Yazarlarımız

MAHMUT MAKAL
1930'da Aksaray'ın Demirci köyünde dünyaya geldi. 1947'de Konya Ereğlisi'ndeki İvriz Köy Enstitüsü'nü bitirdi. 6 yıl kadar köy öğretmenliği yaptı. 1955'te Gazi Eğitim Enstitüsü'nden mezun oldu. İlköğretim müfettişliği yaptı, 1971'de İstanbul Sağır ve Dilsizler Okulu'nda Türkçe öğretmeniyken görevi bıraktı. 1971-1972'de "Bizim Köy Yayınları"nı çalıştırdı. 1972'de Venedik Üniversitesi'ne Türk dili ve edebiyatı derslerdi verdi. 1976'da Karadeniz Bakır İşletmeleri'ndeki görevinden emekliye ayrıldı. 1945'te "Türk'e Doğru" ve 1946'da "Köy Enstitüsü" dergilerinde yayınlanan şiirleriyle yazmaya başladı. Daha sonra Varlık dergisinde yer alan "köy notları" ile dikkat çekti. 1947-1949 arasında öğretmenlik yaptığı köylerdeki gözlemlerini gerçekçi ve yalın bir dille anlattığı "Bizim Köy" adlı kitap 1950'de yayınlanınca büyük yankı uyandırdı. Köy edebiyatı akımının çıkış noktası oldu ve yabancı dillere çevrildi. Bu kitap nedeniyle tutuklanıp kısa süre cezaevinde kaldı.

ESERLERİ

Bizim Köy (1950)
Köylümden (1952) Hayal ve Gerçek (1957)
Memleketin Sahipleri (1954)
Kuru Sevda (1957)
17 Nisan (1959)
Köye Gidenler (1959)
Kalkınma Masalı (1960)
Eğitimde Yolumuz Nereye (1960)
İplik Pazarı (1964)
Kamçı Teslimi (1965)
Ötelerin Havası (1965)
Yer Altında Bir Anadolu (1968)
Bu Ne Biçim Ülke (1968)
Zulüm Makinesi (1969)
Kokmuş Bir Düzende (1970)
Karanlığı Zorlayanlar (1976)
Köy Enstitüleri ve Ötesi (1979)
Bir İşçinin Günlüğünden (1980)
 
MEHMET ALTAN
Ocak 1953’te Ankara’da doğdu. Yazar Çetin Altan'ın oğlu, yazar Ahmet Altan'ın kardeşi. İlk, orta ve yüksek öğrenimini İstanbul’da yaptı. Yüksek öğrenimi sırasında özel bir şirkette ve Türk Haberler Ajansı’nda çalıştı. 1979’da Fransa’ya gitti. Paris Sorbonne Üniversitesi’nde iktisat doktoru unvanı aldı. Doktora eğitimi sırasında çeşitli gazetelerde yazılar yazdı, Cumhuriyet Gazetesi’nin Paris muhabirliğini yaptı. 1984’te Türkiye’ye döndü. 1985’te denemelerini topladığı ilk kitabı Kanatlı Karınca yayınlandı. Türkiye’de doçent ve ardından profesör unvanlarını aldı. Halen İstanbul Üniversitesi İktisat Politikaları Ana Bilim Dalı profesörü. Sabah Gazetesi’nin yazarları arasında.

ESERLERİ

Kanatlı Karınca (1985)
Süperler ve Türkiye (1986)
Marks’tan Sevgilerle (1989)
Darbelerin Ekonomisi (1990)
Matadorun Ölümü (1992)
Amerikan Rapsodisi (2000, gezi)
Birinci Cumhuriyet Üzerine Notlar (2001)
Esir Çocuklar Cehennemi (2001)
Kıbrıs Diye Bir Ada (2003)
Kırık Düşler Ülkesi (2003) deneme
Bir Gecelik Aşklar Nereye Gider (2004)
Demokrasi mi Burjuvazi mi (2004)
Ertelenmiş Hayatları Geri Verin (2004)
Hiçbir Şey Değişmiyorsa (2004)
II. Cumhuriyet Demokrasi ve Özgürlükler (2004)

ÖDÜLLERİ

1985 Akademi Kitabevi Deneme Ödülü, Kanatlı Karınca ile
 
MEHMET AKİF ERSOY
1873'te İstanbul’da doğdu. 27 Aralık 1936’da İstanbul’da yaş***** yitirdi. 4 yaşında Fatih'te Emir Buhari Mahalle Mektebi'nde başladığı eğitimini Fatih Merkez Rüştiyesi'nde sürdürdü. Ardından Mülkiye Mektebi'nin idadi (lise) bölümünü bitirdi. Babasından Arapça öğrendi. Fatih Camii’nde İran edebiyatı okutan Esad Dede’nin derslerini izledi. Farsça ve Fransızca öğrendi. Babasının ölümü ve evlerinin yanması üzerine Mülkiye'nin yüksek kısmından ayrılmak zorunda kaldı. 1889’da girdiği Halkalı Mülkiye Baytar Mektebi’ni 1893’te birincilikle bitirdi. Ziraat ve Ticaret Nezareti'nde veteriner olarak çalışmaya başladı. Rumeli, Arnavutluk ve Arabistan'da dolaştı. Geniş halk kesimleriyle, köylülerle yakın ilişkiler kurdu. Halkalı Ziraat Mektebi ve 1907’de Çiftçilik Makinist Mektebi’nde ders verdi. 1908’de Dârülfünûn Edebiyat-ı Umûmiye müderrisliğine atandı. Umur-ı Baytariye Müdür Muavini görevine getirildi. Kısa süre sonra bu görevden ayrılıp yalnızca Halkalı Mülkiye Baytar Mektebi'nde ders vermeyi sürdürdü.

İstiklal Marşı
1913'te İttihat ve Terakki Cemiyeti’ne girdi. 1'inci Dünya Savaşı sırasında bu cemiyete bağlı bir örgüt olan Teşkilat-ı Mahsusa aracılığıyla Almanya'daki Müslüman tutsakların durumunu incelemek üzere Berlin’e gönderildi. Daha sonra Arabistan ve Lübnan'a gitti. Batı uygarlığının koşullarına ve Doğu-Batı çelişkisine tanık oldu. İstanbul'a dönüşünde Dâr-ül-Hikmet-i İslâmiye adlı kuruluşun başkâtipliğine atandı. İzmir'in işgalinden sonra Anadolu'da başlayan kurtuluş hareketine destek verdi. Balıkesir’de yaptığı konuşma, İstanbul hükümetini endişelendirdi, görevinden alındı. Ama o mücadalesini sürdürdü. Camilerde yaptığı konuşmaların metinleri çoğaltılarak bütün yurda dağıtıldı. Ankara hükümetinin kurulması üzerine Burdur mebusu olarak Büyük Millet Meclisi'ne girdi. O sırada İstiklal Marşı için açılan yarışmaya katılan 724 eserin hiçbiri beğenilmemişti. Maarif vekilinin isteği üzerine 1921'de "İstiklal Marşı"nı yazdı. Metin, 12 Mart 1921'de Büyük Millet Meclis'nde kabul edildi. Mehmet Akif, ödül olarak kendisine verilen 500 lirayı Türk Ordusu'na armağan etti.

