Komik Fıkra Arşivi

  • Konbuyu başlatan Konbuyu başlatan juani-
  • Başlangıç tarihi Başlangıç tarihi
Birgün A.Necdet Sezerle Ecevit avrupada bir konseye katılıyorlar bizimkiler tam yemeğe başlayacaklar ecevitin gözü sezere takılıyor sezer o anda vay be ne güzel kaşık bunu semraya ***ürsem iyi sükse yaparım deyip kaşığı cebine indiriyor bunu gören ecevit içinden ulan bunu rahşan semrada görürüse oda ister deyip bitane araklamaya karar veriyor tabi konseyde herkesin önünde bir çan var kaşığı buna vurunca konuşma sırası sana geçiyor ecevit tam kaşığı alacak kaşık çana çarpıyor bunu üzerine ecevit bizi davet ettiniz sağolun deyip olayı kapatıyor tam tekrar davranıyor yine çarpıyor yine yine derken ecevit sinirleniyor son bidefa daha alacakken yine çarpıyor bu sefer ecevit diyorki: Bakın size bir sihirbazlık yapacam şimdi şu kaşığı göüyorsunuz dikkatli bakın şimdi bunu alıyorum cebime indiriyorum bakın sezerin cebinden çıkıyor
 
Dilbilgisi dersiydi.Ögretmen çocuklara soru sordu:
-Çocuklarbağirmadimbağirmadinbağirmadi deyince ne anlarsiniz?
Ögretmen çok parmak beklerken kimse parmak kaldirmadi.Neden sonra temel parmak kaldirdi:
-Telaşa gerek yokturkimse bağırmamiştur.
 
Çogunlugunu lazlarin teşkil ettigi komando bölügü 10 gündür ormandaçamurda aç susuz pislik içinde egitim yapmaktadir.11.nci gün komutan çavus Dursun'u çağırır:
-Çavus10 gündür bölük gayet iyi bir performans gösterdi bizde onlari ödüllendirelim bugün çamasir degistirebilirler artik.
Dursun:
-Basüstüne Komitanum.
Dursun çavus bir heves koşarak bölügü toplar:
-Sizlere çok sevinecegunuz bir haber cetirdum..Komitan izin verdi bugün erat çamasir degistirecek siraya geçin degistirun.Temel sen Idrisle.Ismail sen Kemalla. Sadik sen Cemalla...
 
Timur bir gun yanina Hoca'yi da alarak Aksehir'in Meydan Hamamina gider.
Soyunup pestemallara sarinip sicak bolume gecerler. Gobek tasinda oturup bir yandan sohbet ederken bir taraftan terlerler.
Derken Timur Hoca'ya sorar.
-Hoca sen bir deryasin! kiymet bicmesini bilirsin. Su halimle ben kac para ederim?...
Hoca;
-On akce der.
Kendisine bu kadar az kiymet bicilmesi Timur'u kuplere bindirir.
-Bre gafil sen bana nasil on akce ettigimi soylersin bu parayi sadece pestemal yapar! deyince
Nasreddin Hoca boynunu bukerek;
-Doğru ben onu hesaba katmadım! der.
 
Hoca esegini kaybetmis ve ariyor bu arada da neseli bir turku tutturmus.
Birisi kendini sormaktan alikoyamaz:
-Hoca Efendi esegini kaybettigini herkes bilirken turku soylemeni duymak eglenceli gorunuyor. Oysa kaybina feryat edip aglaman beklenirdi!
-Son bir umidim aptal mahlukun su kucuk tepenin arkasinda olabilecegidir arkadas. Eger degilse bekle ve gor o zaman sen bendeki aglamayi feryadi!
 
İki Karadeniz takımı: Ordu sporla Sinop maç yapıyorlarmış. O esnada stadın yanından bir tren geçiyormuş. Sinoplular trenin düdüğünü hakemin biti düdüğü zannetmişler. Ve sahayı terk etmişler. Kalan 85 dakikada Ordu spor da gol atamayınca maç 0-0 berabere bitmiş
 
Türklerle Kürtler savaşta.Kürtler Türklere el bombası atıyor...
Türkler ise pimini çekip geri atıyor...
 
