∞ Aşk sevdiğin kişiyi herkesleştiriyor z α m α n l α

Sende bırakıp gidiyorsun demek
Kayan bir yıldız gibi
Sende göç ediyorsun demek
Uçan bir kuş gibi.

Artık alıştım ben gitmelere
Yaban ellere sessiz gidişlere
Güvendiğim tek sen vardın
Sende uydun gelip gidenlere.

Git sakın arkana bile bakma
Aldırma sen benim yıkılışıma
Elbet bir gün alışırım sensizliğe
Bıraktığım bir şey yok arkamda.
 
Dün Seni Gördüm çok dalgındın
Dünyaya küsmüş gibiydin bakışlarından..
Sokak yansa görmüyordun
Sanki yanmiş yürekten yanöiştın..


Gözlerine baktım doyasıya görmedin
Anladım Sende 'AŞK' denen belaya saplanmıssın...
Gülen gözlerini düşündüm ne kadar içten
Seni ne kadar sevdimi düşündüm
Sonra Uzaklasmanı...

Ne kadar üzülmüştüm..
Sana Veda Ederken..
Ecel terleri dökmüştüm
Sende benim düştüğüm derde düşmüşsün!..
Yaşarken ölen aşıklara dönmüşsün...


Artik aramiz hep dünden kötü,
Yarindan iyi olacak demek..
Evet, sevdigim sinifta kaldim..
Ama tek bir zayifla..
Ögretmen dedigin fedakarlik yapar..
Bu ögrenci bir sans daha istiyor..
Notlarimi düzeltip, sinifimi basariyla,
Geçecegimden eminim çünkü..
Gitmek kolay arkadaşım.. Gitmek kolay!
Kalipta, Sevmek Olay..
__________________
 
Her kapı sesinde zan,
her zanda sen vardın...
Sonra sen beni,benden aldın,
ben,bir müddet sende kaldım...
Küstüm sendeki bana,
içerledim,
kıskandım sendeki beni...
Bilmiyorum,
böyle sevmişim seni...
 
Seni denize atsalar can simidin olurum
seni uçurum dan atsalar paraşütün olurum
seni padişah yapsalar kölen olurum
seni çöle atsalar suyun olurum
seni ben yapsalar kendimden çıkarım
ama, senden asla
 
Sensiz geçen günlerimi
bir kutuya hapsettim ve katabildiğim kadar
en derine gömdüm kimseler görmesin diye
olurda hani bir gün gelirsen eğer
sensiz bir günümün geçmediğini görürsün
Senden ayrıldığımda gözlerimi
kapatmıştım
Senden sonra
kimseyi görmeyeyim diye...
 
Hangi güz kendini anlatır sana
döne döne o bildik sözlerle.

Hangi şarkıdaki ağlayan kemanı
susturmak istedin de susturamadın söyle.

Aşkı anlatan dilinle konuş benimle.
Hangi güz kendini anlatır sana
döne döne o bildik sözlerle.

Hangi şarkıdaki ağlayan kemanı
susturmak istedin de susturamadın söyle.

Aşkı anlatan dilinle konuş benimle.

Parmak uçlarınla dokun dudaklarıma
ve sustur beni.
Yoksa yine güzden söz ederim
sararıp düşen yapraklardan
beni senden alıp ***ürecek rüzgârdan
yani ayrılıklardan/.

Oysa dönüp ardına bile bakmadan
sen de gideceksin
adım gibi biliyorum bunu.

Gittiğin yere beraber ***üreceğin
anıları bir bir biriktiriyorsun
düğün davetiyesi, nikah şekeri
biriktirir gibi.

Giderken al ***ür
güzden ve hüzünden söz eden
şiirlerimi de
beni de.
 
Kaldırımlar üşüyor yalnız ve soğuk gecelerde
Ürperir sessizlik dargın bakışların arasında
Adım başı çocuk çığlıkları düşer önüme kesik kesik
Bu şehir hıçkırıklarımın annesi
Yüreğinde saklıyor matemini.

Bir nefes yalnızlık daha çekiyorum sigaramdan
İhanetlerden damıttığım şarabı yudumluyorum
Sağnak sağnak güller yağıyor sahile
Sarıldığım kadınlarda sen kokuyorum
Şehrin gölgesiz sokaklarında.