Mısır dersleri
Sakarya Zaferi'nden sonra İstanbul'a geldi. Milli Mücadele'nin yarattığı koşullarla çelişkiye düştü. 1923'te Mısır'a gitti. Birkaç yıl kışları Mısır'da yazları İstanbul'da geçirdi. Türkiye Cumhuriyeti'nin "laik" olması ilkesi kabul edilince tümüyle Mısır'a yerleşti. 1936'ya kadar Mısır'da Türk dili ve edebiyatı dersleri verdi. Bir yandan da Kur'an'ın Türkçe'ye çevrilmesine çalışıyordu. Siroz hastalığına yakalandı. Hava değişimi için 1935'te Lübnan'a, 1936'da Antakya'ya gitti. Aynı yıl ülkesinde ölme isteğiyle Türkiye'ye döndü. 27 Aralık 1936'da hastalığın pençesinden kurtulamadı ve yaş***** yitirdi.

Edebiyatla ilgisi baytar mektebindeki öğrenciliği sırasında başladı. İlk şiiri "Kur'an'a Hitab" 1895'te "Mektep" adlı dergide yayınlandı. Ardından "Resimli Gazete"de şiirleri çıktı. O dönemde yazdığı ahlak, din, bilgelik temalarını işleyen didaktik şiirlerini temel eseri "Safahat"a almadı. Öğretmeni İsmail Safa'nın etkisini taşıyan mesnevileri, edebiyat çevrelerinin ilgisini çekti. 2'nci Meşrutiyet'in ilanından sonra daha önce yazıp ortaya çıkarmadığı yazıları yayınlanmaya başladı. 1908-1910 arasında Sırat'ı Müstakim (sonradan Sebilü'r Reşad adını aldı) dergisinde yazdı. En ünlü şiirleri "Küfe" ve "Seyfi Baba" bu dönemde yayınlandı.

Safahat
Temel eseri "Safahat" 7 kitaptan oluşur. Birinci kitap olan 1911 tarihli "Safahat"ta, Osmanlı toplumunun meşrutiyet yıllarındaki durumu anlatılır. "Süleymaniye Kürsüsünde" isimli 1912 tarihli ikinci kitapta, Osmanlı aydınlarının halkla ilişkisi dile getirilir. 1913 tarihli "Hakkın Sesleri" adlı bölümde, eski dinsel-didaktik Türk yapıtlarında olduğu gibi her şiirin başında bir ayet yer alır. Bu ayetler günün siyasal ve toplumsal olaylarının yorumuna ışık tutar. 1914 tarihli ve "Fatih Kürsüsünde" adlı dördüncü bölümde, yeni kuşaklara çalışma ve mücadele ruhu kazandırmak isteyen düşünceler yer alır. 1917 tarihli "Hatıralar" bölümünde 1'inci Dünya Savaşı sırasında yazılmış şiirler bulunur. Her birinin başına bir hadis konular bu şiirlerde "İslam Birliği" ülküsü vurgulanır. 1924 tarihli "Asım" ismindeki 6'ncı bölümde 1'inci Dünya Savaşı günlerinden tablolar çizilir. 1933 tarihli 7'nci bölüm olan "Gölgeler"de dinsel konulu şiirler ve dörtlükler yer alır.

Şiiri
Mehmet Akif'in şiiri anlatıya ve öğüde dayanır. Ama din yönünden ulaştığı başarı, öğüt ve anlatıyı donukluktan kurtarır. Zaman zaman didaktizmin sakıncalarını hafifleten bir mizah ön plana çıkar. Zaman zaman da coşku ve içtenlik gibi öğeler şiiri söylev parçası olmaktan kurtarır. "Sanat sanat içindir" tezine her zaman karşı çıktı. Ona göre şiir, "libas hizmetini, gıda vazifesini görmelidir. Gerçeği her an ve bütün çıplaklığıyla yakalamalıdır." İstanbul halkının konuşma dili kadar Osmanlıcayı da çok iyi bildiği için aruz veznini ustalıkla kullanır. Türkçülük hareketine ve Milli edebiyat akımına karşı çıkar. Kurtuluşu Batılılaşma'da gören Tevfik Fikret ile catışır. İslam Birliği'ni savunurken, İslam dünyasındaki durağanlığı da sert dille eleştirir. Savaş, bunalım ve yokluk yıllarının yoksul insanları Türk edebiyatında gerçek yüzleri ve sorunlarıyla ilk kez onun şiirlerinde ele alınır.

ESERLERİ

Safahat (Başlangıç 1911, tamamlanma 1933. Ömer Rıza Doğrul, Akif'in kitaplarına almadığı şiirlerini de ekleyerek Safahat'ı 1943'te tekrar yayınladı. M. Ertuğrul Düzdağ "Safahat"ın daha önceki baskıları arasındaki farkı gösteren yeni bir basımını 1987'de yayınladı.)
Kastamonu Kürsüsünde (1921, Milli Mücadele dönemindeki hutbeleri)
Kur'an'dan Ayet ve Hadisler (ölümünden sonra, 1944 seçme yazıları)
Mehmet Akif Ersoy'un Makaleleri (1987, Abdülkerim ve Nuran Abdülkadiroğlu)
 
MEHMET BAŞARAN
1926'da Kırklareli'nin Lüleburgaz ilçesi Ceylanköy’de doğdu. Kepirtepe Köy Enstitüsü’nü (1943) ve Hasanoğlan Yüksek Köy Enstitüsü’nü bitirdi (1946). Askerliğini yaparken Yedeksubay Okulu’ndan çavuşa çıkarıldı. Köy enstitüsü öğretmenliği, gezici başöğretmenlik, ilkokul öğretmenliği, Türkçe öğretmenliği yaptı, Türkiye Öğretmenler Sendikası’nın (TÖS) kuruluş çalışmalarına katıldı, 1979’da emekli oldu. 1950’li ve 1960’lı yıllarda güçlenen Köy Edebiyatı hareketinin şiirdeki önde gelen temsilcilerinden biri. İlk şiiri Köy Enstitüleri Dergisi’nde yer aldı. Adam Sanat, Gösteri, Kıyı, Varlık, Yansıma, Yazko Edebiyat, Yeditepe, Yeni Biçem, Yeni Ufuklar, Yücel gibi dergilerde şiirleri yayınlandı. Toplumcu düşünceyi didaktizme düşmeden şiirlerine sindirmeyi bildi. Şiirlerinde direnme ve umut temalarını iç içe işledi. Aynı temalar gözlem ve deneyimleriyle bütünleşmiş olarak "Ahlat Ağacı" ve "Nisan Haritası"ndan sonra şiir kitaplarına damgasını vurdu.

