Süper FıkraLar

PAPAZ VE YARAMAZ KARDEŞLER.
Mahalledeki iki afacan çocuk yaramazlıklarıyla tüm mahalleyi bıktırmışlar.
Kırılan camların, çizilen duvarların, lastigi indirilen otomolbillerin kuyruguna teneke bağlanan kedilerin sorumlusu hep afacan kardeşler.
Anne baba bu işten iyice usanmışlar sonunda kilisinenin papazına gidip yardım istemişler, çocukları bana gönderin konuşayım demiş.

Çocuklar gelmiş papaz önce büyük olanı yanına cagırmış söyle bakalım evladım tanrı nerede?
Çocuk susar evladım, söylesene tanrı nerede?
Çocuk susmaya devam eder papaz ısrarla sorar çocuk yine susmaya devam eder papaz sonunda sinirlenir.
Konuşsanna be çocuk nerede tanrı?
Çocuk aniden fırlayıp koşar kardeşinede seslenir kaçalım cabuk eve giderler ve odaya girip kapıyı kilitlerler küçük oğlan büyügüne sorar.

Neden kaçıyoruz abi?
Büyük yanıt verir bak oğlum bu kez olay ciddi tanrı kaybolmuş ve bunuda bizden biliyorlar demiş.
smile.gif
 
ÖGRETMEN VE ALİ..

Bir gün ögretmeni aliye demiş oğlum bana 5 cümle yaz gel demiş ali eve gitmiş babasına demiş baba bana 1cümle söylermisin baba demiş bir çakarım 32 metre uçarsın ali deftere yazmış hemen bunu.

Sonra annesine gitmiş demiş anne bana 1cümle söylermisin annede sana yagı reklamı izliyormuş sana sana demiş aliye alide yazmış bunuda deftere.

Sonra ablasına gitmiş ablasına bana cümle söylermisin demiş ablasıda erkek ark ile konuşuyormuş ablası demiş gelem şekerim randevum var demiş.
Oda ali bunuda not almış.
Sonrada abisine gitmiş bana cümle söylermisin demiş.
Oda tvde tarzan filimini seyrediyormuş abiside tarzan tarzan demiş.
Alide bunuda not almış.
Sonrada küçük kardeşine gitmiş bana cümle söylermsin demiş.
Oda oyuncak oynuyormuş oyuncagı bozulmuş kardeşide pili bitti pili bitti demiş ailde bunda yazmış hepsi 5 etmiş.
Ertesi gün okula gelmiş ögretmen bunu kaldırmış demiş oku bana cümlelerini ali demiş Bi çakarım32 metre uçarsın.
Ögretmen kime dedin sen uno demiş.
Ailde sana ,sana demiş.
Sonra yürü müdüre gidiyoruz demiş ögretmen.
Alide gelemem şekerim randevum var demiş.
Ve sonunsa nüdüre gitmişler müdür sormuş oglum kimsin sen yavrum?
Ailde demiş taraz tarzan sonra müdür bunu duyunca bayılmış müdüre demiş ali.
Pili bitti pili bitti demiş.
 
Kocaman bir alkış da sürücü adayını test alanına ***ürürken yolda kaza yapan sürücüye "Ne o? Nasıl kaza yapılacağını uygulamalı mı gösterdin?" diyen yurdum trafik polisine gelsin
 
Siz Babamı Bilmiyorsunuz
Öğretmen, matematik sözlüsünde Oğuz`u tahtaya kaldırıp sordu:
- Oğuz, babandan yüzde 10 faizle 200 milyon borç para alsam, yıl sonunda kendisine kaç para vermem gerekir?
Oğuz hemen cevap verdi:
- 400 milyon lira.
- Nasıl olur oğlum, sen hiç hesap bilmiyor musun?
- Bilmesine biliyorum ama, siz benim babamın ne büyük faizci olduğunu bilmiyorsunuz.
 
Şişe
İlköğretim ikinci sınıfta, Türkçe dersinde öğretmen:
- Bana içinde P harfi bulunan bir kelime söyleyin, der.
Arka sıralardan bir ses yükselir:
- Şişe öğretmenim...
- Şişenin neresinde P var oğlum?
- Tıpasında öğretmenim...
 