Bu şehir bu kasvetli kaldırımlar
Her gün biraz daha uzaklaştırıyor seni benden
Görüntün çıkmaz sokakların ardına gizlenmiş
Bakışların lambaların pusunda bir mermi
Korkum yok,mezarım caddelere kazılmış.

Aragon'un mutlu aşk şiirini okuduğumuz tepede
Bugün Neruda'nın umutsuz şarkısı söyleniyor
Ne güzeldi o günler hatırlar mısın
Elele yeşilini avuçlarımıza sürerdik kırların
Mutluydu aşkımız Aragon'a inat.

O zamanlar daha şehre göç etmemiş
Beton mezarlara hapsetmemiştik ruhumuzu
Kirletilmemiş özgürlüğü yaşıyorduk doyasıya
Melekler misafiri olurdu güncelerimizin
Ah geceler hiç bu kadar kararmamıştı.

İşte yine ben şehrin sokaklarını adımlarken
Yalnız ve soğuk gecelerde
Kaldırımlar üşüyor sessizliğin ürpertisinden
Yine bir nefes yalnızlık çekiyorum sigaramdan
Sen yoksun,şehir bomboş,kokun çok uzaklarda.
 
Bugün senden başka her şeyi geride bırakıp
yalnız seni aldım yanıma
şiirler okuyup şarkılar söyledim sana
sen yoktun!
kolumu uzattım başını omzuma yaslaman için
sen yoktun!
turlu şaklabanlıklar yaptım bir gülüşünü duyabilmek için
sen yoktun!

gerçeklerin zorlayan yanına inat
direniyorum sensiz kalmamak için
kalemimle yoğurup yüreğimle şekiller veriyorum sana
sakın ha neden diye sorma!
seni daha çok yaşamak için,anlasana!

bazen bir gülü sana benzetip
saatlerce konuşurum onunla
birazcık kokusundan saçsın diye bana
gül başını eğdiğinde anlarım çaresizliğini
işte o an;
bir rüzgar eser yüreğinden güle
gül yavaşça kaldırır başını
tüm kokusunu saçar bana
kendimden geçerim gülün kokusuyla

ne zaman hayalin kaybolsa gözlerimden
kör bir kuyuya düşerken bulurum kendimi
ümidimin tam bittiği yerde
bir çift ışık görünür uzaklardan
tanımsız bir kıpırtı başar yüreğimde
her şey tekrar anl***** kazandığında
imdadıma yetişenin gözlerin olduğunu anlarım

gerçeklerle yüzleşme vakti geldiğinde
ürperir yüreğim sensiz kalma ihtimaliyle
yalnız şunu bil ki;
ben seni benim olasın diye değil
yüreğimde kalasın diye sevdim
yüreğimde kalasın diye sevdim!...
 
seninle bir yağmur başlıyor iplik iplik
bir güzellik doluyor yüreğime şiirden...
yüzümde bir tebessüm oluşuyor gülümsüyorum;
aklıma benim ilk halim ve sen geliyorsun.
genelde kendi halimde oynamayı seven,
paylaşmayı bilmeyen biriydim.
sense bir ummadığın,o kadar büyük bir sevgi vardı ki sende bir buluttan damlayan yağmur damlaları gibi sevgi dağıtıyordun etrafa,uçsuz bucaksız engin okyanuslar gibiydin.
bazen içinde boğuyordun bazen de yüzme zevki tattırıyordun.
tesadüf mü tevafuk mu bilmiyorum ama seni tanıyarak hayatimin anlamlaştığını biliyorum.
her şeyi seninle öğreniyordum.
paylaşmayı öğreniyordum senden ve paylaşabildiğimiz kadar genciz diyorum.
sevmeyi öğreniyorsun ve sevdikten sonra sevgimi acık yüreklilikle söylemeyi öğreniyorum.
ve diyorum ki:"ben senin herhangi bir insan elinin terli coğrafyasında olma ihtimalini sevdim".
iste sevdikten sonra ve sevdiğin insanin yanında zamanın ve mekanın neresi olduğunun önemli olmadığını öğrendim.
gerektiğinde seninle kavga etmeyi,ukalalık yapmayı,aaafimiz yerinde olmayınca insanları gıcık etmeyi öğrendim.
bazen öyle komik hale geliyoruz ki buna biz bile katıla katıla gülüyoruz.
seninle,ellerimi cebime sokup serseri serseri o sokak senin bu sokak benim dolaşmayı,hiçbir şeyi kafaya takmamayı ya da bazen gülünmeyecek şeylere gülmeyi,gülünecek şeylere asık suratla bakmayı öğrendim.
oturuyoruz seninle gökyüzündeki bulutların üstünde imkansız hayallerimiz anlatıyoruz birbirimize ve sonra diyoruz ki,gerçekleşmese de hayal etmek ve o hayalin içinde kendimizi hissetmek de çok güzel,sonra hareketler yapmayı,bağıra bağıra şarki söylemeyi,islik çalmayı,insanlara sataşmayı seninle yapıyoruz.
ve sen aklıma düştüğünde su satırlar geliyor aklıma.
seni buldum hüzün bulutları dağılmıştı.
biraz daha dinç ve derin bakıyordu.
gözlerin taze gelinlere özgüydü.
rüzgar ne kadar kayda değer,gri mevsim varsa alıp ***ürüyordu.
küçük çocukların anlık oyun kazanmaları gibi seviniyordum senin yanında...
ilkler güzeldir diyorum.
seninle yaşadığım ilkler çok güzeldi.
simdi düşünüyorum sen olmasaydın,seni tanımasaydım anılarımda gülecek beni sevindirecek bir şey olmayacaktı.
iyi ki varsın ve biliyor musun su anda yanımda olmasan da senin için hissettiğim koskocaman bir sevgi...
 