Acemi er levazım başçavuşuna yakınır :
-Başçavuşum bize yemekte ördek böreği verdiler.Yemin ederim ki içinde bir gram bile ördek eti yoktu.
-O halde? diye yanıtlar başçavuş.Sen hiç asker bisküvisi yedin mi?
-Şey...yani evet başçavuşum.
-İçinden hiç asker çıktı mı ulan!
 
Yavru kutup ayisi babasinin yanina gelip sormus
-Baba ben gercekten kutup ayisi miyim?
-Elbette yavrum nereden cikardin bunu?
-Allah Allah?!.. deyip gitmis yavru ayi.
Bu sefer annesinin yanina gitmis ve sormus
-Anne ben gercekten kutup ayisi miyim?
-Tabii evladim kutup ayisisin.
-Yani sen babami hic aldatmadin degil mi ben gercekten babamin ogluyum.
-O ne bicim soz baban duymasin ikimizi de oldurur.
yine Allah Allah?!.. deyip yeniden babasinin yanina gitmis yavru ayi.
bir daha sormus yaa baba Allah askina doru sole bak beni evlatlik falan
almadiniz degil mi? yani ben sizin oz oglunuzum.
Baba dayanamamis artik oglum sen manyak misin dedim ya sana bizim
oglumuzsun diye hem sen neden ikide birde soruyorsun ki bunu?
yavru ayi:
-Donuyorum anasini satayim donuyoruuuum yaaaa...
 
Temel birgün rüyasında kendini balonda görmüş. Giderken balon delinmiş. Temel de parmağını deliğe sokmuş... Sabah uyandığında Temel'in parmağı Dursun'un burnundaymış...
 
Kişin Bektasi ile Arap gemide ayni kamarada alt üst yataga düşmüşler. Aksama fasulya ile kafayi ceken Bektasi ve arkadasi yataga girerler. Birara siddetli bombardimanla koku ortaligi zehirler. Bu durum arka arkaya yinelenince Arap egilerek:
"Ya Bektasi bu isi sessiz yapsan olmazmi?"
Bektasi umarsiz isi sessiz idare etmeye baslamis. Oysa ki seslide Arap burnunu tikar zehhiri idareli kullanirmis fakat ardi sira gelen sessizlere savunmasiz kalinca daha cok rahatsiz olmus ve egilerek Bektasi'ye:
"şaklat ya bektaşi şaklat" demis.
 
Temel bir gun bol miktarda haşere ilaci icer...Koma halinde hastaneye kaldirilir. Komadan cikinca doktor:
-Zorun neydi o kadar ilaci ictin?
Temel heycanla inleyerek;
-Ben soforum yolda bir tabela gordum.
-Icunuzdeki trafik canavarini oldurun yazayi daa.
 
Karadeniz kiyisindaki temelin oteline tam pansiyon kalmaya gelen istanbullu turist iki gun sonra feryadi basmis:
- Seyahat acentasi bizi buraya yollarken "yemekte serbest secim" diye yolladi. Oysa iki gundur yemeklerde hamsiden baska birsey yok. Nerede serbest secim?
-Temel aciklamis:
-İster yersiniz ister yemezsiniz. iste size serbest seçim..
 
Küçük Mustafa ders çalışıyor babası da köşesinde kahve içiyormuş.Bir aralık Mustafa sormuş :
-Baba elektirik nedir?
-Elektirik?...Elektirik şey!...Vallahi ben de bilmiyorum oğlum.Ne kötü her gün görüp kullandığımız şey halbuki.
Mustafa boynunu bükmüş tekrar çalışmaya koyulmuş.Bir zaman sonra tekrar seslenmiş :
-Baba!
-Ne var oğlum?
-Gök gürültüsü neden olur?
-Gök gürültüsü mü?Şey!Gök gürültüsü...Doğrusu ben de bilmiyorum...
Çocuk tekrar çalışmaya başlamış çaresiz.Biraz sonra tekrar seslenmiş :
-Baba!
Ardını getirmediği için babası merak etmiş :
-Ne vardı oğlum birşey mi soracaktın?
-Hiç! deyip boynunu bükmek zorunda kalmış çocuk.Babası devam etmiş konuşmaya :
-Söyle bakalım ne soracaktın?.
-Yoo...Öyle pısırıklık etme sor oğlum sor!Ben hayatta bütün öğrendiklerimi sora sora öğrendim.
FIKRA NO : 39
 