Baba
- Eğer baban olsaydım, sana bir tokat atardım, dedi öğretmen.
Afacan cevap verdi:
- Hiç güleceğim yoktu. Eğer babam olmuş olsaydınız, şimdi evde bulaşık yıkıyor olurdunuz
 
Niçin Geç Kalıyormuş?
Öğretmen, Ömer`i azarladı:
- Bu böyle devam etmez.
Her gün okula yarım saat geç geliyorsun.
Gerçekten ne istediğini anlayabilmiş değilim.
- Öğretmenim, dedi Ömer, geçen hafta bana gazetemi evde okumam gerektiğini siz söylemediniz mi?
 
Zor Soru
Ögrencinin biri sinavda sorulari yanitlamak için zar atiyormus.
1 gelirse A,
2 gelirse B,
3 gelirse C,
4 gelirse D,
5 gelirse E,
6 geldigi zaman ise tekrar zar atiyormus. Bir atmis 6 gelmis, bir daha atmis
yine 6 gelmis,bir kaç defa daha atmis yine 6 gelince :
- Bu soru çok zor, ben en iyisi bir sonraki soruya geçeyim, demis...
 
Şifalı Su

Adam eve gelir karısına koşarak der ki:

- Karıcım bir çeşme buldum. Kim bu çeşmeden bir bardak su icerse 10 yaş gençleşiyormuş. Yarın gidip içicem demiş. Karısıda;

- Tamam bey dene gel bakalım dogrumu der.

Adam sabah ilk işi o çeşmeye gitmiş. Bir bardak su içmiş 30 yaşına gelmiş bir bardak daha 20 yaşına gelmiş. Hemen eve koşup kapıyı calmış karısı kapıyı acmış.

- Buyurun kimi aramıştınız. Adam:

- Beni tanımadın mı? Ben kocan. Dogruymuş bak gençleştim. Hemen sende git gençleş bekliyorum demiş.

Kadın koşarak çeşmeye gitmiş. Bir bardak içmiş 30 yaşına gelmiş bir bardak daha içmiş 20 dayanamamış bir bardak daha 10 yaşına gelmiş.Eve koşa koşa gelmiş. Kapıyı çalmış kocası kapıyı açınca karşısındaki çocuga sormuş:

- Buyur çocum kimi aradın? Kadın;

- Tanımadın mı bey? Benim karın. Adam şaşırıp:

- Senmisin hanım? Ne yaptın?

- Dayanamadım bey.

- Öylemi. Ben seni şimdi ne yapayım? *ittir git bir bardak daha iç. ****** *mına kadar yolun var....
 
Askerde komutan emir vermiş:

-Herkes bi düşman askerini öldürüp cesedini getirene 10 dolar vericem demiş


ertesi gün herkes bi düşman cesedi getirmiş temel ortalarda yok

1 hafta sonra temel çıkıp gelmiş bi kamyon dolusu düşman cesedi...

komutan demişki aferin temel fakat ülkemizin ekonomisini bileysun gel sen bu düşman cesedlerinu 8 dolardan ver demiş

temel de olmaz komitanum ben zaten sekiz dolara aldum


Temel kamyon söförüymüs. Bir gün kamyonu ile yokus asagi inerken freninin patladigini farketmis. Ileriye dogru baktiginda da yolun ikiye ayrildigini görmüs. Bir tarafta pazar kuruluymus ve yüzlerce insanin alisveris yapiyormus. Diger tarafta ise küçük bir çocuk yolun ortasinda oyun oynamaktaymis. Temel çok hizli bir sekilde düsünerek pazar yerune çirersem pi sürü insan ölür en eyisu çocigu ezeyum demis. Ertesi gün gazetelerde söyle bir baslik; pazara giren kamyon dehset saçti. 150 ölü Temel e sormuslar : - Sende hiç kafa yokmu? Bu kadar insani ezecegine bari çocugu ezseydin. Temel cevap vermis : - Ula siz benu salak mi sandunuz? Bunu bende düsündüm... Tabii ki çocugu ezecektim ama cocuk pazara dogri kosunca ben ne yapayim?
 