ESERLERİ

ŞİİR:
Ahlat Ağacı (1953)
Karşılama (1958)
Nisan Haritası (1960)
Kocakent (1963)
Pıtraklı Memleket (1969)
Gök Ekin (1975)
Meşe Seli (1982)
Günler Tuz Rengi (1986)
Sis Dağının Başında Borana Bak Borana (1990)
Koca Bir Troya Dünya (1997)
Pir Sultan Ölür Ölür Dirilir (2002)

ÖYKÜ:
Aç Harman (1962)
Zeytin Ülkesi (1964)
Sürgünler (1970)

ROMAN:
Elif Diye Bir Türkü (1976)
Mehmetçik Mehmet (1978)

ANLATI:
Çarığımı Yitirdiğim Tarla (1955)
Eylülün Kızgın Soluğu (1996)
Tonguç Yolu (1974)

ÖDÜLLERİ:

1970 TRT Sanat Ödülleri Yarışması başarı ödülü
1979 Orhan Kemal Roman Armağanı Mehmetçik Mehmet ile
 
MEHMET EMİN YURDAKUL
13 Mayıs 1869’da İstanbul’da doğdu. 14 Ocak 1944’te İstanbul’da yaş***** yitirdi. Zincirlikuyu Mezarlığı’nda toprağa verildi. Milli Edebiyat ve Türkçülük akımının önde gelen temsilcisi. Mektebi Mülkiye’nin idadi bölümünden ayrıldı. Devlet memuru oldu. İttihat ve Terakki Cemiyeti'ne girdi. Şiirleriyle İstanbul hükümetini eleştirince 1907’de Erzurum rüsumat nazırlığına atanarak İstanbul’dan uzaklaştırıldı. İkinci Meşrutiyet’in ilanından sonra aynı görevle bu kez Trabzon’a gönderildi. 31 Mart Olayı’nın ardından 13 Nisan 1909'da İstanbul’a çağrıldı. Bahriye Nezareti Müsteşarlığı'na atandı. Hicaz ve Sivas’ta valilik yaptı. 1910'da İstanbul'a döndü. Türk Yurdu Cemiyeti ve Türk Ocağı’nın kurucuları arasında yer aldı. Türk Yurdu dergisinin yayın sorumluluğunu üstlendi. İttihat ve Terakki ile anlaşmazlığa düşünce 1912'de Erzurum Valiliği'nden emekliye ayrıldı. 1914'te Osmanlı Meclis-i Mebusanı’nda Musul milletvekili oldu. Aralık 1919'da Türk Fırkası'nı kurdu. İstanbul'un işgalinden sonra 1921'de Anadolu'ya geçti. Antalya, Adana, İzmir çevresinde çalıştı. Cumhuriyetin ilk yıllarında Şarkikarahisar, sonra da Urfa ve İstanbul milletvekili oldu. Ölümüne kadar milletvekili olarak kaldı. Yazmaya şiirle başladı. İlk şiiri 1897’de Servet-i Fünun dergisinde yayınlandı. Döneminin şiir anlayaşının dışına çıktı, hece ölçüsüne dayalı yalın bir Türkçe kullandı. Türk edebiyatına halkın sesini getiren gerçekçi bir şair olarak değerlendirildi. Osmanlıcılık ve İslamcılık akımlarına karşı Türkçülüğü savunan şiirler yazdı. Coşku, ulusal duygular, kahramanlık, yüreklendirme ve öğreticilik öğelerini ön plana çıkardı. Şiire biçim yenilikleri de getirdi. Dörtlük geleneğinin dışına çıkarak üçer, altışar, sekizer dizeden kurulu şiirler yazdı. Milli edebiat akımı ve Türkçülüğün önde gelen temsilcileri arasında yer aldı. "Türk Şairi", "Milli Şair" diye bilinir.

ESERLERİ

ŞİİR:
Türkçe Şiirler (1899-1918)
Türk Sazı (1914)
Ey Türk Uyan (1914)
Tan Sesleri (1915, 1956)
Ordunun Destanı (1915)
Dicle Önünde (1916)
Hastabakıcı Hanımlar (1917)
Turana Doğru (1918)
Zafer Yolunda (1918)
İsyan ve Dua (1918)
Aydın Kızları (1919)
Mustafa Kemal (1928, şiir ve düzyazı)
Ankara (1939)

DÜZYAZI:
Fazilet ve Asalet (1890)
Türkün Hukuku (1919)
Kral Corc’a (1923)
Dante’ye (1928)
 
MEHMET FUAT KÖPRÜLÜ
1890’da İstanbul’da doğdu. 28 Haziran 1966’da İstanbul’da yaş***** yitirdi. Köprülü Mehmet Paşa’nın ailesindendir. Ayasofya Rüştiyesi ve Mercan İdadisi’nden sonra İstanbul Hukuk Fakültesi’ne devam etti. 1909’da fakülteyi bırakarak edebiyat, felsefe ve tarih alanlarında özel olarak çalışmaya başladı. İstanbul’da çeşitli okullarda öğretmenlik yaptı. 1924’te Milli Eğitim Bakanlığı Müsteşarlığı’na atandı. Aynı yıl İstanbul Darülfünun’daki görevine döndü. Türkiyat Enstitüsü’nü kurdu. Türk Tarih Encümeni başkanlığına seçildi. 1929’da İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Dekanı oldu. 1934’de politikaya girdi. Kars milletvekili seçildi. Çok partili döneme geçiş sırasında CHP’den ayrılıp Demokrat Parti’nin (DP) kurucuları arasında yer aldı. 14 Mayıs 1950’de birinci Adnan Menderes hükümetinde Dışişleri Bakanı oldu. 1956’da Devlet Bakanlığı görevine atandı. Bir yıl sonra DP’den istifa etti. Milletvekilliği düştü. 27 Mayıs 1960’tan sonra Yeni Demokrat Partiyi kurdu. Ancak parti pek ilgi görmedi. Amblem olarak seçtiği "Kıratı" Adalet Partisi’ne bırakarak siyasi yaşamdan ayrıldı. Asıl yararlı çalışmalarını Türk Edebiyatı ve Türk Halk Edebiyatı araştırmaları oluşturur.

ESERLERİ

Yeni Osmanlı Tarih-i Edebiyatı (1916)
Türk Edebiyatında İlk Mutasavvıflar (1919-1966)
Nasrettin Hoca (1918-1981)
Türk Edebiyatı Tarihi (1920)
Türkiye Tarihi (1923)
Bugünkü Edebiyat (1924)
Azeri Edebiyatına Ait Tetkikler (1926)
Milli Edebiyat Cereyanının İlk Mübeşşirleri ve Divan-ı Türk-i Basit (1928)
Türk Saz Şairleri Antolojisi (1930-1940, üç cilt)
Türk Dili ve Edebiyatı Hakkında Araştırmalar (1934)
Anadolu’da Türk Dili ve Edebiyatı’nın Tekamülüne Bir Bakış (1934)
Osmanlı Devleti’nin Kuruluşu (1959)
Edebiyat Araştırmaları Külliyatı (1966)
İslam ve Türk Hukuk Tarihi Araştırmaları ve Vakıf Müessesesi (1983, ölümünden sonra)
 
MEHMET GÜLER
20 Eylül 1944’te Sivas’ta doğdu. 1964’te Balıkesir Necati Bey Eğitim Enstitüsü edebiyat bölümünü bitirdi. 1993’e kadar çeşitli devlet liselerinde Türkçe ve edebiyat öğretmenliği yaptı. 1993’ten sonra eğitim hizmetini özel bir okulda sürdürmeye başladı. Türkiye Yazarlar Sendikasi, Pen Derneği, Atatürkçü Düşünce Derneği ve Dil Derneği üyesi. Öyküleri ve çocuk kitaplarıyla tanınıyor.