Bektaşiye sormuşlar :
-Rakı içer misin?
-Akşamdaaaan akşaaaama...
-Namaz kılar mısın?
-Bayramdan bayrama bayramdan bayrama..
 
Önlerini birden eskiyalar kesmis eger isimleri akrabalarinin isimlerinden degilse öldüreceklermis.
Temel'e demis ki:
-"Senin adin ne?"
-"Adim Temel"
-"Tamam seni öldürecem."
Sira Fadime'ye gelmis;
-"Senin adin ne?"
-"Fadime" demis
Sira yine Temel'e gelmis
-"Senin adin neydi?"
-"Adim Temel de kahvede Fadime diyular"
 
Temel yillarca çalistiktan sonra nihayet bir kawazaki sahibi olur motoru alir ve otoyolda denemeye çikar bir süre sonra gerekli hiza ciktinca önünde gitmekte olan mersedes otomobile yanasir cami tiklar söför cami acar ne var der temel abi sen kawazaki biliyonmu diye sorar adam git isine der basar gider temel hizla yetisir tekrar sorar abi sen kavazaki biliyonmu adam basar gider bu olay 3-4 kez devam eder mersedes söförü dayanamaz kenara ceker ve bekler bir süre gittikten sonra ileride bir kaza oldugunu görür iner arabasindan olay yerine yaklasir bide ne görsün temel kanlar içinde yerde yatar yanina yaklasir ne oldu der temel perisan hafif kafasini kaldirir abi sen kavazaki biliyonmu der kizgin adam biliyorum ne olmus der temel abi freninin yerini soracaktim der.
 
Temel bir sirkette otobüs soförüymüs. Bir gün otobüsle sarampolden asagi yuvarlanmis. Otobüsten tek sag Temel çikmis. Ambulansta sormuslar:
-Kaza nasil oldu?
Temel de:
-Otobüsle cideydum ki iki koyin karsima çiktu ben de kaza yaptum.
Ambulanstakiler çikismislar:
-Lan ***** koyunlari ezseydin de yolcular ölmeseydi! demisler.
Temel dogrularak cevap vermis:
-Ben de öyle yaptim. Birinci koyinu hakladum ikincisi sarampole kaçtu! demis
 
Iki boyaci olan Temel (kisa boylu) ile Idris (uzun boylu) bir bayrak diregi boyama isini almislar.
Bu is icin ne kadar boya alacaklarini hesaplamak icin diregi olcmeye calismislar.
Capini olcmek kolay olmus ama yuksekligi??
Onu olcmek icin Temel Idris'in omuzlarina cikmis ama diregin tam tepesine ulasamamis.
Idris; "Ben senden uzun boyluyum. Bir de ben deneyim" deyip Temel'in omuzlarina cikmis ama gene ayni sonuc...
Oturup ne yapacaklarini dusunurken yanlarina iri-yari bir adam yaklasip ne yaptiklarini sormus.
Temel'le Idris sorunu anlattiktan sonra adam diregi yerden guc bela sokup yere yatirmis.
Boyunu olcup tekrar yerine diktikten sonra yoluna devam etmis.
Gittikten sonra Idris'le Temel bakisip gulusmusler:
"Aptal herife bak! Biz ona yuksekluguni sorduk o bize uzunluguni verdi."
 
Temel'e sormuşlar;
-"Kadınlardan hoslanmaya ne zaman basladin?"
-"Haçan erçek olmadiklarinu anladugum zaman."
 
Geri
Üst