Küçük Ali okula başladığından beri her gün ögretmeni Aysel hanıma gidip,
- Öğretmenim beni yanlış sınıfa koydunuz, benim yerim birinci sınıf değil, ablam üçüncü sinifta ama ben en az onun kadar akıllıyım, hiç olmazsa beni üçüncü sınıfa alın. diye şikayet edermiş.
Bundan sıkılan Aysel ögretmen bir gün Ali yi kaptığı gibi okul
müdürüne çıkmış ve olayı anlatmış. Okul müdürü:
- Peki demiş, Bu çocugu bir imtihan edelim, yeri üçüncü sınıfsa o sınıfa koyalım ve baslamış sorgulamaya,
- Iki kere iki?
- Ali hemen Dört demiş,
- Sekiz kere dokuz?
Ali hemen
-Yetmis iki demis,
-Kaç mevsim var?
Ali hemen
-Dört demis.
Bu sirada Aysel hocada
- Müsaade ederseniz bir kaç soruda ben sorayim demis ve sormus:
-
Söyle bakalim Ali, ineklerde dört tane ama bende iki tane var, bu nedir?
Ali hemen
-Ayak demis, Aysel hoca sormuş
-Peki senin pantolonunda olupta benim pantolonumda olmayan şey nedir? Ali hemen yanitlamis
-Cep.
Bunun üzerine Aysel hoca dönmüs müdüre,
-Üçe koyalım hocam diyecekken
Müdür, Aysel hocanin sözünü kesmiş,
-Hocam, bu çocugu üçe degil beşinci sınıfa koyalım, zira son iki suale ben doğru cevap veremedim

altı çizli yerleri anlayan anladı
biggrin.gif
biggrin.gif
biggrin.gif
biggrin.gif
biggrin.gif
 
Öğrencinin biri Mısır da üniversite okuyormuş. Yazılılar bittikten sonra sömestır tatili olmuş. Arkadaşı Ali ye, ben memleketime gidiyorum sen bana notlarımı iletirsin: Eğer bir zayıfım varsa Ali nin selamı var, iki zayıfım varsa Muhammed in selamı var, üç zayıfım var ise Muhammet Emin in selamı var dersin demiş. Arkadaşı notlara baktıktan sonra evini aramış, babası çıkmış telefona. Ali orada mı diye sormuş; babası, yok demiş, o da notu bırakmış:
- Ali geldiğinde söyleyin, ümmeti Muhammed in selamı var..
 
Kayserili ve Terzi

Kayseri`li Ali`ye babası hayat dersi veriyormuş oğlum senden ne kadar isterlerse istesinler yarısından fazla verme.
Ali birgün terziye takım elbise diktirmiş.
Kayseri`li sormuş borcum nedir?
Terzi cevap vermiş 6 milyon
Kayseri`li mümkün değil 3 milyon demiş.
Terzi kurtarmaz 4 milyon demiş.
Kayseri`li mümkün değil 2 milyondan fazla vermem demiş.
Terzi lanet olsun tamam demiş.
Bu sefer Kayseri`li 1 milyondan fazla vermem demiş.
Terzi sinirlenmiş para falan istemiyorum al elbiseni defol demiş.
Kayseri`li bir takım elbise daha dikmezsen şurdan şuraya gitmem demiş
 
Kayseriliye sormuşlar: - "2 kere 2 kaç eder?" Cevaplamış: - "Alırken mi, satarken mi?"


Patlak frenler


Taksinin yokuşta frenleri patlamış, müthiş bir hızla aşağıya doğru iniyor. Kayserili müşteri bağırıyor: "Durdursana kardeşim şu arabayı!" Şoför panik içinde: "Durduramıyorum! Frenler patladı!" Kayserili: "Bari taksimetreyi kapat! demiş
biggrin.gif



Kaç kilo boya


Adamın biri, Kayseriliye sorar: -"Bir eşeği boyamak için kaç kilo boya gerekir?" Kayserili adamı şöyle bir süzer: -"Sen boyundaki bir eşek için iki kilo yeter!"
 
Kayserili Askerde


Askerde komutan okuma bilenlerin öne çıkmasını istemişti. Ortaya fırlayan bir tanesinden şüphelenmiş. Tekrar sorunca, asker: - "Okumam yazmam yok, ama Kayseriliyim, demiş".



Eşek Boyamak


Kayseri'ye yeni gelen yabancı, ayakkabısını boyatırken boyacıya takılmış: - Siz Kayserililer eşeği boyayıp babanıza satarmışsınız. Nasıl yapılır bu iş? Boyacı, fırça sallamayı sürdürerek: - "İşte" demiş, "eşeği böyle boyarız!"


Hemoroid


Kayserili'nin biri trende gidiyormuş. Karşısına da bir İstanbullu oturmuş. Tabii bizim Kayserili sucuk-pastırma-ekmek takılıyor. Bir ara: - Kardaş, sen de yir misin? diye sorunca İstanbullu: - Yok sağ ol, benim hemoroidim var, diye yanıtlar. Kayserili de: - Olsun önce pastırma ye; sonra onu da beraber yirik.
 