ESERLERİ

ROMAN:
İstanbul Kanatlı Ben (1990)
Kesekağıdı Ustaları (1992)

ÖYKÜ:
Ak Badanalı Ev (1977)
İçim Dışım Gökkuşağı (1986)
En Güzel Gülücük Oyunu (1986)
Bir Eski Sevda (1988)
Üst Geçit (1990)
Uçurtmam Bulutlardan Yüce (1991)
Ferhat Gibi (1991)
Adım Çocukların Olsun (1992)
Balonlar Gökyüzünün Olsun (1993)
Aşkı Çeyrek Geçe (1993)

ÇOCUK ROMANI:
Okul Bir Türküdür (1980)
İkizler (1986)
Yedi Renkli Dünya Çocukları (1995)

MASAL:
Keloğlan Keleşoğlan (1986)

ÖDÜLLERİ

1975 Antalya Film Festivali Öykü Başarı Ödülü
1979 Başkent Belediyesi Öykü Ödülü ikinciliği
1979 Enver Naci Gökşen Çocuk Edebiyatı Ödülü
1988 Aziz Nesin Vakfı Çocuk Edebiyatı Ödülü
1991 Ferit Oğuz Bayır Roman Ödülü birinciliği
1998 Orhan Kemal Öykü Ödülü birinciliği
1998 Sabahattin Ali Öykü Ödülü birinciliği
 
MEHMET RAUF
12 Ağustos 1875’te İstanbul’da doğdu. 23 Aralık 1931’de yine İstanbul’da yaş***** yitirdi. Türk edebiyatında psikolojik roman türünün ilk örneklerinden olan "Eylül" isimli romanıyla tanınır. İlk ve orta öğrenimini İstanbul Balat’taki mahalle mektebiyle, Soğukçeşme Askeri Rüşdiyesi’nde yaptı. Bahriye mektebini bitirdi, deniz subayı oldu. 1894’te staj için Girit’e, 1895’te Kiel kanalının açılış töreni için Almanya’ya gönderildi. Trabya’da elçilik gemilerinin irtibat subaylığına atandı. Üç kez evlendi. 1908’den sonra bahriyeden ayrılarak sadece yazarlık yaptı. 1908-1909 arasında "Mehasin", 1923-1924 arasında "Süs" adlarında iki kadın dergisi yayınladı. Bir süre ticaretle uğraştı. Yaş*****n son yıllarını yoksulluk içinde geçirdi. İlk öyküsünü 16 yaşında yazdı. "Düşüş" isimli bu öykü Halit Ziya Uşaklıgil'in İzmir'de çıkardığı "Hizmet" gazetesinde yayınlandı. Mektep ve Servet-i Fünun dergilerindeki yazılarıyla tanındı. Asıl ününü Servet-i Fünun'da tefrika edilen "Eylül" adlı romanıyla yaptı. 1946'da basılan bu roman, Türk edebiyatındaki ilk psikolojik romandır. Konusu karı-koca-aşık üçlü ilişkisi olan bu romanda, sade ve akıcı bir dille ruhsal çözümlemelere yer verdi. Bu başarıyı diğer eserlerinde yineleyemedi.

ESERLERİ

ROMAN:
Eylül (1901-1946)
Genç Kız Kalbi (1914-1946)
Karanfil ve Yasemin (1924)
Son Yıldız (1927)
Kan Damlası (1928)
Halas (1929)

ÖYKÜ:
İhtizar (1909)
Son Emel (1913)
Bir Aşkın Tarihi (1915)
İlk Temas, İlk Zevk (1922)
Eski Aşk Geceleri (1927)

OYUN:
Ferdi ve Şürekası (1909)
Cidal (1911)
Sansar (1920)

DÜZYAZI-ŞİİR:
Siyah İnciler
 
MELİH CEVDET ANDAY
1915'te İstanbul’da doğdu. Ankara Gazi Lisesi'nden 1936'da mezun oldu. Oktay Rifat ve Orhan Veli okul arkadaşlarıydı. 1938'de sosyoloji öğrenimi için Belçika’ya gitti. İki yıl sonra II. Dünya Savaşı çıkınca zorunlu olarak yurda döndü. 1942’den başlayarak Ankara'da Milli Eğitim Bakanlığı Yayın Müdürlüğü’nde danışmanlık, Ankara Kitaplığı’nda memurluk, gazetecilik yaptı. Daha sonra İstanbul'a yerleşti. "Akşam", "Büyük Gazete", "Tanin" ve "Cumhuriyet" gazetelerinde fıkra yazarlığı, sanat sayfası yöneticiliği yaptı, denemeler yazdı. 1954’te başladığı İstanbul Belediye Konservatuvarı Tiyatro Bölümü fonetik-diksiyon öğretmenliğinden 1977'de emekli oldu. 1964-1969 arasında TRT Yönetim Kurulu üyeliğinde bulundu. 1979’da UNESCO Genel Merkezi Kültür Müşaviri olarak Paris’e gitti. "Ukde" adlı ilk şiiri 1936'da Varlık dergisinde çıktı. İlk şiirlerinde hececilerin biçim ve tema özelliklerini benimsedi. Gizemci denebilecek bir duyarlılıkla nesneleri sıralayan, çevresine çocuksu bir şaşkınlıkla bakan bu şiirlerin ayırıcı yanı, uyaklı yazılmalarına rağmen uyağa bağlı olmamaları. Orhan Veli ve Oktay Rifat'la ortak eserleri "Garip"teki (1941) şiirlerinde çocuksu şaşkınlığın bilince dönüştüğü, uyakların aşıldığı ve ölçünün kırıldığı görülür. Bu ilk dönem şiirlerinde yer yer Dadaizm'den etkiler hissedilir ama belirleyici değildir. Başlangıçta çocukluktan beri arkadaş olduğu Orhan Veli ve Oktay Rifat'la aynı şiir çizgisinde yürüdü. Ama Veli ve Rifat'tan "duygu" bakımından ayrıldı. Şiirlerinde duygu, düşünceyle gelişir, hatta düşünceyi hazırlar. Düşünce ögesi duygularını hep ayrıntıdan kotarır. "Telgrafhane" ve "Yan Yana" kitaplarındaki şiirlerle bu kez, toplum ve insan değerlerini savunan, kavgacı bir şiire yöneldiği dikkat çekti. Duyguya toplumu da eklediği bu dönem kitaplarından "Yan Yana" sakıncalı bulunup toplatıldı ama beraat etti. Lirizme karşı çıkmasına rağmen, toplumsal güçlüklerin içe akışı olarak gördüğü bu unsuru şiirlerinde kullanmaktan geri durmadı. 1960 sonrası şiirinde bu kez mitolojik unsurlar görülmeye başlandı. "Kolları Bağlı Odysseus" (1963) ile başlayan bu süreçte, Anadolu'daki eski Yunan kültürü ile yaşadığımız tarihsel ve güncel koşullar arasında bir ****for kurmayı istedi. 1975 sonrası eserlerinde yeni sorularla yeni arayışlara yönelmek isteyen bir şairin aynı zamanda bir filozofun ve halk ermişinin sesi duyulur. Mitologya serüvenine Doğu kültürleri unsurlarını da katmaya başlar. Şiirindeki bu gelişme denemeleri ve romanlarında da hissedilir.

