Sabit İnce ŞİİR

Ömer Albayrak'a

Ne kadar densiz donsuz olsa da,
Vatan, millet diyen bitmez gardaşım,
Düzenbazlık, hilebazlık çoksa da,
Doğruluğa hiç güç yetmez gardaşım.

Örf, adet, anane ölmez biz varız,
Türk'ü, Kürdü hep beraber yaşarız,
Biz herşeyden önce insan ararız.
İnsanlığın nesli bitmez gardaşım.

Düzeni düzse de o düzenbazlar,
Rejime göz koysa ırkçı yobazlar,
Kırk elekten geçse şu hokkabazlar,
Bil ki boruları ötmez gardaşım.

Beynelmilel ajan dolsa da yurda,
Nice kanlar döktük biz bu uğurda,
Laik, yobaz, marksist herşey olsa da,
Cennet yurtta baykuş ötmez gardaşım.

Nerden geldik, kimliğimiz bellidir,
Sazlarımız vardır sırma tellidir,
Aslımı sorarsan Türkmek ellidir,
Çalışır durmadan yatmaz gardaşım.

Biliyorum sıla derdi çekersin,
Sitem edip sen belimi bükersin,
Gülbahçeye neden diken ekersin,
Anasam'a ayrık tutmaz gardaşım.

Bilirim ben dost, dostunu sorardı,
Arayı uzatmaz tezden arardı.
Bir düş görse onu hayra yorardı,
Ne deseler o kül yutmaz gadaşım.

Başımda boran var, dardayım darda,
Yaz hele kağıda neler var orda.
Yolunu bekleriz biz ilkbaharda,
İNCE kelam efkar atmaz gardaşım
 
Gel gülüm gel de gidelim,
Bizim ellere ellere...
Biz başkasını nidelim,
Konak güllere güllere...

Bizim elde sarmaşıklar,
Sarmış dallara dallara...
Ciğeri yanık aşıklar,
Vurmuş tellere tellere...

Seherde öten bülbüller,
Düşmüş dillere dillere...
Aşka susamış gönüller,
Dönmüş sellere sellere...

Sevdalandım bir güzele,
Sordum ellere ellere...
Kurudum döndüm gazele,
Verdim yellere yellere...

Bir gülün aşkı yolunda,
Yandım narlara narlara...
İNCE sevda okulunda,
Bindim taylara taylara...
 
Yıllar oldu neredesin,
Gel sevdiğim, gel gayrı sen.
Neden sen beni üzersin,
Gel sevdiğim, gel gayrı sen.

Yıllar oldu haber gelmez,
Arayıp hiç halim sormaz.
Ömür biter gider durmaz,
Gel sevdiğim, gel gayrı sen.

İNCE yanar aşk oduna,
Dayanılmaz yar acına,
Çıkardılar darağcına,
Gel sevdiğim, gel gayrı sen
 
Şiir de sanat da bir ahenk var ki,
Kargası, yılanı cümbüşe gelir.
Ahenkli duygulu şiirler var ki,
Bulanı, çalanı cümbüşe gelir.

Ahenkli bir ekip oluşturulmuş;
Şiiri, bestesi buluşturulmuş,
Çok güzel bir ekip çalıştırılmış,
Kulunu, palanı cümbüşe gelir.

Sevgiler yoğrulup, dertler dillenir,
Onu tutan eller güler, güllenir.
Dertli gönüllerde sevda eğlenir,
Gelini, oğlanı cümbüşe gelir.

Uğraşılmış, güzel ahenk verilmiş,
Şairlerden ince gergef örülmüş,
Sevgilerden aşktan sergi serilmiş,
Yananı, söneni cümbüşe gelir.

İNCE'ledim baştan sona okudum,
Duramayıp mısraları dokudum.
Aradım taradım bir ben yok idim,
Bulanı, alanı cümbüşe gelir...
 
Ömür boyu usanmadım bekledim,
Belki bir gün çıkar gelirsin diye.
Yıllarımı verdim, yıllar ekledim,
Belki bir gün çıkar gelirsin diye.