Doktor, muayenehaneye ilk kez gelen hastadan 50 bin, sonraki muayenelerde 30 bin lira alıyordu. Bunu öğrenen Kayserili, muayeneye ilk gidişinde: - "İşte yine geldim doktor bey" dedi. Doktor soyunmasını söyledi. Muayene etti, ücretini aldı: - Sağlığınız düzeliyor. Aynı ilaçları kullanmaya devam edin!



Cehennem Satışı


Kayserili, Papa'nın cennetten yer sattığını işitince doğru Vatikan'a gitmiş. Papa'ya: - "Bazı Müslümanlar cehennemlik olduğu için" demiş, "cehennemin tapusuyla anahtarını şimdiden almak istiyorum" Uzun pazarlıklardan sonra istediği fermanı ve anahtarı elde etmiş. Bunun üzerine zengin Hristiyanlara yönelik bir reklam kampanyasına girişmiş: - Cehennemin tapusu ve anahtarı bende. Cehenneme girmek istemeyenler, benden belge alabilirler. Cennet arsalarının yarı parasına... Kayserilinin elindeki fermanı gören Hristiyanlar, cehenneme kabul edilmeyeceklerine ilişkin belge satın almaya başlamışlar. Cennet müşterileri azalınca, Papa Kayseriliyi çağırtmış: - Al şu verdiğin parayı, ver cehennemin tapusuyla anahtarını! Kayserili: - Ben cehennemi sattım, demiş. Geri almak için çok para gerekli. - Ne kadar? - Heybenin iki gözü dolusu altın. Papa, çaresizlik içinde ellerini iki yana açtıktan sonra buyruğu vermiş: - Doldurun bu Kayserilinin heybesini altınla!


Coğrafya


Bölük komutanı "Ali okulu"nu denetliyordu. Hasan'a sordu: - Oğlum, dünya kaç parçadır? - Beş parçadır komutanım. - Say bakalım. - Avrupa, Asya, Amasya, Tosya, Okyanusya. - Sen nerelisin? - Kayseriliyim, komutanım. - Şu haritada Kayseri'yi göster bakalım. Hasan Kastamonu'yu işaret edince: - Oğlum, orası Kastamonu. - Kayseri'nin bir mahallesi sayılır, komutanım
 
Kayserili traş olacaktı. Berber buyurun deyip döner koltuğu gösterince koltuğu çevirdi, sırtı aynaya gelecek şekilde oturdu. Berber şaşırdı: - Beyefendi, neden ters oturdunuz? Kayserili, telaşsız: - "Sabah sabah" dedi, "Gayserili yüzü görmek istemem de..."
 
Bilmece


Kayserili, trende yolculuk etmekte... Karşısında oturan zatla tanışır. Dereden tepeden konuşurlarken: - "Gel seninle birbirimize bilmece soralım" der. "Önce ben sorayım; bilirsen ben sana bin lira veririm. Bilemezsen 10 bin liranı alırım. Sonra sen bana sorarsın; bilirsem 10 bin liranı alırım, bilemezsem bin lira veririm." - "Tamam" der adam; "sor bakalım" - Söyle öyleyse: Üç ayaklı hayvan nerde yaşar? Öteki yolcu düşünür, bilemez: - Al 10 bin lirayı. Şimdi ben de sana aynı soruyu soruyorum: Üç ayaklı hayvan nerde yaşar? Kayserili, hiç düşünmeden, aldığı 10 bin liranın bin lirasını geri verir: - Al şu bin lirayı. Ben de bilmiyorum.
 
Ayak Uydurmaca


Kayserili zengin, ölüm döşeğindeymiş. "Vasiyetim var" diyerek oğullarını kızlarını başına topladıktan sonra öğüt vermiş: - Evlatlarım, size son sözüm: Devlet çalgı, siz cengi... Ayak uydurmaya bakın!
 
Kayserili Pire Memet, istasyonda çok sıkışınca, gözü hiçbir şeyi görmez olup kadınlar tuvaletine doğrulmuş. Bir hemşehrisi önüne geçmiş: - Ne yapıyorsun, burası kadınlar için... Uçkurunu eline almış olan Pire Memet: - "Bu da kadınlar için!" deyip içeri dalmış
 
Geri
Üst