ESERLERİ

ŞİİR:
Garip (Orhan Veli ve Oktay Rifat’la birlikte, 1941)
Rahatı Kaçan Ağaç (1946)
Telgrafhane (1952)
Yan Yana (1956)
Kolları Bağlı Odysseus (1963)
Göçebe Denizin Üstünde (1970)
Teknenin Ölümü (1975)
Sözcükler (eski kitaplardan derlenenler ve yeni şiirlerle, 1978)
Ölümsüzlük Ardında Gılgamış (1981)
Tanıdık Dünya (1984)
Güneşte (1989)
Yağmurun Altında (1995)

ROMAN:
Aylaklar 1965
Gizli Emir 1970
İsa’nın Güncesi 1974
Raziye 1975
Yağmurlu Sokak 1991
Meryem Gibi 1991

DENEME:
Doğu-Batı (1961)
Konuşarak (1964)
Yeni Tanrılar (1974)
Sosyalist Bir Dünya (1975)
Dilimiz Üstüne Konuşmalar (1975)
Maddecilik ve Ülkücülük (1977)
Paris Yazıları (1982)

TİYATRO:
İçerdekiler 1965
Mikado’nun Çöpleri 1967
Dört Oyun 1972

GEZİ:
Sovyet Rusya, Azerbaycan, Özbekistan, Bulgaristan, Macaristan (1965)

ÖDÜLLERİ:
1967-68 İlhan İskender Armağanı Mikado’nun Çöpleri adlı oyunuyla
1970 TRT Sanat Ödülleri Roman Armağanı Gizli Emir adlı romanıyla
1973 TDK Çeviri Ödülü Tarjel Vesaas’dan çevirdiği Buz Sarayı romanıyla
1976 Yeditepe Şiir Armağanı Teknenin Ölümü şiir kitabıyla
1978 Sedat Simavi Vakfı Edebiyat Ödülü Sözcükler şiir kitabıyla
1981 İş Bankası Büyük Ödülü Ölümsüzlük Ardında Gılgamış şiir kitabıyla
 
MEMDUH ŞEVKET ESENDAL
29 Mart 1883’te Çorlu’da doğdu. 16 Mayıs 1952’de Ankara’da yaş***** yitirdi. Türk öykücülüğünün önemli yazarlarından. Çocukluğu savaş yıllarına rastladığı için ve maddi sıkıntılar nedeniyle düzenli bir eğitim göremedi. Kendi kendisini yetiştirdi, Arapça, Farsça, Fransızca öğrendi. Babasının ölümünden sonra çalışarak ailesine baktı. 1900'de gümrük memuru oldu. İttihat ve Terakki Cemiyeti'ne girdi. Parti müfettişi olarak Anadolu'yu dolaştı. Anadolu ve Rumeli halkını yakından tanıma şansı buldu. İttihat ve Terakki içinde, ticaret sermayesine karşı küçük esnaf ve küçük girişimcilerin çıkarlarının savunulmasını isteyen "Kara Kemal" kanadından yana tavır aldı. 1921'de ortaelçi olarak Azerbaycan Bakü'ye gönderildi. 1925'de İstanbul'a dönüşünde İttihat Terakki'den eski arkadaşları Kara Kemal, Nail Bey, Muhittin Birgen, Sadık Vicdani ile "Meslek" adlı haftalık siyasi gazeteyi çıkardı. Mekteb-i Sultani ile Kabataş Lisesi'nde tarih ve coğrafya öğretmenliği yaptı. 1925’te Tahran ortaelçiliğine atandı. 1930-1932 arasında Elazığ milletvekili oldu. 1932-1938 arasında Kabil ve Moskova elçilikleri yaptı. Yurda dönüşünde Bilecik milletvekili oldu, 1941'de CHP Genel Sekreterliği'ne getirildi. 1945'ten sonra bu görevi de bırakıp sadece edebiyatla ilgilendi. İlk öyküleri Meslek gazetesinde yayınlandı. "Miras" adlı romanı da bu gazetede tefrika edildi. Siyasetçi ve edebiyatçı kimliklerini ayrı tutmak için yazılarında "M.Ş.E, Mustafa Memduh, Mustafa Yalınkat, M. Oğulcuk, İstemenoğlu" gibi takma isimler kullandı. "Ayaşlı ve Kiracıları" adlı romanıyla 1942 CHP roman yarışmasında dereceye girdi. 1946-1952 arasında Sanat ve Edebiyat, Seçilmiş Hikayeler, Ulus, Ülkü, Hisar, Pazar Postası, Türk Dili gibi gazete ve dergilerde yayınlanan öyküleriyle ünlendi. Öykü ve romanlarında ele aldığı konular, kişiler çeşitlilik gösterir. Sıradan insanların gündelik yaşamları üzerinde durdu. Ev içi yaşam, aile ilişkileri, kahve mahalle ortamı ile köylülük gibi temaları işledi. Katı sınıf ilişkileriyle belirlenmemiş bir toplum özlemini dile getirdi. Olayları ve kişileri önyargısız, sevecen ve gerçekçi bir yaklaşımla ele aldı. Uzun boylu çözümlemelere girmekten kaçındı. Dilde yalınlığı, duruluğu benimsedi, konuşma dilini esas alan bir yazı dilinin öncülüğünü üstlendi.

ESERLERİ

ROMAN:
Ayaşlı ve Kiracıları (1934-1957)
Vassaf Bey (1983, ölümünden sonra)

ÖYKÜ:
Hikayeler 1. Kitap (1946, Otlakçı adıyla 1958)
Hikayeler 2. Kitap (1946 Mendil Altında adıyla 1958)
Temiz Sevgiler (iki cilt, ölümünden sonra 1983)
Veysel Çavuş (1984, ölümünden sonra)
Bir Küçük Çiçek (1984, ölümünden sonra)
İhtiyar Çilingir (1984, ölümünden sonra)

Bütün eserleri 9 cilt olarak 1983-1984'te yayınlandı
 
METİN ALTIOK
1940'ta İzmir’de doğdu. İlk ve orta öğrenimini burada tamamladı. Ankara’da Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesi Felsefe Bölümü’nden mezun oldu. Memurluk ve öğretmenlik yaptı. 2 Temmuz 1993 günü Sivas Madımak Oteli’nde yakılan aydınlarımızdan. Bir şiir serüveninin kahramanı olarak şiirsevenlerin kalbinde yaşıyor. İlk şiirleri 1970'lerde yayınlandı. İlk şiir kitabı Gezgin'de Servet-i Fünun'dan, Ahmet Haşim'den, Ahmet Muhip Dıranas'tan İkinci Yeni ve 1960'ların şiirlerine kadar izler var. Kendi kuşağının en duygulu, en romantik şairleri arasında. Yalın bir dil kullanmasına karşılık, benzetme yapmayı, anlaşılması kolay imgeler oluşturmayı denedi. Halk şiiri biçimlerinden de yararlandı. Olgunluk dönemi sayılabilecek "Kendinin Avcısı" kitabındaki şiirlerde, daha kendine özgü bir sese, romantik, acılı ve yalın bir söyleyişe ulaştığı görülür. Simgeler, alegori ve mecazlardan ölçülü bir tutumla yararlanır, şiirimizdeki lirik geleneğe bağlanır.

