Pir Sultan Abdal Deyişleri (Şiirleri)

ILGIT ILGIT ESEN SEHER YELLERİ -1-

Ilgıt ılgıt esen seher yelleri,
Doğru gelir doğru gider mi yar yar?
Hak'kın emri ile çürüyen canlar,
Bin yıl yerde yatsa çürür mü yar yar?

Pazarlık mı olur adil dükkanda?
Meyl-i muhabbetim kaldı yar sende.
Bu divan olmazsa ulu divanda,
Dost benim sualim verir mi yar yar?

Bahçe de açılmış yar gonca güller,
Gülün figanından sefil bülbüller.
Aşıktan maşuğa sarılan kollar,
Bin yıl yerde yatsa çürür mü yar yar?

Abdal Pir Sultan'ım, kalbi zar olan,
Döner mi sözünden gerçek yar olan?
Senin gibi aht-ı sadık yar olan,
Verdiği ikrardan döner mi yar yar?
 
ILGIT ILGIT ESEN SEHER YELLERİ -2-
(AÇILIN KAPILAR ŞAHA GİDELİM)

Ilgıt ılgıt esen seher yelleri,
Yare selam edin Urum erleri.
Bize peyik geldi şah bülbülleri,
Açılın kapılar şaha gidelim.

Uzaktır yolumuz pastır gümandır,
Bizi böyle kılan ahdü zamandır.
Zincir boynum sıktı, halim yamandır,
Açılın kapılar şaha gidelim.

Gönül çıkmak ister Şah'ın köşküne,
Can boyanmak ister Ali müşküne.
Pirim Ali on'ki imam aşkına,
Açılın kapılar şaha gidelim.

Söyle Pir Sultan'ın yanıp tütüyor,
Aşk hançeri ol sineme batıyor.
Deli gönlüm dosta gülbank çekiyor,
Açılın kapılar şaha gidelim.
 
İKİ NOKTA ÜÇ HURUFUN SAHİBİ

İki nokta üç hurufun sahibi,
Ali'dir ki Şah-ı Merdan Ali'dir.
Küfrü iman edip terkeden habı,
Ali’dir ki Şah-ı Merdan Ali’dir.

Yer yoğuken, gök yoğuken var olan,
Ars yüzünde kandildeki nur olan,
Gahi merkez olup gahi yer olan,
Ali’dir ki Şah-ı Merdan Ali’dir.

Al kırmızı giyip küffarı kıran,
Tutup ejderhanın etrafın dolan,
Kavaslık eyleyip muhiti bulan,
Ali’dir ki Şah-ı Merdan Ali’dir

Yolda muhammed'in hatemin alan,
Peygamber vasisi musahip yaran,
Teri katre ile zirame eren,
Ali’dir ki Şah-ı Merdan Ali’dir,

İbrahim’e Davut Musa’ya asa,
Beyli handan olup ejderha ise,
Keşişi dirildip giren atese,
Ali’dir ki Şah-ı Merdan Ali’dir

Car mel’unun gördügünü seyreden,
Magripten top atıp maşrıktan tutan,
On sekiz bin alemleri var eden,
Ali’dir ki Şah-ı Merdan Ali’dir.

Pir Sultan'ın derdine derman kılan,
Cümleyi mestedip sevdaya salan,
Küfe'de kafirin şarını alan,
Ali'dir ki Şah-ı Merdan Ali'dir.
 
İKİ TURNAM GELİR BAĞDAT ELİNDEN

İki turnam gelir Bağdat elinden,
Gül alır gül verir kendi elinden,
Aşığın verdiğin koymaz dilinden,
İnip gider turnam dost diye diye.

İki turnam gelir birisi yavru,
Yavrunun kanadı sepirdek benli.
Yönünü döndürmüş ol Hak'ka doğru,
İnip gider turnam dost diye diye.

Pir Sultan Abdal'ım, eylemeyelim,
Aşığın verdiğin söylemeyelim.
Ko gitsin turnalar eylemeyelim,
İnip gider turnam dost diye diye.
 
İKRAR VERDİM BU İKRARI GÜDERİM

İkrar verdim bu ikrarı güderim,
İkrarımdan dönmem yolun ucundan.
Eksikliğim bilip yoldan kalmadım,
Tarikim ararım dinin ucundan.

Gelin seyredelim bad-ı sabaha,
Yerle gök bend olmuş şemsinen maha.
Üç bölük turnam çıkmış seyrangaha,
Ayrılmam katardan telin ucundan.

Üstümüzde bir nur doğdu dolunmaz,
Her kula bir sevda vermiş bilinmez.
Ya Ali bu dünya sensiz olunmaz,
Çok emek sarfettim la'lin ucundan.

