dönmektir. Gerileme daha çok dört-beş yaşlarıdaki
çocuklarda görülür; çünkü bu yaşlarda çocuklar oldukça karmaşıklaşan engellemelerle
karşılaşırlar. Arzularımız engellendiğinde veya kızdığımız zaman mantık dışı ve fevri davranışlar
gösteririz. Sıkıntılı durumlarda yetişkin bir insan kekeler, kızarır, yaşının altında bir genç gibi
davranır. Örneğin, altmış yaşındaki bir ihtiyar, gerilim karşısında 25 yaşında bir delikanlı gibi
tepki gösterebilir.

3
7- Yöndeğiştirme
Gücümüzün yetmediği bir kimse, ya da denetimimiz altında olamayan bir olay olursa, kaygımızı
veya kızgınlığımızı gücümüzün yettiği bir kimseye veya denetimimiz altındaki bir olaya yöneltiriz.
Ofisteki müdüre kızan sekreter, kızgınlığını evde bulunan kardeşinden alır.
8- Özdeşim Kurma
Engellemeyle başa çıkmanın başka bir yolu da, bir başkası ile özdeşim kurmadır. Başkası gibi
durma, düşünme ve davranma yoluyla uluşmak istediğimiz amaçlara uluştığımızı sanırız.
Örneğin Galatasaray’ın ünlü teknik direktörü Fatih Terim’e duyulan hayranlık nedeniyle, onun
tanıtımını yaptığı ürünü satın alarak kendisini Fatih Terim gibi hissetme.
9- Yüceltme
Sosyal Alandaki eksikliklerin yine sosyal alanda telafi edilmesidir.Örneğin çocuğu olmayan bir kadının kreş işletmesi ve ya okuyamamış bir adamın okul yaptırması...
10. Karşı-Tepki Geliştirme
Birey esas güdüsünün tam tersi bir güdüye sahip olduğuna inanarak esas güdüsünü
gizleyebilir. Örneğin, manevi huzursuzluğa düşen, başkasına karşı derin bir kin duyan biri,
bunu örtmek için, yapay bir sevgi davranışına bürünebilir. Bu durumda, saldırgan ve olumsuz
duygular daima bu sevgi örtüsü altında kalırlar. Bazı üvey anneler, eşlerinin eski çocuklarına,
yapmacık ve gösterişle bir sevgi gösterirler. Bazen görülen bu davranışlar, karşı tepki
geliştirmeye örnektir.
11- Yadsıma(İnkar)
Birey daha önce yapmış olduğu bir davranışı kabul etmeyip, inkar ederek de bir savunma
mekanizması gösterebilir. Çirkin bir davranışta bulunan birey, “Hayır ben hiçbir zaman o kişiye
kaba davranmadım, sürekli saygılı davrandım” diyerek daha önceki davranışı inkar eder.
 
Geri
Üst