ESERLERİ

ŞİİR:
Gezgin (1976)
Yerleşik Yabancı (1978)
Kendinin Avcısı (1979)
Küçük Tragedyalar (1982)
İpek ve Kılabtan (1987)
Gerçeğin Öte Yakası (1980)
Dörtlükler ve Desenler (1990) Süveyda (1991)
Alaturka Şiirler (1992)
Yel ve Gül (1993)
Hesapişi Şiirler (1993)
Şiirin İlk Atlası (Şair ve Şiir üzerine denemeler, 1992)
Bir Acıya Kiracı (Bütün şiirleri, 1998)

ÖDÜLLERİ

1980 Ömer Faruk Toprak Şiir Ödülü (Kendinin Avcısı kitabıyla Ahmet Telli ile paylaştı)
1991 Cemal Süreya Şiir Ödülü Gerçeğin Öte Yakası ile
 
METİN ELOĞLU
11 Mart 1927’de İstanbul'da doğdu. 1985’te yine İstanbul’da yaş***** yitirdi. Üsküdar Sultantepe Ortaokulu'nu bitirdi. 1945'te Güzel Sanatlar Akademisi Resim Bölümü’ne girdi. Seyfi Toroy, Bedri Rahmi Eyüboğlu ve Zeki Kocamemi'nin atölyelerinde çalıştı. 1946'da siyasal suçlamayla bir süre tutuklu kaldı. Akademiden kaydı silindi. 1947'te gittiği askerliği, aldığı cezalar nedeniyle 5 yılda tamamlayabildi. Dönüşte bir süre İstanbul Belediyesi'nin Park ve Bahçeler Müdürlüğü'ne bağlı bir dairesinde çalıştı. Bu işi bıraktı, yaş***** resimlerini satarak ve süsleme yaparak kazandı. "Sabah Şarkısı" ismindeki ilk şiiri "Mehmet Metin" imzasıyla İzmir'de "Kovan" dergisinde 1943'te yayınlandı. "Garip" akımı doğrultusundaki şiirlerinde kendisine özgü bir mizahla dikkat çekti. Daha sonra Varlık, Yaprak, Yenilik, Şiirler Yaprağı, Türk Dili Dergisi'ndeki şiirleriyle genç şairlerin önde gelen temsilcilerinden biri oldu. Şiirinde, toplumsal yaşamı, yeni ve yapay olmayan bir İstanbul argosuyla somutlaştıran bir dil örgüsü kullandı. Üçüncü şiir kitabı "Odun"dan sonra İkinci Yeni'ye yaklaştığı görüldü. Şiirlerinde imgeyi iyice ön plana çıkardı, sözcükleri düşüncenin egemenliğinden uzaklaştırmaya çalıştı. 1960'lardan sonra İkinci Yeni etkinliğini yitirirken yeni bir arayışa yöneldi. Kapalılığa ve soyuta çok yaklaşan aşırı deneylere girişti. Öyküler, denemeler de yazdı. Yazı ve şiirlerinde "Ali Haziranlı", "Etem Olgunil", "Nil Meteoğlu" gibi takma isimler kullandı.

ESERLERİ

ŞİİR:
Düdüklü Tencere (1951, 1962)
Sultan Palamut (1957)
Odun (1959)
Horozdan Korkan Oğlan (1960)
Türkiye’nin Adresi (1965)
Ayşemayşe (1968)
Dizin (1971)
Yumuşak G (1975)
Bektaşi Dedikleri (Oğuz Tansel ile birlikte, 1977)
Rüzgar Ekmek (1978)
Hep (1982)
Ay Parçası (1983)
Önce Kadınlar (1984)
Yine ve Şiirce (İlk 9 kitaptaki şiirlerle, 1982)

ÖDÜLLERİ

1972 Türk Dil Kurumu Şiir Ödülü, Dizin kitabıyla
 
MİTHAT CEMAL KUNTAY
1885'te İstanbul’da doğdu. 1956'da İstanbul'da yaş***** yitirdi. Tek romanı "Üç İstanbul"la büyük başarı kazandı. Vefa İdadisi’ni ve Mektebi Hukuku bitirdi. Doktora sınavını verdikten sonra Hukuk Mektebi'nde idare hukuku asistanlığı yaptı. Adliye Nezareti Özel Kalemi’ne girerek müdürlüğe kadar yükseldi. Birinci Hukuk Mahkemesi üyeliğinden sonra Beyoğlu Dördüncü Noteri oldu. 1956'da İstanbul’da ölümüne kadar bu görevi sürdürdü. Yazmaya şiirle başladı. İlk şiiri "Elhamra" Resimli Kitap'ta yayınlandı. 2'nci Meşrutiyet'e kadar çeşitli dergilerde yayınlanan ve aruzun ustaca kullanıldığı, ulusal duyguların ön plana çıkarıldığı şiirleriyle tanındı. Milli Edebiyat Akımı'nın değerlerini benimsedi. "Üç İstanbul" romanında da canlandırdığı Mehmet Akif'le tanışması, sanatı ve düşünceleri üzerinde etkili oldu. Çınaraltı dergisinde 1943-1944'te yayınlanan son dönem şiirlerinde Yahya Kemal Beyatlı'dan da etkilendiği görüldü. Yalın bir dil kullandığı "Kemal", "Yirmi Sekiz Kânun-ı Evvel" gibi oyunlarında yurt sevgisi konusunu işledi. Tek romanı ve en önemli eseri "Üç İstanbul"da, 2'nci Abdülhamit, 2'nci Meşrutiyet ve Mütareke yıllarının İstanbul'unu anlattı. Gerçekçi kişiler, ayrıntılı tahliller ve bu üç dönemin yaşantısından sunduğu canlı kesitlerle dikkat çeken bu roman televizyon dizisi olarak da yayınlandı ve büyük ilgi topladı. Edebiyat araştırmaları yapan Kuntay, inceleme ve araştırmalarını 1913'te yayınlanan "Hitabet ve Münazara Dersleri", 1914'te yayınlanan "Hitabet Dersleri" kitaplarında topladı.

ESERLERİ

ŞİİR:
Türk’ün Şehnamesinden (1945)

ANTOLOJİ:
Nefaisi Edebiye (1913)

OYUN:
Kemal (1912)
Yirmi Sekiz Kânun-ı Evvel (1918)

ROMAN:
Üç İstanbul (1938)

BİYOGRAFİ:
Mehmet Akif (1939, İstiklal Şairi Mehmet Akif adıyla 1944)
Namık Kemal (2 cilt, 1956)
Sarıklı İhtilalci Ali Süavi (1946)
 
MUALLİM NACİ
1850’de İstanbul’da doğdu. 13 Nisan 1893’te İstanbul’da yaş***** yitirdi. Dilin yalınlaştırılmasını savunan Tanzimat Dönemi'nin önemli şair ve yazarı. Asıl adı Ömer. 7 yaşındayken babasını kaybetti. Varna’ya dayısının yanına gönderildi. Orada medrese öğrenimi gördü. Bir yandan da Arapça, Farsça, Fransızca ve hat öğrendi. "Hulusî" mahlasıyla yazılar yazdı. Bir süre Varna Rüştiyesi’nde öğretmenlik yaptı. Sait Paşa’nın özel katibi olarak Rumeli ve Anadolu’nun birçok kentini dolaştı. İlk şiirlerini "Nacî" mahlasıyla 1867’den başlayarak yazdı. İstanbul’a geldi. Memuriyetten ayrıldı. 1883’te Ahmed Mithad Efendi'nin önerisiyle Tercüman-ı Hakikat gazetesinin edebiyat sayfasını yönetmeye başladı. "Mesud-ı Harabî" takma adıyla yayınladığı aruzla yazılmış gazelleriyle ün yaptı. 1994'te Ahmed Mithad'ın kızıyla evlendi. Kayınpederi tarafından Tercüman-ı Hakikat’i eski edebiyat yanlılarının sözcüsü durumuna getirmekle suçlanınca istifa etti. Yazılarını, Saadet, Tarik, Mürüvvet, Mirsad, İmdadü’l Midad gazeteleriyle, kendi çıkardığı Mecmua-i Muallim dergisinde sürdürdü. Galatasaray Lisesi ve Mekteb-i Hukuk’ta edebiyat dersleri verdi. Aruzla ve divan edebiyatının hemen her türünde yazdığı şiirler yüzünden eski edebiyatın temsilcisi sayıldı. Ama yeni edebiyata karşı çıkan, eskiyi savunan bir yazar olmadı, divan şiiri kurallarını da tam olarak uygulamadı. Eleştirilerini dilbilgisi ve aruz kurallarına bağlı kalınması noktasında yoğunlaştırdı. Recaizade Mahmut Ekrem ve çevresindeki genç şairlerle giriştiği tartışmalar, döneminde Türk edebiyatına yeni bir soluk getirdi. Servet-i Fünun yazarlarını önemli ölçüde etkiledi. Eedebiyat tarihi ve sözlük çalışmalarıyla da ilgi çekti. Victor Hugo, S. Prudhomme, Alphonse de Musset ve Emile Zola’dan Türkçe’ye çeviriler yaptı.