Günler zakkum yaprakları gibi
Birer birer dökülürken ayaklarımın dibine
Ben her gece karanlığa dikip gözlerimi
Senin aydınlığını bekledim
Sen yoktun

Binlerce adım attığım bu kentin sokaklarında
Her köşeyi her parkı her ağacı ezberledim
Sevdaya bulanmış her kaldırım taşında
Seni aradım
Sen yoktun

Evlerin duvarları birer birer üzerime yıkıldı
Her bir hücremin cezasını ta yüreğimde hissederken
Beni enkazın altından çekip alabilecek
Ellerini aradım
Sen yoktun

Özlem şarkılarını ezberledim
Kimini bağıra çağıra kimini fısıltıyla söyledim
Karanlığa haykırdım hasretini
Sesimi duyacaksın diye bekledim
Sen yoktun

Senden gelecek tek bir haberi bekledim
Saatler asır gibi geldi geçmedi
Çalan her telefonu
Yüreğimin deli gibi çağlayana dönen atışıyla açtım
Senden başka duyduğum her seste
Hep aynı hayal kırıklığını yaşadım
Onlar beni duymak istiyordu bense seni
Sen yoktun

Seni aramaktan yorgun düşmüş bedenimi
Karanlığın kucağına uzattım her gece
Bir an önce sabah olsun diye
Uykunun beni çekip almasını istedim
Olmadı!
Kaç gece sabahı ettim gözlerimi kapamadan
Kaç gece merdivenlerdeki ayak seslerini dinledim
Gelen sensindir diye
Sen yoktun

Her akşamla birlikte hüzün de yağdı bu kentin üzerine
Ay yalnızlığın işaretiydi benim için
Beni ıslatan yağmur olmadı
Ben senin özleminle sırılsıklamdım Ağustos sıcağında
Hayat bana merhaba dedi
Uzun ayrılıktansonra gelmez dediğim
Göçmen kuşların dönüşünü gördüm
Sen yoktun

Gökyüzünün sonsuz maviliğine umut bağladım
Sokaklarda fark ettim bekleyişlerimi
Hep sensiz arabalar geçti yanımdan
Ben yıldızların hasret türkülerine eşlik ettim
Sen yoktun

Gözümden tek bir yaş kalmadı
Onlar sana aktı sana akmalıydı
Kimselere söyleyemedim acılarımı
Bekleyişimin öyküsünü kimselere anlatamadım
Nice fırtınalar koptu yüreğimde
Dalgalar dövdü hayallerimi
Sığınacak bir liman yaslanacak bir omuz aradım
Sen yoktun
 