Gençliğimi, şu ömrümü bitirdim,
Tam buldum sanmıştım geri yitirdim.
Sana Erciyes’den karlar getirdim,
Belki bir gün çıkar gelirsin diye.

Biliyorum sen de yanarsın öyle,
Kavlimiz mi buydu, kader mi böyle,
Allah’ın aşkına bir kelam eyle,
Beklerim hep çıkar gelirsin diye.

Gönül sarayımda tek sultan sensin,
Gel ki, kanlı akan şelalem dinsin.
Gelki mutluluktan cihan şenlensin,
Alem gözler çıkar gelirsin diye..

Sırat İnce midir gönül bendimden,
Neyim varsa verdim sana kendimden,
Söz etmem sen varken, kendi kendimden,
Aşk çıramı yakar gelirsin diye....
 
Bir gönül erine meyil eyledim,
Gönül deryasında yüzer giderim.
Aşkın türküsünü çaldım, söyledim,
Bin bir telden türkü dizer giderim.

Şu gönül pınarım kaynadı coştu,
Şakıyan bülbülüm dalından uçtu.
Sevdalandı gönül ardından uçtu,
Mecnun gibi çölde gezer giderim.

Küllenen ateşim parladı, yandı,
Yakıcı alevden tüm alem kandı.
Halimi görenler divane sandı,
Bana gülenleri süzer giderim.

Çarkı feleklerle döner dururum,
Gördüğüme aşk sillesin vururum.
İNCE bir teldeyim ağlar vururum,
Aşk arayanları sezer giderim.
 
ençliğimde, o delilik çağımda,
Bir güzel görmüştüm gönül bağımda,
Taht kurup oturdu aşk otağımda,
Aldı gençliğimi süpürüp gitti.

Aşkından del'oldum kendimden geçtim,
İlk aşk şarabını elinden içtim,
Azgın akan aşkın selinden geçtim,
Takatım koymadı bitirip gitti.

Gülen gözlerine gülenay dedim,
Mah yüzlü sevdiğim sana ay dedim,
Mutluluğa doğru, günler say dedim,
Çaldı günlerimi ***ürüp gitti...

İNCE geçen günler geri gelir mi?
Solmuş goncalarda koku olur mu?
Yalandır bu dünya sana kalır mı?
Güzeli kar gibi eritip gitti...
 
Bin defa hacca gitsen ne olacak,
Gönül kabesini yıktıktan sonra,
İltifat görecek hacı olacak,
Mekke, Medineye gittikten sonra.

Gönül kabesini tavaf etsene,
Yaşın kemalini bulduktan sonra,
Gönül tarlasına tohum eksene,
Tohumu toprağı bulduktan sonra.

Keramet olsaydı taşta, toprakta,
Beden çürümezdi öldükten sonra,
Bir vefa olsaydı varlıkta, tahtta,
Gidenler gelirdi öldükten sonra.

Varlık denizinde yüzgeç olsan da ,
Bir dalga batırıp, gömdükten sonra,
Allah'ın arslanı Ali olsan da,
Zalim hançer kalbi deldikten sonra.

Taht ile tacıyla Süleyman olsan,
Ayaksız bir ata bindikten sonra,
İnce'm Azraile bir ferman sunsan,
Şu nefsin atından indikten sonra.
 
Aşk oduna yanmasını
Bilemedin behey gönül
O deryaya dalmasını
Bilemedin behey gönül

Kalem alıp yazmasını
Diyar diyar gezmesini
Aşk sazını çalmasını
Bilemedin behey gönül

'Ben' deryasını dolaştın
Hep masivaya bulaştın
Sevgi varken hep dolaştın
Sevemedin behey gönül

Azgın seller gibi coştun
Hırsla yorulmadın koştun
Gönül erlerinden kaçtın
Göremedin behey gönül

Güzelle gönül eyledin
Boşa türküler söyledin
Hiç nasihat dinlemedin
Eremedin behey gönül

Ne utanmaz arlanmazsın
Bu gidişle karlanmazsın
İNCE gibi zorlanmazsin
Ölemedin behey gönül
 
Ne gündüzde, ne gece de,
Gönül eğlenmez, eğlenmez.
Ne sözlerde, ne hece de,
Gönül eğlenmez, eğlenmez.