ESERLERİ

ŞİİR:
Terkib-i Bend-i Muallim Naci
Ateşpare (1883)
Şerâre (1884)
Fürûzan (1885)
Sümbüle (1889)
Yadigâr-ı Naci

ELEŞTİRİ:
Muallim (1886)
Demdeme (1886)

ANI:
Medrese Hatıraları (1885)
Ömer’in Çocukluğu (1890-1969)

SÖZLÜK:
Lügat-ı Naci (1891-1978)

ARAŞTIRMA:
Osmanlı Şairleri (1890-1986)
İstilahât-ı Edebiyye (1890-1984)
Esâmi (1890)

MEKTUP:
Muhaberat ve Muhaverat (1884)
Şöyle Böyle (1884)
Mektuplarım (1886)

OYUN:
Heder (ölümünden sonra, 1908)
 
MURAT BELGE
16 Mart 1943’te Ankara’da doğdu. Gazeteci ve Demorat Parti Muğla milletvekili Burhan Belge'nin oğlu. 1966’da İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi İngiliz Dili ve Edebiyatı Bölümü’nden mezun oldu. Akademik eğitime yöneldi. Aynı fakülteye asistan olarak girdi. İngiltere'de Sus*** Üniversitesi'nde bir yıl çalıştı. 1966'da doktorasını verdi. Halkın Dostları (1970) ve Birikim dergisinin (1975) kurucuları arasında yer aldı. 1972'de siyasi eylemleri gerekçe gösterilerek tutuklandı. 1974'te af yasasıyla özgürlüğüne kavuştu. Üniversitedeki görevine döndü ve 1980’de doçent oldu. 1982’de YÖK’ün oluşturulmasından sonra üniversiteden istifa etti. Yeni Gündem dergisinin ve İletişim Yayınları’nın Genel Yayın Yönetmenliği’ni üstlendi. Helsinki Yurttaşlar Derneği´nin uluslararası başkanlığını yaptı. Bilgi Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi’nde Karşılaştırmalı Edebiyat Bölümü öğretim üyesi. Yazılarına 1964’te Yeni Dergi’de çeviriler ve eleştiri yazılarıyla başladı. Demokrat ve Cumhuriyet gazetelerinde yazdı. Faulkner, Joyce gibi yazarlardan yaptığı çevirilerle tanındı. 1980 sonrasında politika dışındaki çeşitli konularda denemeler yazdı.

ESERLERİ

12 Yıl Önce 12 Eylül
Edebiyat Üstüne Yazılar
Marksist Estetik
Sosyalizm, Türkiye ve Gelecek
Tarih Boyunca Yemek Kültürü
Tarihten Güncelliğe
Türkiye Dünyanın Neresinde?
Türkler ve Kürtler: Nereden Nereye?
 
MURATHAN MUNGAN
21 Nisan 1955'te İstanbul’da doğdu. Ortaöğrenimini Mardin’de yaptı. Mardin Lisesi'nden mezun oldu. Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi Tiyatro Bölümü’nü bitirdi. Bir süre tiyatro oyunlarında rol aldı. İstanbul'da Devlet Tiyatroları'nda ve Şehir Tiyatrosu’nda dramaturg olarak çalıştı. Çeşitli dergi ve gazetelerde şiirleri, öyküleri ve tiyatro üzerine yazıları yayınlandı. İstanbul’da yaşıyor. Oyunları, öyküleri ve şiirlerini yazmayı sürdürüyor. Başlangıçta Hilmi Yavuz, Attilâ İlhan etkilenimlerinin belirgin olduğu, oldukça ağdalı ve ve özentili şiirler yazdı. "Kum Saati"nde yer alan sonraki şiirlerinde söyleyiş değişmemekle birlikte dilinin sözcükler düzeyinde yalınlaşmaya başladığı dikat çekti. Oldukça dağınık düzyazılardan oluşan şiirlerden, içten ve yalın ürünlere doğru ilerleyişini sürdürdü. Olgunluk dönemi şiirlerinde ise kendine özgü bir biçim ve söyleyişe ulaştı. Özellikle "****l"deki şiirleriyle 1980 kuşağının en çok okunan, tanınan şairleri arasında ilk sıralarda yer aldı. Oyunlar, öyküleri ve diğer düzyazılarıyla hem üretken, hem etkili bir yazar olduğunu ortaya koydu. Başarılı senaryolar de yazdı.

ESERLERİ

OYUNLAR:
Mahmud ile Yezida (1980)
Taziye (1982)
Geyikler Lanetler (1997)
Bir Garip Orhan Veli (1997)

ÖYKÜ:
Son İstanbul (1995)
Cenk Hikayeleri (1986)
Kırk Oda (1987)
Lal Masallar (1989)
Kaf Dağının Önü (1994)
Ressamın Sözleşmesi (resim konulu öyküler seçkisi) 1997
Üç Aynalı Kırk Oda 1999

ROMAN:
Yüksek Topuklar 2002

ŞİİR:
Osmanlıya Dair Hikayat (1981)
Kum Saati (1984)
Sahtiyan (1985)
Yaz Sinemaları (1989)
Eski 45’likler (1989)
Mırıldandıklarım (1990)
Yaz Geçer (1992)
Oda, Poster ve Şeylerin Kaderin (1993)
Omayra (1993)
****l (1994)
Murathan’95 (Seçmeler) 1995
Oyunlar, İntiharlar, Şarkılar (1997)
Mürekkep Balığı (1997)
Başkalarının Gecesi (1997)
Erkekler İçin Divan 2001

DÜZYAZI:
Li Rojhilate Dile Min 1996
Paranın Cinleri 1997
Metinler Kitabı (1998)
Doğduğum Yüzyıla Veda 2000
Meskalin 60 Draje 2000
13+1 Fazladan Bir Kitap 2000
Soğuk Büfe 2001

SENARYO:
Dört Kişilik Bahçe 1995
Dağınık Yatak 1997
Başkasının Hayatı 1997

ÖDÜLLERİ

1978 Türkiye İş Bankası Tiyatro Oyunu ikinciliği Mahmud ile Yezida oyunu ile
1980 Akademi Kitabevi Şiir Başarı Ödülü Turgay Fişekçi ve Ozan Telli’yle paylaştı (Osmanlıya Dair Hikayat adlı kitabıyla)
1981 Gösteri Dergisi Şiir Birincilik Ödülü Sahtiyan kitabıyla
1984’te sergilenen Taziye oyunu ile Sanat Kurumu tarafından en iyi tiyatro yazarı seçildi
1987 Haldun Taner Öykü Ödülü’nü Nedim Gürsel’le paylaştı (Hedda Gabler Adlı Bir Kadın hikayesiyle)
 
MUZAFFER İZGÜ
1933’de Adana’da doğdu. Küçük yaşlardan itibaren bulaşıkçılık, garsonluk, pamuk işçiliği. seyyar satıcılık gibi çeşitli işlerde çalıştı. Diyarbakır İlköğretmen Okulu’nu bitirdi. Çeşitli okullarda öğretmenlik yaptı. 1979’da emekliye ayrılarak sadece yazılarıyla ilgilendi. İlk mizah yazıları Akbaba dergisinde yayınlandı. Özel tiyatrolarda oynanan, radyolarda yayınlanan oyun ve skeçleriyle ün yaptı. Ulusal ve uluslararası düzeyde pekçok ödül kazandı. Eserlerinde güldürmekten çok düşündürmeyi amaçlar. Toplumsal çarpıklıklara sınıfsal açıdan bakarak Anadolu insanının sorunlarını kara mizah yöntemiyle yansıtır.