Senin yaşadığın o şehri
Hiç sevmiyorum artık
Yağmurlu akşamlarını
Her yanı sen kokan çiçeklerini
Islak Martı bakışlı sokaklarını
Okul yada iş dönüşü seni beklediğim
Metro duraklarını
Beklerken yıllarca görmemiş gibi özlediğim
Çay Karası gözlerini
Hiç sevmiyorum artık
Küçük öğrenci odanı
Birbirine benzemeyen tabak çanağını
Gülünce güller açan gamzeni
Senin hayallerini,
Benimse deli sevdamı barındıran o şehri
Hiç sevmiyorum artık
Bazen sessizce ağladığımız
Doğmamış çocuklarımıza isim aradığımız
Bazen de gülmekten katıldığımız
Yaşamla gırgır geçtiğimiz o şehri
Hiç sevmiyorum artık
Sen uyurken, kömür karası saçlarını okşadığım
Seni benden ayırmasın diye Tanrıya dua ettiğim,
Sırf kırılıp incinmeyesin diye hep sessiz kaldığım
Yaralayan,acıtan,kanatan sözlerine katlandığım
Bir yokluğu var sayıp, bir HİÇ’ e sarıldığım
Yalan sevdanı hayat sandığım
Yitik mevsimlerde kaybolup gittiğim
Senin yaşadığın o şehri
Hiç sevmiyorum artık
Şimdi, tüm uykusuz gecelerimi sana adıyorum
Bir aşk yaratmış tek başına yaşamışım.
Perdesiz anıların arkasından bir şarkı mırıldanıyorum
Ben seni ölümüne sevmişim ama
Sen zaten yokmuşsun.
 
Sen;bakışlarımdaki sevinç...
Sen;parmaklarımdaki
Dokunma isteği...
Haziran bakışlım,
Sende tattığım...
Sen;içimin yanması,
İnce hastalığım,Karasevdam...
Sen;bir gün umutlu
Bir gün umutsuz yarınlarım...
Sen;havamın açıklığı,
Günümün güzelliği...
Sen,sevinçle peşinden gittiğim,
Sen;sevgi sözcüğünün,
Dudaklarımdaki anlamı...
Sen;geçmişin boşluğu,
Şimdinin yaşanmışlığı...
Sen;mahmurluğumu
Dirilten bir kelime...
Sen;Temmuz sıcaklığı,
Vücudumu saran...
Sen;Ocak soğukluğu,
Ruhumu donduran...
Sen; 4 mevsim...
Sen; 1 yıl...
Sen; takvim yaprakları...
Dünya ekseni,ay tutulması...
Kum fırtınası...
Sen her şeyimsin,
Beni yaşatansın...
 
ihaneti sende gördüm,nefreti de,
yıllarca yürekte taşınan kini de,
aşkı,sevgiyi sende gördüm
bir anda başlayan öfaaai de....
gel artık bana,
alma öfkeni yanına,
sadece aşkınla gel buraya,
sarıl sıkıca bana...
dokun bana,dindir hasreti,
sende gördüm ben her şeyi,
aşkın başladığı anda ihaneti,
olmadın benim,nasılda özlettin kendini
hayır sevgili gitme,
bu son olsun yeter,
dayanamam bu gidişe,
inan bana yürek senin için senide yener...

kokma sevgili
korkuları da gel...
ben yaşattın bana ihaneti,
ama sen sorgula beni...
 
Olabildiğine sevmeyi gülmeyi sende sevdim,
Yüreğime yağmur gibi dalan kelimeleri senden duydum,
Yaralı bir kuşu okşar gibi bakışların en derinini buldum,
Gözlerimi demledim hep soğuk gecelerin siperinde,
O siyah saçlarının dalgalarını hep sineme vurdum,
Vurgunluğumda ömür tazeledim gamzelerinde,
Korkum öleceğim zaman sensiz sabahın seherinde,
Bilseydim kalbimin sızlayacağını gönül vermezdim,
Açan çiçek solmaya
Doğan güneş batmaya,
İnsan ölmeye mahkumdur
Sonsuza kadar kalan tek şey dostluktur,
Hep gizli günahtın dudaklarımda dökülen,
Bazen kanayan yaramdın gönlümün derinliklerine akan,
Daima kaçak bir sevdaydın eşkıya gibi dağlarımda gezen,
Sevda umudumdun yüreğime nakışlar işleyen,
Gözlerime perde inmiş gibi ışığa hasretti varlığın,
Hançer gibi girdi can evime o bakışların,
Çile çile üstüne koydum,
Can dostuma gönül mü verdim,
Çile çekmeli nedendir benim kaderim,
Dayanmaz yürek bakmadan gözlerime,
Kırlarda kumru,tesellisiz garip,
Aşk şiirlerimde mısram gibisin,
Şiir repertuarımda nice kitabımsın,
Bu sevdada kim haklı? biliyorsan susarım,
Aşkı bitirmeye varsa bile aklı,
Bağrıma taş basarım,
Başka aşkı tarif etsen de,
Sana kırılmam yinede nefreti kendime kusarım,
Kaç defa adını mırıldandım
kaç sigara ve alkole...
Mutsuzluk gözyaşımı olacak benim hayatım.
Dertlerimin son durağı,
Ömrümün artık tek hevesi,
Acı deryasında kalıp ıslanmaktansa,
Sıcacık bakışın tatlı gülüşün,
son durak düşlerime dolacak,
Doğacak güneşle merhaba beni bekleyen ecele,
Çünkü ben aşkı sende gördüm de sevdim Dostum.
 