Mecnun gibi çöl de gezsem,
Usanıp da candan bezsem,
Tükenmez inciler dizsem,
Gönül eğlenmez, eğlenmez.

Seller gibi çağlasam da,
Tüm gözlerden ağlasam da,
Her gönülü bağlasam da,
Gönül eğlenmez, eğlenmez.

Gönül konar konar göçer,
Her pınardan bir su içer,
Yedi deryalardan geçer,
Gönül eğlenmez, eğlenmez.

Bilmem ki bana ne oldu,
Herkes aradığın buldu.
İNCE gönlüm yar de kaldı,
Gönül eğlenmez, eğlenmez
 
Şu gönlümün yaralari,
Dinmek bilmiyor, bilmiyor.
Şimdi giydim karalari,
Allar gülmüyor, gülmüyor.

Kanayan gönül yarasi,
Dinmek bilmiyor, bilmiyor.
Uzaktir yollar arasi,
Sunam gelmiyor, gelmiyor.

Gönül aglayip coşuyor,
Dinmek bilmiyor, bilmiyor.
INCE de hakka koşuyor,
Durmak bilmiyor, bilmiyor.
 
Varolan gözümle göremedim ki,
Gönül gözü nasil görsün Ali Baş,
Belki de niyetim diyemedim ki,
Tanri dileklerin versin Ali Baş.

Aşk ardindan gide gide yoruldum,
Aşka maya oldum öyle dürüldüm.
Kovuldum da aşk evinden sürüldüm,
Ister yerden yere sersin Ali Baş..

Gecelere gözüm yaşi kalmadi,
On sekiz bin alem derman olmadi.
Kimi kaçamadi, kimi bulmadi,
Buna nasil cevap versin Ali Baş.

Yare yaklaşmadim ayri degilim.
Ondan başkasina olmadi meylim.
Çagirdim adini hep leylim leylim,
Istersin önüne sersin Ali Baş.

Çileleri katik ettim, aş ettim,
Yar dedim yanarak yolundan gittim.
Ne eridim, ne tükendim, ne bittim,
Ne tür yemeklerden yersin Ali Baş...

Kah gül olur bülbüllerde şakirim,
Kah gevherim, aslinda bir bakirim.
Aslina bakarsan ben tamtakirim,
Dilerim ki halik versin Ali Baş...

Mecnun gibi ben çöllerde gezmedim,
Ummanlara dalip yalniz yüzmedim.
Dolu içemedim, bade ezmedim,
Belli bu sevdada pirsin Ali Baş...

INCE kuru lafla gemi yürümez,
Cevherler hep saftir asla erimez.
Onu gören gözler bil ki ferimez,
Hallerin iyidir sürsün Ali Baş...
 
Gözün aydın muradın al,
Bak sevginle bitiyorum.
Şu dünyada bir tek sen kal
İşte ben de gidiyorum.

Genişlesin yerim yurdun,
Kırdın,acımadın vurdun.
Sırrımı hep ele verdin,
Didik didik didiyorum.

Hep böyle olurum sanma,
Yalandır dünya aldanma.
Dilerim ki sen hiç yanma,
Hak’dan bunu istiyorum.

Güzelde vefa arama,
Elin değdirme yarama,
İNCE razıyım sırama,
 
Göz yaşlarım damla damla
Senin için akmadı mı?
Aşk yolunda yoldaşlarım
Beni tek bırakmadı mı

İlah gibi taptım sana
Sevdan ile yana yana
Meydan okudum cihana
Yoksa sesim çıkmadı mı

Sevdayın kölesi oldum
Aşkın girdabına daldım
Ar namusu göle saldım
Leylam dönüp bakmadı mı

Gönlüme sevgi doldurdum
Dert kervanımı kaldırdım
Durmadan çile doldurdum
Birtek sana çıkmadı mı

Kerem gibi yana yana
Bu Gönül varır aşkına
İnce köz serdim meydana
Bu aşk seni yakmadı mı
 
Derde derman ariyorum,
Her gelene soruyorum.
Isteyene veriyorum,
Tezgahimda mallarim var.