ESERLERİ

ÖYKÜ-MİZAH:
Bando Takımı (1975)
Donumdaki Para (1977)
Deliye Her Gün Bayram (1980)
Sen Kim Hovardalık Kim (1980)
Her Eve Bir Karakol (1980)
Devlet Babanın Tonton Çocuğu (1981)
Lüplüp Makinesi (1982)
Kasabanın Yarısı (1982)
Demokrasimiz Kaç Para Eder (1988)

ROMAN:
Gecekondu (1970)
İlyas Efendi (1971)
Halo Dayı (1973)

OYUN:
Karadüzen (1971)
İnsaniyettin (1972)
Reçetesi Peçete (1974)
Utanmıyorum Üşüyorum (1975)

ÇOCUK KİTAPLARI:
Bülbül Düdük (Çocuk romanı, 1980)
Ekmek Parası (1979)
Çizmeli Osman (1980)
Pazar Kuşları (1980)
Uctu Uçtu Ali Uçtu (1980)

ÖDÜLLERİ

1977 Nasrettin Hoca Gülmece Öykü Yarışması’nda üçüncülük, "Hıdır Baba" öyküsüyle
1977 Milliyet Sanat Dergisi Gülmece Öyküsü Yarışması’nde ikincilik, "Anayasa Hangi Anayasa" öyküsüyle
1978 Türk Dil Kurumu Öykü Ödülü, Donumdaki Para ile
1980 Bulgaristan Altın Kirpi Gülmece Ödülü, Bülbül Düdük ile
 
MÜKERREM KÂMİL SU
1906'da Bursa'da doğdu. 1922'de İstanbul Darülfünunu'nu (Çapa Kız Öğretmen Okulu) bitirdi. Popüler aşk romanlarıyla tanınan kadın yazar. Çeşitli yerlerde ilkokul öğretmeni olarak çalıştı. 1936'da Ankara'da Gazi Terbiye Enstitüsü'nde açılan sınavı kazarak ortaokul Türkçe öğretmeni oldu. Balıkesir'de uzun yıllar lise edebiyat öğretmenliği yaptı. Ankara Radyosu "Çocuk Saati" Programı'nın şef redaktörlüğünü üstlendi. Tasvir gazetesinde günlük köşe yazıları yazdı. Romanlarında daha çok aşk, tutku ve serüven gibi konuları ele aldı. Bunları olay örgüsünün geri planda kaldığı bir anlatımla yansıttı. Bu romanların çoğu gazetelerde tefrika edildikten sonra roman olarak basıldı. "Sevgi ve Istırabım" romanı 1940'tan 1956'ya kadar 10 baskı yaptı.

ESERLERİ

ROMAN:
Sevgi ve Istırabım (1940)
Sus Uyanmasın (1940)
Çırpınan Sular (1941)
Bir Avuç Kül (1944)
Uyanan Hatıralar (1944)
İhtiras (1949)
Gençliğimizin Rüzgarı (1955)
Özlediğim Kadın (1959)
Aynadaki Kız (1962)
Ayrı Dünyalar (1964)
Ben ve O (1970)
Karakış (1977)
Ata'nın Romanı (1977)
 
MÜŞTAK ERENUS
1915'te Afyonkarahisar’da doğdu. İlk ve orta öğrenimini burada tamamladı. 1940'ta İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi’ni bitirdi. Avukatlık mesleğini seçti. 1940’lı yıllarda "Yücel" dergisi çevresinde toplanan genç şairler arasında yer aldı. İlk şiirleri "Yücel"in yanısıra Yenitürk, Kaynak, Şadırvan dergilerinde de yayınlandı. Asıl kişiliği 60’lı ve 70’li yıllardaki şiirleriyle yeni bir aşamaya ulaşarak belirginlik kazandı. "Duyuru" kitabında yer alan "Gelincik Bayrakların Türküsü" adlı uzun şiiri, gerek estetik değeri, gerekse toplumsal tanıklığıyla son yıllardaki toplumcu gerçekçi şiirin önemli örneklerinden biri. Biçimde özlülük ve izlenimci öğeler kullandı, konu ve tema alanında ise insan sevgisi, yaşama sevinci ve toplumsal eleştirilere yer verdi. Lirik ve epik öğeleri ustaca sentezleyen, toplumsal sorunlara tanıklığa önem veren şiirlerinde hece ölçüsü kalıplarını da kullandı.

ESERLERİ

Şiirler (1965)
Ölmeye Vakit Yok (1976)
Duyuru (1979)
Çağırın Gidenleri (1986)
Sermaye Destanı (1987)
Kalk Geleceğe Oturdun (1991)
 
NAHİT ULVİ AKGÜN
1918 yılında Muğla’nın Milas ilçesinde doğdu. 12 Kasım 1996’da yaş***** yitirdi. 1948'de İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fekültesi Felsefe Bölümünü bitirdi. Ödemiş ve İzmir’de çeşitli liselerde öğretmenlik yaptı. İlk şiiri 1936'da İzmir’de yayınlanan Akın gazetesinde çıktı. Daha sonra Servet-i Fünun-Uyanış, Yücel, Değirmen, Kovan, Varlık, Fikirler, Kaynak, Yeditepe, Türk Dili dergilerinde bir çok şiiri yer aldı. 1953’te İzmir’de bir ilki gerçekleştirdi, sesli şiir sergisi açtı. İlk şiir kitabı denemelerini izmir’de Üç Gönül (1937), Leyla (1937), Irgat (1942) adlarında üç küçük broşürle gerçekleştirdi. Orhan Veli, Behçet Necatigil, Necati Cumalı etkileri yansıtan ilk şiirlerinde tatlı bir romantizm içinde aşk temasını işledi. Sonraki yıllarde Edip Cansever, Cemal Süreya etkisine kadı. Şiiri bu süreçte yenileşirken, ulaştığı söylem, biçim anlayışını korudu. Toplumsal çevre içinde bireyin türlü hallerini, üstüne düşülmemiş izlenimini veren, kendiliğinden bir biçimsel titizlikle yansıttı.

ESERLERİ

ŞİİR:
Sebep (1945)
Birisi (1955, 1962)
Karanlıkta Bir Ağaç (1960)
Gerçek Düş (1965)
Evren Türküsü (1966 - 1968)
Ağaçlar Uyanınca (1971)
Eksilen Gökyüzü (1980)
Yolunuzun Üstünde Bir Adam (1991)
Birisi (Bütün şiirleri toplu basım)

ÖDÜLLERİ

1967 Türk Dil Kurumu Şiir Ödülü Evren Türküsü ile
 
Geri
Üst