Yaz gününün suyu bulanık akar,
Kişi sevdiğine böyle mi bakar?
Yaz bahar eyyamı bülbül yas çeker,
Harına dağlattım gülün ucundan.

Pir Sultan Abdal'ım Muhammet Ali,
Yardımcımız olsun ol Hızır Nebi.
Görmeyeli seni del'oldum deli,
Halini sormazam ilin ucundan.
 
İLK YAZIN GELDİĞİ NEDEN BELL'OLUR

İlk yazın geldiği neden bell'olur?
Gülşeninde öten bülbül daldadır.
Eyyüb'ün teninde iki kurt kaldı,
Biri ipek yapar, biri baldadır.

Kişinin çektiği hayırdan şerden,
İmam-ı Zeynel'e vurdular nişan.
Tanrı ile bin bir kelam konuşan,
Ali Medine'de, Musa Tur'dadır.

Şeriat kapısın Muhammet açtı,
Tarikat kapısın ol Ali seçti.
Dünyadan nice bin evliya göçtü,
Onlar da gözetir, Mehdi yoldadır.

Pir Sultan Abdal'ım, ölürüm deme,
Kıl beş vakit namaz, kazaya koma.
Sakın bu dünyada kalırım sanma,
Tenim teneşirde, özüm saldadır.
 
İNDİM KOÇ BABAYI TAVAF EYLEDİM

İndim Koç Babayı tavaf eyledim,
Bugün yaylımdadır geliyor koçlar.
Mübarek cemalin seyran eyledim,
Bugün yaylımdadır geliyor koçlar.

Biri beyaz idi biri kırmızı,
Onlar da seçerdi baharı yazı.
Aynen Zülfikar'a benzer boynuzu,
Bugün yaylımdadır geliyor koçlar.

Alnının ortası yazılı Kur'an,
Hiç mahrum mu kalır cemalin gören.
Yarın mahşer günü şefaat uman,
Bugün yaylımdadır geliyor koçlar.

Yağmur yağar çiselenir izleri,
Elham suresine benzer gözleri.
Ay ile gün gibi parlar yüzleri,
Bugün yaylımdadır geliyor koçlar.

Pir Sultan'ım biz çekelim yasları,
Dört kitapta beyan oldu sesleri.
Aşıklar da söyler bu nefesleri,
Bugün yaylımdadır geliyor koçlar.
 
İNDİRDİLER KİSVETİNİ BAŞINDAN

İndirdiler kisvetini başından,
Soyuyorlar Şahı Merdan Ali'yi.
Çıkardılar teneşirin üstüne,
Yuyuyorlar Şahı Merdan Ali'yi.

Fatma Ana ağlar şol yaşın yaşın,
Dinleyin düldülün şu kişneyişin.
Hasan'la Hüseyin kıblaya karşın,
Yolladılar Şahı Merdan Ali'yi.

Mürekkebi zemzem ile ezdiler,
Üstbaşına mim duasın yazdılar.
Kuburunda akdeveye yazdılar,
Yolladılar Şahı Merdan Ali'yi.

Kasdettiler imamların soyuna,
Ağu kondu imam Hasan payına.
Kefenini ab-ı zemzem suyuna,
Bandırdılar Şahı Merdan Ali'yi.

Pir Sultan Abdal'ım, bu havayınan,
Arşa direk dikti bu duayınan.
Kamber'in yettiği ak deveyinen,
Gönderdiler Şahı Merdan Ali'yi.
 
İSA PEYGAMBERE HAKK'I BUYURDU

İsa Peygamber'e Hakk'ı buyurdu,
Mürşide teslim ol yolda kalırsın.
Cebrail Ahmet önünce yürüdü,
Mürşide teslim ol yolda kalırsın.

Tabii ol nutku Kuran'da bula,
Mürşit gelip bizim kalbimiz yuya.
Öğüt dinlemezsen kalırsın yaya,
Mürşide teslim ol yolda kalırsın.

İlm-i zahirin menzili cennettir,
Dolaşık bir yoldur gayet zahmettir.
Pir Sultan'ım senin yolun vuslattır,
Mürşide teslim ol yolda kalırsın.
 
İSM-İ AZAM DUASIDIR

İsm-i azam duasıdır,
Hergiz usanılmaz imiş.
Uçtu bülbül kafesinden,
Göçen canlar dönmez imiş.

Alay göçmüş yurd'uğradım,
Bir acıkmış kurd'uğradım.
Bir acayip derd'uğradım,
Çekmeyenler bilmez imiş.

Ezelidir gönül ezel,
Olur bahçelerde gazel.
Gel ahımı alma güzel,
Bir ah yerde kalmaz imiş.

Cevrilüben konan iller,
Yaylamızdır Çamlıbel'ler.
Bülbülün arzusu güller,
Hüb açılan solmaz imiş.