Dı$arda yıLdırımLar, $im$ekLer çakıyor

KaLbimde biLinmedik bir fırtına
Ardından qözya$Larım akıyor yaqmur misaLi
Seni Seviyorum imdat cıqLıkLarı diLimde
Beni kurtarmanı bekLiyorum
KuLaqımda sana haykırdıqım $arkı
DiLinde senin ismin
Yüreqimde aqLayan çocuqun hıçkırıkLarı
Sabaha kadar sayıkLıyorLar seni
Gözünde herkes oLmu$um
Yüreqinde bir hiç




Hissetmesende kaLbimin atı$Larını

Duymasanda çıqLıkLarımı
KırıLsada sana kalbim her qün
Ben sende kayboLmu$um bir kere qerisi nafiLe
Hanqi yanLı$ta sınasam kendimi
Nereye sürqün etsem bu yüreqi
Ne iLe sustursam içimdeki sesLeri
İnan ki biLmiyorum
Benim tek kurtuLu$um
Ya sen
Ya da ensemdeki nefesLerini hissettiqim öLüm !!!
 
Öyle bir şiir yazdım ki sana,
Anlaman belki kolay belki zor.
Gözlerim yardımcıdır anlamana,
Gel birde kalbime sor.

Sen yinede kalbine sor diyerek,
Şerre düşürdüm hiç istemeyerek,
Belkide kırdım kalbini bilmeyerek,
Gel birde kalbime sor.

Yazdığıma pişmanım şimdi bu şiimi,
Tutsaydım olmazmıydı dilimi,
Nasıl anlatsam sana kalbimi,
Gel birde kalbime sor.

Coşuyor kalbim durması imkansız,
Yanıyor kalbim kokusuz dumansız,
Aşkımın tarifini belirtmem anlamsız,
Gel birde kalbime sor.

Saçlarını istermiydim hiç senden,
Seni koklamaya kıyamam bu haldeyken,
Bülbül uzak kalırmı hiç gülden,
Gel birde kalbime sor.
 
Yıldızı,güneşi,ayı fark etmez
Bilirim bu bağda,bülbüller ötmez
Dünya güzelleri,gelsede yetmez
Sen yoksan,zamanı durdu sayarım

Gözlerim görsede,kulak duysada
Yüreğim çarpsada,dizim tutsada
Cümle alem,benim canım olsada
Sen yoksan,ruhumu uçtu sayarım

Yarını beklemem,dünle buluşmam
Beladan sakınıp,kaçıp savuşmam
Cihanı tanıyıp,asla konuşmam
Sen yoksan dilimi laldı sayarım

Yürekte ışığım,sönsede yakmam
Sevmişim bir kere,asla bırakmam
Kimseyi var saymam,kimseye bakmam
Sen yoksan,gözümü kördü sayarım

Önümde sıralı,olsada dağlar
Kar etmez başıma,yağsada karlar
Rengarenk çiçekler,açsada bağlar
Sen yoksan,gülleri soldu sayarım

