Savaş Ay: Zabbaha kadder maç

Kadim bir Urfa türküsü "Urfaya Paşa Geldi. Halka Temaşa geldi" diye başlar. Ben değişirdim sözlerini "Urfa'ya Fener geldi, halka hem de ne temaşa geldi" yaptım. Yanlış anlamayın, Trabzonspor da çok büyük ilgi, alaka ve sevgiyle karşılandı ama Fener'in Anadolu kırsalındaki durumu malum. Ortamı tek cümleyle tarif etmek gerekirse koca bir şehrin halkı uykuyu filan da unutmuş "Zabbaha kadder maç" diyor adeta. Günlerden beri kupa finali maçıyla yatıp kalkıyor Şanlıurfa ahalisi.

Bayraklar donanmış cafcaflı ve simitçi, kaveci, gazozcuya ilaveten dürümcü, isotçu, künefeci, kilimci, tesbihci, ciğerci, şalgamcı, sivil, asker, aydın, zır cahil tümüyle müsabakaya ayar olmuş.

Caddelerde, sokaklarda, köşeler, kuytular, yokuşlar, çıkmazlar ve meydanlarda öncelikle stadı açan, maçı buraya alan başbakanımıza, federasyon yetkililerine ve emeği geçen herkese bin teşekkür dövizleri. Aşağıya salkım saçak izlenimler yazdım okuyun eksik kalmayın.

5 BİN FORMA
Feneryum kamyonu burada da boy gösterip spor salonu önünde tezgah açınca ne izdiham yaşandı anlatamam. Sabah 09.30'dan öğleden sonranın 14.00'üne kadar 5 bin forma sattığını söyledi yetkili kardeşimiz. "Onbinlerce de şapka sattık, yetiştiremedik. Aşiret reisleri parayı basıyor toplu halde alıp aşiret üyelerine hediye ediyorlar. 3 bin tane de bayrak satıldı" diyordu.

İBRAHİM TATLISES'TEN MESAJ
Fenerbahçe kafilesini havaalanından Dedeman Oteli'ne Tatlıses Turizm'in otobüsleri taşıdı. Bunu görünce hemen İbo gardaşımı aradım. Dedim ki: "Ağam herkes burada İmparator nerede?" Biraz konuştuk...

- Yarın özel uçağımla gelmeye çalışacağım ama söz veremiyorum.
- Ne diyorsun böyle bir maç organizasyonuna?
- Muhteşem diyorum Savaş Abi. Kim sebep olduysa helal olsun. Hemşerilerimden ricam geleneksel konukseverliğimizi gösterelim, hayran bırakalım kendimize.
- Küçükken hayal eder miydin buraya Fener gelecek.
- Rüyamda görsem inanmazdım. Büyük gurur içindeyim.

Hele 21 Nisan'da şehrin kurtuluşuna gittiğimde görünce iftihar ettim statla. Yahu yağmur yağar ıslanırız diyordum, güldüler.
Meğer her yerin üstü kapalıymış.
Doğu'da, Anadolu'da böyle bir stat yok. Fenerbahçeli olarak heyecanlıyım.
Hayırlısıyla oynansın bitsin.

AZİZ YILDIRIM
Maçtan bir gün önce kente gelen kafileyi otel kapısında karşılayanlar arasındaydım ben de. Aziz Yıldırım başta bazı yöneticiler lobide dinlenmeye çekildi.
Güvenliğin hoşgörüsüyle yanına gidip oturdum Aziz başkanın. Espriyle karışık zılgıta başladı.
- (gülerek) Yahu Savaş Ay bir kuruş para vermeden, kulübe maddi çıkar sağlamadan boyuna fotoğraf çekiyorsun.
- Fener'e ömrümüzü verdik başkanım, paranın pulun lafı mı olur?
- (Nihat Özdemir'e dönerek) Duygu sömürüsü yapıyor bak. Neyse gazetenden tahsil ederiz artık borçlarını.
- Nasıl geçti yolculuk başkanım. Ne büyük ilgi var değil mi?
- Muhteşem bir karşılama.
Bir ara bizim topçular boğulacaklardı sevgi selinden. Şimdi valiliği, belediyeyi ziyaret edeceğiz. Oradan da stata bakacağım. Çok güzel oldu diyorlar. Hadi gel sen de bizimle.
- Para istemeyeceksen gelirim başkanım. Siz nereye ben oraya.

FUTBOLCULAR ŞAŞIRDI
Bugüne kadar yurt içi ve dışı seyahatlerde hep ilgi odağı olan futbolcular yine de çok şaşırdı. Şanlıurfa'da bu kadar çok Fenerbahçeli olması, ilgi ve alakanın içtenliği, coşkusu çok hoşlarına gitti.
Bir ara yemek salonuna sızmayı başarıp Alex'e, Deniz'e, Semih ve Selçuk'a sorma fırsatı bulunca anlattılar: "Bu taraftar her şeye layık. Elimizden gelenin en iyisini yapıp mutlu etmeğe çalışacağız onları."