Pir Sultan'ım Emirzade,
Gel sırrını verme yade.
Gaziler fani dünyada,
Pir ağlatan gülmez imiş.
 
İŞİTİP AVAZIN BEN DE VARAYIM

İşitip avazın ben de varayım,
Eylen uçup gitme konadur bülbül.
Senin aşkın benim kalbim evini,
Vücudum şehrini donadur bülbül.

Bülbülün donları sarı gazelden,
Gözünün sürmesi yeğdir ezelden.
Bülbül güle aşık olmuş ezelden,
Hardan mı gülden mi yanadır bülbül?

Sultan ider irahmetli kuluna,
Tabip gerek derde derman bulana.
Benlik ile konma gülün dalına,
Harı var, pençeni kanadır bülbül.

Pir Sultan dilinden gevherler saçar,
Her kişi boyunca libasın biçer.
Geçer bu güzellik eyyamı geçer,
Bu dünyanın sonu fenadır bülbül.
 
KADİR ALLAH KULA İHSAN EDERKEN

Kadir Allah kula ihsan ederken,
İner ibadetin eder sabahtan.
Eğer nefse uyup yoldan çıkarsan,
Cenneten bir koku gelir sabahtan.

Cennet ortasında iki gül bitti,
Kondu da dalına bülbüller öttü.
Hakk’ın rahmetleri dünyayı tuttu,
Sicim sicim yağmur yağar sabahtan.

Kaş arasında mürekkep ezildi,
Can dediğin kuştur, tenden üzüldü.
Herkesin kaderi Levh'te yazıldı,
Kimi güler, kimi ağlar sabahtan.

Kadir Allah bilir yoksulu, bayı,
Gecelere vermiş yıldızla ayı.
Türap değil mi insanın hamuru?
İner aylar, günler doğar sabahtan.

Pir Sultan'ım, ismin aldım kaleme,
Biz de razı olduk Hak'tan gelene.
Gösteren değil mi cümle aleme?
Cümlenin muradın verir sabahtan.
 
KAHPE FELEK SANA N'ETTİM N'EYLEDİM -1-

Kahpe felek sana n'ettim n'eyledim,
Aksine dönderdin çarh-ı devranı.
Hani n'oldu esk'adalet, eski gün?
Perişan eyledin cümle cihanı.

Sultan Süleyman'ın katında iken,
Ol dest-i pakinin zatında iken,
Her kuş kanadının altında iken,
Sarı gebe telef etti şahanı.

Dayanılmaz aşıkların derdine,
Akıl yetmez ezberine virdine.
Nakes konmak ister cömert yurduna,
Tilki kovdu ülkesinden arslanı.

Anca bu yaraya dayandı Eyüp,
Huda'nın cefasın safaya sayıp.
Cahiller kamile sen bilmen deyip,
Onun için kaybettiler irfanı.

Pir Sultan'ım, niye geldin cihana?
Kusur senin imiş, etme bahane.
Evvel kullar yalvarırdı sultana,
Şimdi minnetc'ettin kula sultanı.
 
KAHPE FELEK SANA N'ETTİM, N'EYLEDİM -2-

Kahpe felek sana n'ettim, n'eyledim?
Attın gurbet ile taşımı felek.
İbtida gülmeyen sonra güler mi?
Akıttın gözümden yaşımı felek.

Ben feleği gördüm elde var iken,
Başım alam gidem derdim er iken.
Kol kanat bağladım ucam der iken,
Kırdın kanadımı kolumu felek.

Bak'a şu feleğin işine bak'a,
***ürün gömleği istemem yaka.
Yönünü döndürmüş geliyor Hakk'a,
Sen melamet ettin işimi felek.

Pir Sultan Abdal'ım, olmuşum hazer,
Yârinden ayrılan dünyadan bezer.
Ellere baktım ki; salınıp gezer,
Hemen bana ettin zulumu felek.
 
KALBİ KARA KALLAŞ SOFİ

Kalbi kara kallaş sofi,
Şu cihana gelse gerek.
Adı Helal Zade konmuş,
Helal haram yese gerek.

Helal haram yiyen kişi,
Hakk'ınan yoktur bir işi.
Oturmuş da sallar başı,
Zikrullahım dese gerek.

Görmez amma gönül katar,
Çıkmaz yataklarda yatar.
Ödünç alır, ödünç satar,
Karı ziyan olsa gerek.

Hem pirinden gülbank alır,
Nasihata kulak urur.
Nefis için mihman olur,
Ben hacıyım dese gerek.

Pir Sultan'ım varmayanlar,
Pir cemalin görmeyenler,
Bir ikrara durmayanlar,
İmansızca ölse gerek.
 