Saraylar kurulsa,ocağım tütse
Gidilmez yerlerden,kervanım gitse
Ahali başına kralda etse
Sen yoksan,hanemi yandı sayarım
 
sen yoksan
ilkyazsız geçer burada iklimler
kıs-kıyamet
toz-duman
kırık-dökük her yer

sen yoksan
büyüsü bozulur Akdeniz'in
kıyısı da olmaz
derinliği de
tadı kalmaz
tuzu da denizin

sen yoksan
bu kent de yok
ışıkları söner bütün evlerin
yalnızlığa açılır
kapılar, pencereler
hüzünlere dönülür her köse bası
cazibesi kalmaz hiç bir caddenin

sen yoksan
hiç kimse yok
sen yoksan
hiç kimsem yok
 
Umutlarımın yok olmaya yüz tuttuğu
Sevdamın yalnızlığa boyun büktüğü
Sensizliğin beni bitirdiği bu zamanlarda nerdesin
Sen seni sevenden bilmem ki ne istersin

Hayallerim yok artık sensiz
Gönlüm kaldı hep kimsesiz
Seni sevene yetmez mi bu ızdırap
Gel geleceksen oludu halim harap

Neşem yok ki ne yapayım
Sevdama nasıl bir merhem bulayım
Benim derdime deva sensin
Sensiz olmuyor bunu neden bilmezsin

Yalnızlık acı bir ızdırap
Izdırap çemberine düşenin hali harap
Ya anla sevgimi yada beni al bu dünyadan
Artık sev seveceksen artık dayanamam

Umut biter mi hiç sevda geçer mi hiç
Sensiz ben bir avareyim deli gönlüme divaneyim
Sensiz olur mu hiç sana doyulur mu hiç
Sevda hacerine umutsuz bir şekilde amareyim
 
Sen yoksun ve ben yine seni düşünüyorum,

Sensizliğime yakıyorum son sigaramı,

Sabahın5i olmak üzere

Sen yoksun ve ben yine seni düşünüyorum



Aslında düşünüyorumda hiç bir zaman olmadın ki hayatımda,

Hiç bir zaman sevmedin ki beni doyasıya,

Öpmedin ki boğarcasına,

Tutmadın ki ellerimi hiç bir zaman öyle bırakmasacıya...



Sen yoktun ben senindim,

Sen sevmedin ben sevdim,yanındayken bile elinin tersiyle ittin,

Ama ben yine seni sevdim,

Seninleken sensiz yaşamaya alıştım

Ve seni çok sevdim...



Çok olmadı ayrılalı senle,

Aslında ismini bile koyamadığın,

Bu saçma ilişkiyi (SEN)bitireli,

Çok olmadı...



Şimdi neden bu şiiri bana yazdın deme,

Kızma nolur bana,

Kızma...

Sadece özledim,

Çok özledim,yalandan da olsa

Öpüşlerini,sarılışlarını,en öenlisi ellerini,gözlerini özledim...

Yoksun,yine bu sabahta yoksun yanımda,

Ben sendeyim,

Ve seninleyim düşlerimde,

Sen hiç olmadığın hayatımdan

Çıkmak istiyorsn ama üzgünüm,

Benim elimde değil,

Bu yürek izin vermiyor beni terkedip gitmene...

Daha önce denedin oldu mu söyle,başarabildin mi gitmeyi,terketmeyi,

Yine olmicak,olamaz...

Sen git istediğine,istediğin kollara,yabancılara,

Bendeki sen hep kalıcak,daima kalıcak,

Sanmaki bende yalnız kalıcam hayatıma başkaları giricek elbet ama unutma,



Sen hep bende kalıcaksın,

En gizli en örtülü yerimde sızlayan bir yara olarak kalıcaksın,

Hayatıma sonradan girecek olanlar,

Sadece bu yarayı onarmaya çalışacak...yokluğunu yarabandı olarak...

ŞUnuda bil ki,dön dersen bir gün,bugün kadar sana aşık olmayabilirim Belki,ama dönde nolur br gün,

Bellkide o gün bu günden dahada çok sevebilirim seni....



Sen yoksun ben varım,biz yokuz sen varsın....

Kusurabakma rahatsız ettim seni,düşüncelerimde yordum ismini,

Kimbilir belki çınlattım kulaklarını,kusaurabakma,seviyorum hala seni....

Sen yoktun,yokluğunda bulanlardan oldum seni...

Bedenin yoktu ama düşlerimde hep benimleydin...ve hala öyle...

Susmada bil sözler yalvarmalar vardır unutma,susuyorsam eğer seni Görünce,

Bu senden vazgeçtim anlamına gelmez,gitgide sana b

Bağlanmaktan,korktuğum,seni sensiz yaşamaktan bıktığım içindir....
 
Geri
Üst