Deyimler'in Açıklaması << D >>

  • Konbuyu başlatan Konbuyu başlatan kanuLt0
  • Başlangıç tarihi Başlangıç tarihi
Değer biçmek (bir şeye) : O şeyin paraca _ karşılığını saptamak, fiyatı&shy;nı belirlemek, kıymet biçmek
 
Değer vermek : Özel İlgi ve saygı göstermek; k.yms-t w#nm-.k.
 
Değil mi ki: Madem, mademki
 
Değirmenin suyu nereden geliyor? : “Söz konusu İşin yapılmasını karşılayacak para nasıl sağlanıyor?” anlamında
 
Değiştokuş etmek : Değerce eşit olan şeyleri karşılıklı alıp vermek, ta&shy;kas etmek
 
Değme keyfine : “O durumdan çok hoşnut, memnun.” anlamında.
 
Deli çıkmak : Aklım kaç r m ak
 
Deli divane olmak: Bir şeye, kimseye aşırı derecede tutkun olmak; onu çıldırasıya sevmek
 
Deli dolu : Kabına sığmayan, taşkın ruhlu (kimse).
 
Delik deşik etmek (bir şeyi, birini*): -1. Bir şeyin her yanında delikler açmak -2. Yaralayıcı bir aletle bir canlının vücudunda birçok yara aç m ak.
 
Deliksiz uyku : Hiç ara vermeden uyunulan ve uzun süren uyku.
(Kars. Ağır uyku.)
 
Deli olmak (bîr şeye) : -1. Ona kendinden geçercesine bağlanmak onu çok sevmek -2. O şeyden ötürü çok sinirlenmek
 
Deli pösteki sayar gibi: Çok karışık, çok parçalı ve iç sı ki a bir işle uğ&shy;raşır tarzda.
 
Deli saçması: Çok saçma ve anlamsız söz.
 
Deme gitsin (değme gitsin): “Anlatılması çok güç.” anlamında
 
Demeye getirmek: Düşüncesini dolaylı yoldan söylemek; dediği gibi olmasını, yapılmasını ima etmek
 
Demir atmak: Bir yerde uzun süre kalmak
 
Demir gibi: -1. Pek sağlam, katı, sert (şey). -2. Çok kuvvetli (kimse
 
Demir leblebi: -1. Başarılması çok zor olan iş. -2. Alt edilmesi güç, ödün vermeyen, inatçı (kimse).
 
Dem vurmak (bir şeyden) : Bir konudan söz etmek
 
Geri
Üst