KALKTI HAVALANDI GÖNÜLÜN KUŞU

Kalktı havalandı gönülün kuşu,
Uçmayınca gönül yardan ayrılmaz.
Suyum ısıtsalar, tenim yusalar,
Yunmayınca gönül yardan ayrılmaz.

Ustalar getirin tabutum çatsın,
Terziler getirin kefenim biçsin.
Ak göğsüm üstünde çimenler bitsin,
Bitmeyince gönül yardan ayrılmaz.

Düşünce hey deli gönül düşüne,
Değirmenler döner çeşmim yaşına.
Cenazemi musallanın taşına,
Koymayınca gönül yardan ayrılmaz.

Sana derim sana ey adem ata,
Daha yol mu gider buradan öte?
Eyersiz yularsız ağaçtan ata,
Binmeyince gönül yardan ayrılmaz.

Pir Sultan Abdal'ım, canım cezada,
Bir candan yarim yok yolum gözede.
Ecel şerbetinden bir tas bize de,
Vermeyince gönül yardan ayrılmaz.
 
KANBER KAFADAN GÜDERDİ DEVESİN

Kanber kafadan güderdi devesin,
Bindirdiler Şahı Merdan Ali'yi.
Dünyadan ahrete gitti kısmeti,
Yolladılar Şahı Merdan Ali'yi.

Kanber akıttı gözlerinin yaşın,
İşittiler Düldül'ün kişneyişin.
Kıbleye karşı Şah Hesyn'in başın,
Döndürdüler Şahı Merdan Ali'yi.

Ağu kattılar Hasan'ın payına,
Yezit kasdeyledi İmam soyuna.
Kefenini Ab-ı Zemzem suyuna,
Bandırdılar Şahı Merdan Ali'yi.

Ölüsün korkusu gelir erlere,
Gönüllerden rahmet yağar yerlere.
Hurma ağacından tabut dülgere,
Yondurdular Şahı Merdan Ali'yi.

Pir Sultan'ım, Adem gelir Havva ilen,
Gökten rahmetler yağar dua ilen.
Necef deryasına beyaz deve ilen,
Yolladılar Şahı Merdan Ali'yi.
 
KARGA KONSA GÜLÜSTANA

Karga konsa gülistana,
Gülün kadrini ne bilir.
Kendi kadrini bilmeyen,
Elin kadrini ne bilir.

Hal olunca örgüm işler,
Yollara bezirgan işler.
Karada yayılan kuşlar,
Gölün kadrini ne bilir.

Sofra kıyısın bükmeyen,
Meydana ekmek dökmeyen.
Hakk'ın korkusun çekmeyen,
Kulun kadrini ne bilir.

Koyun kuzudur meleyen,
Yapışacak dal olmasa.
Pir Sultan Abdal olmasa,
Şalın kadrini ne bilir.
 
KARŞI KARŞI KARLI DAĞLAR

Karşı karşı karlı dağlar,
İndi Şah'a secd'eyledi.
Mülk iyesi ulu beyler,
İndi Şah'a secd'eyledi.

Benim istediğim kendi,
Gerçekler ikrara kandı.
Muhammet Mirac'a indi,
İndi Şah'a secd'eyledi.

Benim istediğim asıl,
Canım kurban Şah'a beşir.
Şehcivan'da Hasan Mansur,
İndi Şah'a secd'eyledi.

Yer yüzünde biten otlar,
Cana kıyar koçyiğitler.
Ela gözlü arap atlar,
İndi Şah'a secd'eyledi.

Pir Sultan'ım oldu tamam,
İşte geldi sahip-zaman.
Dahi indi on'ki imam,
İndi Şah'a secd'eyledi.
 
KARŞIDAN GÖRÜNEN NE GÜZEL YAYLA

Karşıdan görünen ne güzel yayla,
Bir dem süremedin, giderim böyle.
Ala gözlü pirim sen himmet eyle,
Ben de bu yayladan şaha giderim.

Eğer göverüben bostan olursam,
Şu halkın diline destan olursam,
Kara toprak senden üstün olursam,
Ben de bu yayladan şaha giderim.

Bir bölük turnaya sökün dediler,
Yürekteki derdi dökün dediler.
Yayladan ötesi yakın dediler,
Ben de bu yayladan şaha giderim.

Dost elinden dolu içmiş deliyim,
Üstü kan köpüklü meşe seliyim.
Ben bir yol oğluyum, yol sefiliyim,
Ben de bu yayladan şaha giderim.

Alınmış abdestim aldırırlarsa,
Kılınmış namazın kıldırırlarsa,
Sizde şah diyeni öldürürlerse,
Ben de bu yayladan şaha giderim.

Pir Sultan Abdal´ım, dünya durulmaz,
Gitti giden ömür, geri dönülmez.
Gözlerim de şah yolundan ayrılmaz,
Ben de bu yayladan şaha giderim.
 
Geri
Üst