Talip olan gelsin alsin,
Almayan saçini yolsun.
Yaşlar aksin da zor silsin,
Silecek mendillerim var.

Dost ugruna verelim can,
Hakka olabilsek kurban?
Her varlara rehber Kur'an,
Kuran olmuş dillerim var.

Arşa dogru uzar gider,
Bilmeyenler yolu nider?
Haberi yok ki derbeder,
Mirac olmuş yollarim var.

Saki doldur ver içelim,
Içip de dosta geçelim.
Yeter artik biz seçelim,
Seçilecek güllerim var.

Haydi INCE koşalim mi?
Karli daglar aşalim mi?
Seller gibi coşalim mi?
Coşacak bülbüllerim var.
 
Kadehlerde yudum yudum
Seni içiyorum gülüm
Kalmasa da hiç umudum
Seni seçiyorum gülüm

Koklamaya kıyamadım
Sevgine hiç doyamadım
Kaç yıl geçti sayamadım
Seni seviyorum gülüm

Arayıp sormasan bile
Uğraşlarım hep nafile
Sen yaşa tek güle güle
Seni istiyorum gülüm

Yıllar oldu neredesin
Bilmem şimdi kiminlesin
Bilmiyorum ne haldesin
Seni kokluyorum gülüm

İnce közde yanıyorum
Seni benim sanıyorum
Hep kendimi sınıyorum
Seni bekliyorum gülüm
 
Günahkarım aman yarab,
Affet beni affet beni,
Deli gönlüm olmuş harab,
Affet yarab, affet beni.

Cümle günahlar bendedir,
Affetmek yalnız sendedir,
Akan yaşlar didemdedir,
Affet yarab, affet beni.

Sevgi verdin sevemedim,
Kulluk için evemedim,
Can evime giremedim,
Afet yarab, affet beni.

Aşkına düştüm ağlarım,
Boş gelip geçti çağlarım,
İNCE çoktur hatalarım,
Affet yarab, affet beni.
 
Girdim güller bahçesine gezmeye
Gülü yar elinden koklamak güzel
Aşkin badesini bir bir ezmeye
Demi pir elinden beklemek güzel

Güller bir bir açmiş nazli yar gibi
Kokular reyhalar saçmiş ter gibi
Dagin yücesine düşmüş kar gibi
Kari har elinden saklamak güzel

Çigdem çiçek lale sümbül salinir
Has behçe içinde her gül bulunur
Sanma para ile bu gül alinir
Dili yar gönlünden yoklamak güzel

Yarin bahçesinde bin bir koku var
Dikenleri batar türlü faki var
Bülbülün bitmeyen bir firkati var
Vuslat zar elinden aklamak güzel

INCE bir çizgidir geçenler bilir
Bin bir gül içinden seçenler bilir
Ayrilik gömlegin biçenler bilir
Gidip yar elinden toplamak güzel
 
Yozgat, Yozgat, Yozgat
Yoruldum Yozgat..
Yeşil dağlarına,
Vuruldum Yozgat...

Bayrak, bayrak, bayrak
Ay yıldız bayrak..
Şerefim, namusum
Vatanım bayrak...

Allah, Allah, Allah
Yaradan Allah...
Alemi noktada
Bir eden Allah

İnce, İnce, İnce
Sıratdan ince..
Güzeli severim,
İnceden ince..
 
Konuşak diyorsun sayın hakimim,
hangi derdi nasıl söyleyim bilmem.
beni ne sandın sen ben bir ademim
ne yapıpda nasıl edeyim bilmem..

Bu aşka düşeli yanar ağlarım,
everestden yüce gönül dağlarım
nehirlerden şaşkın göz pınarlarım
bu seli ben nasıl keseyim bilmem..

Gam yükünü kervanlara yükledim,
geceleri gündüzüme ekledim.
gelir diye yar yolların bekledim,
o güzeli nasıl söyleyim bilmem..

Aşkın tandırına attım kendimi,
kavurdu kul etti şu bedenimi,
İnce bir ok deldi geçti sinemi,
yara dosttan geldi nasıl söyleyim.
 
Geri
Üst